1 yıl

18 1 0
                                    

18 Ekim 2014.
İlk defa senden bahsettim senden yakınlarıma.
Aşık değildim,yeni bir savaştan çıkmış gibiyim yalnızca.
Üstüm başım mutsuzluk,yorgunluk.
Bilemezdim bir senede daha berbat bir hal alacağımı.
Oysa o kadar masum gelmiştin ki ilk başlarda,demiştim "tamam ya,gülüşü huzur işte"..
Ben seni sevmeye başladığımda,fonda "çünkü sen geceme gündüz oldun" diyordu üstat.
Oysa sen değil geceme gündüz olmak,gündüzlerimi geceye çevirdin.

29 Kasım 2014.
Doğum günün.
Çok kısa bir süredir aklımdasın,öyle çok önemsemiyor gibiyim.
Sadece gülüşün çok güzel geliyor.
Arada bakıyorum resimlerine,sevdiğin mi var sevgilin mi bilmiyorum bile.
İsmin geçmeye başlamış cümlelerimde.
Yavaştan sorguluyorum çevrendekileri.
Ama aşk değil bu,hoşlantı belki.

31 Aralık 2014.
Senenin son günü.
Hayatıma hızlıca bir giriş yaptığın yıl bitiyor,yeni yıla yeni umutlar besliyoruz.
Daha çok geçiyor adın konuşmalarımda,sanki sana odaklanmaya başlıyor gibiyim.
Günlerce şarkı belirledik hocayla,yıl sonuna şarkı söyleyecektim.
İçinden en çok beni ifade edenleri seçtim,çünkü sana bakıp söyleyecektim.
Belki de hayatımda ilk kez birine bakarak şarkı söyleyecektim,gözlerinin içine bakıp şarkılarla "seni seviyorum" diyecektim.
Gelmedin.
Evine dönmüşsün,gözlerim aradı tüm gün,yoktun.
Sonra söylemedim işte ben,böyle hazırlanmamıştım çünkü.
Yeni yıla güzel girmedim,ama seni diledim.
Yanımda sen ol istedim.

9 Şubat 2015.
Yarı yıl tatili bitmiş,yalnız gittiğin o yerden sevgilin varken dönüyorsun.
Bilmiyorum çok seviyor musun benim gibi,özlüyor musun uzaktayken,hep yanında olmak istiyor musun yada.
Bilmiyorum,öğrensem de değişmeyecek gerçi.
Soramıyorum ilk kimseye,utanıyorum belki.
Bir kaybetmiş olmak yakıyor canımı,bir de o kızla olan resmindeki gülen gözlerin.
Düzelecek diyorum yine de,düzelecek.

18 Şubat 2015.
Düzelmedi.
Tam 4 ay oldu o gün.
Okuldayız,öğle arası.
Adını bağırarak söylediler yanımda,ilk defa o an öğrendin.
Ağlıyorum,durmadan.
Böyle öğrenmemeliydi diyorum,bilmemeliydi.
Elden gelmiyor bir şey,öğrenmiştin artık.
İstemiyordun,görüyordum.
Sevmiyordun,biliyordum.
Canım yanıyordu sadece,içim acıyordu.
İçim bile bana acıyordu.

3 Mart 2015.
Yazı yazmaya başlıyorum sana.
Çünkü anlatamıyorum,söyleyemiyorum,sadece biriktiriyorum.
Yazmalıyım diyorum,elbet okuyacak.
Hiç okumuyorsun.
Vazgeçmiyorum yazmaktan,sana değil belki de kendime yazıyorum.
Sana anlatamadıklarımı,benden duymadıklarını.
Yazarken daha çok ağlamaya başlıyorum,olsun.

18 Mart 2015.
Münazaranız var.
Sesini ilk defa o kadar uzun duyuyorum,ilk defa o kadar uzun bakıyorum sana.
Yüzün,gözlerin,gamzelerin,gülüşün,sesin,
bakışların,utancın,heycandan titreyen ellerin,unuttuğun sözlerin..
Her şeyinle o kadar güzelsin ki,o kadar saf..
Bir laf var ya,"yapmadan geçemedim" diye.
Ben de öyle,o kadar sevmeliktin ki sevmeden geçemedim işte.
Eklemeliyim,o gün tam 5 ay olmuş.

Nisan 2015.
Devam eden münazaralar.
Hepsinde yeniden dalga geçiliyor benle,sürekli alay konusu olmak ve bunu bilmen daha çok yakıyor canımı.
Sürekli espiri malzemesi olmamın tek sebebi seni seviyor olmam,öğrenmeyen kalmadı.
Her münazara sonrası sinirden ağlıyorum,en çok sana kızıyorum susturmadığın için.

