ANGELS

Angels\11

OOww yoksa her güne 1 bölüm mü geliyor . Bugün pillow Talk çıktı benden mutlusu olamaz. Muhtemelen siz bunu okurken ben Tekirdağda olacağım^^ iyi okumalar

Onlar gider gitmez evin içinde turlamaya başladım. Zengin evi olduğu belliydi ama özenilmemişti. Lüks tarafı yoktu. Tabi bu çirkin olduğu anlamına gelmezdi. Genellikle mavi-yeşil karışımı ton hakimi olan bu ev tek katlı ve hayalleri süsleyen tiptendi. Evde en merak ettiğim yer Harry'nin odasıydı. 

Biraz dolandıktan sonra yatak odası bulduğumda Harry'e ait olduğunu anlamam uzun sürmedi. Odaya göz atıldığında diğer bölümlerdeki gibi yeşil-mavi renk ağırlığındaydı. Çok geniş yatakla beraber bahçeye açılan sürgülü kapı da vardı. 

Direkt orta boy havuz ve kocaman bahçe ile karşılaşılıyordu. Dışarı çıkmadan önce buradan ihtiyacımı giderebilecek bir şeyler aramaya başladım. Görünürde sadeydi ama mutlaka çekmecelerde birşeyler bulabilirdim. Yatağın yanındaki beyaz çekmeceye yöneldim ve dikkatimi çekebilecek her hangi bir alet aradım.

Gözüme kulaklık takılı bir tablet takıldı.

Onu alıp çekmeceyi kapattım ve kulaklığı direkt kulağıma taktım. Müzik galerisine girdiğimde birsürü Amy Winehouse şarkısıyla karşılaştım. İlk sırada 'Back to Black' ardından 'You know i am no good' diye sırayla onun şarkılarıyla doluydu.

Müziği başlata tıkladım ve sürgülü kapıyı çekerek bahçeye girdim. Havuzun yanından hızla geçerek kendimi yeşile bırakmak istedim. bahçe orman kadar geniş olmasa da bir evin bahçesi olarak her isteği karşılayacak şekildeydi. Bir sürü ağaç, Ortada bir bank, sınırı belirleyen çit ilk göze batanlardan dı.

Müzik eşliğinde havalı bir şekilde yürüdüm ve üstümü değiştirmeyi unuttuğumu şimdi hatırlasam da umursamadım. Banka doğru ilerledim ve şarkıya yarım yamalak eşlik ederek oturdum. 

Kendimi huzurun içinde hissettiğimde yüzüme gülümseme geldi ve artık hayatımda çok hissedeceğim bir duygu olduğunu isteyerek gözlerimi kapadım.

* * * * * 

Gözümü açtığımda birisinin beni uyansam da dürtüklemeye devam ettiğini gördüm. Harry

''Ben ne kadardır uyuyorum?''

Diye sordum şaşkınlıkla. 

''Bilmiyorum. 1 buçuk saattir evde yoktum ve geldiğimde bu haldeydin''

Başımı kaşıdım ve hafif esen rüzgarın esintisiyle titredim. 

''Anlaşılan birileri ayı durumunda''

Dalga geçmesine karşın omzuna yumruk attım ve gözümü ovaladım.Ardından rüzgar huzurumu alıp götürdüğünde başıma yaşadığım şeyler dank etmeye başlamıştı.(MOLOTOF YAĞDIRMAYA BAŞLAMIŞTI YAZACAKTIM LAKİN SAÇMA VE KOMİK OLDUĞUNU ANLAMAM KISA SÜRDÜ)

Ne kadar huzur içinde, mutluluk içine olsam da ve artık gelecekte eskisi kadar büyük dertler olmayacağına kendimi inandırmış olsam da YOK. geçmişin peşimi bıraktığı yok. Özellikle oteldeki gece.Hatırladıkça başımı sıkıyordum.

''Lauren iyi misin?''

Harry'e çaresiz bir şekide baktım ve içimdekileri boşaltmaya hazırlandım.

''Bana ne kadarını verebilirsin ki Harry. Belki sırf kuzenine benziyorum diye üç beş kahraman olur iyilik yaparsın o kadar. Asıl önemli olan ''

Kalbini göstererek konuşmaya devam ettim.

''Buradaki yerim. Beni kenara atacağını biliyorum o yüzden gitmem lazım''

Ayağa kalktım ve tablet ve kulaklığın yere düşmüş olduğunu fark ettim.

''Beni mutluluğa alıştırma Harry. Alışırsam asla bırakamam. Sen beni bıraktığında ise üzülürüm. Ben bir daha üzülmek istemiyorum. Evcilik oyunu Lauren için bitti.''

Harry de çömeldiği yerden kalktı ve ses tonunu olduğundan fazla çıkararak ''Ne saçmalıyorsun Laren'' dedi. 

''Sen beni bırakmayacak olsan bile geçmişim de beni bırakmayacak. Asla kirlilikten arınamayacağım.''

Harry iki elimi avucunun içine aldı ve konuşmaya başladı.

''Lauren sana yemin ediyorum ki seni asla bırakmayacağım''

Ellerimi çektim ve anın büyüsünü bozdum.

''Böyle dediysen illaha ki gideceksin. Çünkü böyle diyenler daima giderler''

Harry  dediklerimi algılayamamış gibi başını yana salladı.

''Kuzenimi bulduğumda da seni bırakmayacağım, Sen nereye gidersen git ben seni asla ama asla bırakmam. Tamam mı? ''

Bileğini bileğimin üstüne koydu.

''Bundan sonra ne olursa olsun kardeşiz. Geçmişte ne olduysa oldu. Onların hepsini bırak''

Gözümün içine yaş dolmuş şekilde Harry nin gözlerinin içine baktım.

''Bıraksam bile geçmişim beni bırakmaz Harry. Üstelik o- o- otel gecesi olanlar-''

Harry beni susturdu ve sarıldı. ''O günkü yaşadığın acının bin katını o şerefsize ödeteceğim. Atık kardeşime kimse dokunamaz''

Gözlerimi kapadım ve elen huzuru tekrar hissettim.

''Sana güveniyorum abi''