4 Haziran 2015.
Aylardır bugünü bekliyorum.
Uzun uzun duyacağım sesini,uzun uzun bakacağım kimseye hesap vermeden.
Tiyatro başlıyor,sahneye çıkıyorsun ve kendime hakim olamadan ağlamaya başlıyorum.
Tutamıyorum ama,bütün tiyatro boyunca ağlıyorum.Sen gülerken bile,ne güzel gülüyorsun diye.
Yanımda eski sevgilin oturuyor.Dönüp bakıyorum.
Çok güzel.
Gerçekten çok güzel.
Haklısın,biz olmazmışız zaten.
Ben uygun değilim ki sana,ne güzel biriyim ne özel.
Affet,sadece sevilmek istemiştim.

Güzelliğim diye sevdiği kızının ufak bir yeri acıdığında gözleri dolan bir baba,bilseydi kızının sadece güzel olmadığı için acıyan kalbini,kaç sigara yakardı tahmini?

Tiyatro bitiyor,tutamıyorum kendimi ağlamaya devam ediyorum.
Kapıdayız,daha önce hiç konuşmamışız seninle,o kadar ağlıyorum ki bekliyorum inatla.
Kapıdan çıkınca ne derim bilmiyorum,ama bekleyip konusucam işte.
Bekliyorum,gelmiyorsun.
Tüm salon boşalıyor,gelen giden yok.
Ağlaya ağlaya yürüyorum yolun sonuna,köşeye geçip dönüyorum ve sen.
Karşıdan geliyorsun,beni görünce kafanı çeviriyorsun,yan yana geçmeyelim diye yer değiştiriyorsun.
O kadar yakıyor ki canımı o hareketin,o kadar koyuyor ki.
Arkamda bir duvar var,yaslanabileceğim bir o,
Ve ağlıyorum.
Öyle bakakalıyorum arkandan,
Sırtını dönüp gitmene bile aşığım.

11 Haziran 2015.
9 ay olmuş neredeyse,ve artık dayanamıyorum ben.
Benden duymalısın,anlatmalıyım,söylemeliyim.
Seviyorum ulan diyebilmeliyim.
Bir anda alıyorum telefonu mesajı yazıp atıyorum.
Hayatımda hiç öyle bir bekleyiş hatırlamıyorum ben.
Nefesim kesilir gibi oluyor,titriyorum heycandan.
Konuşuyoruz kısa bir süre,beklediğimden daha olumlu karşılıyorsun.
İnanır mısın bilmiyorum,ama sen iyi geceler dedin diye gecem iyi geçiyor benim.
Ben mesaj atıp vazgeçebileceğimi düşünürken daha da aşık oluyorum.
Çok seviyorum.

4 Ağustos 2015.
Doğum günüm.
Kimseye söyleyemiyorum,kimseye anlatamıyorum ama hep bir yerlerim senden mesaj bekliyor.
Ah diyorum,bir yazsa.
Yazmıyorsun,ben de aksini ummuyordum zaten.
Dilek diliyorum,bütün sene olduğu gibi yine seni.
Allahım diyorum,yalvarıyorum mutluluk onunla gelsin artık,hayırlısı olsun ama hayırlısı o olsun.
Olmuyorsun.
Umrunda değil biliyorum ama,doğum günüme de ağlayarak girdim ben.

28 Eylül 2015.
Okul açılıyor.
Adım attıgım ilk andan beri seni arıyor gözlerim,sözde unutacaktım tatilde.
Bahçeye iniyoruz,kafamı çeviriyorum ve görüyorum.
Sanki ilk defa görüyormuşum gibi oluyorum,ilk defa aşık oluyormuşum gibi.
Gecenin bir vakti camdan bakıyormuşum gibi,en dipsiz kuyulara bağırıyormuşum gibi,ağustos ortasında titriyormuşum gibi.Seni seviyormuşum gibi,sanki hiç bilmiyormuşsun gibi.
Nasıl özlemişim,kendimi tutmasam gidip sarılıcam.
Uzaktan bakmakla yetinmek zorundayım ama öyle bir özlemek yok gibi ya,yok gibi.

Ve şimdi 18 Ekim 2015.
Tam 1 sene oldu en sevdiğim,koskoca 1 sene.
Fakat değişen tek şey yılın son rakamı oldu bizim için.
Ne sen bir adım yaklaştın,ne ben vazgeçebildim.
Unutamadım,unutmaya çabalamadım.
Ben de değişmedim bu 1 senede.
Hayatıma kimse girmedi,duygularım değişmedi artmaları saymazsak.
1 sene oldu canım,canımın en derin köşesi.
Sen gelmedin,ben gelme diyemedim.

Ve ben,
Sen hala çok seviyorum.
Beni unut,bunu unutma..

                                                                   B.E 👑

Devrim*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin