BEBEĞİM [TAMAMLANDI]

11. Bölüm- Deniyoruz

                       

Herkese merhabalar! Üç gün üzerine buradayız ve ben yine bir bölüm yükledim. Bence bir alkışı hak ediyorum. :D Bölüme geçmeden önce size minik bir şeyden bahsedeceğim. Geçen bölümün de açıklamalar kısmına yazmıştım. Hikayemize kapak yapmak isteyenler olursa bana ulaşsın diye ve tahmin ettiğim gibi hiç mesaj gelmedi :D Olsun ben yine de hatırlatmak istedim. Bu bölüm tam tamına 2.961 kelimeden oluşuyor. İnanın bu beni çok heyecanlandırdı. Yani kendimi bir kaptırmışım Maşallah ne diyim. :D Bu arada multimedia da Murat, Miray ve minik Miran'ımız var. (Murat karakterinden emin değilim eğer oyuncu önerileriniz varsa yorumlara yazabilirsiniz) Sizleri çok seviyorum. Kokulu öpücükler xox

Multimedia: Miran, Murat, Miray (3 M olmuş resmen :O )

"Saat 5 civarıydı. Telefonuma Damla'dan bir mesaj geldi. Ses kaydı. Bana Hakan'la yani eski kocamla beraber olduklarını söyledi. Ben bunu duyunca çok üzülmüştüm Damla'nın beni aldattığını düşündüm yani aldattım derken bilirsinz işte arkadan vurmak gibi ya da her neyse. Mesajlarına cevap vermedim saat sekiz gibi oğlumu uyuttum ve telefonumu açtım. Damla'dan gelen mesajlarda bana Hakan'ın yani eski kocamın kendisine tecavüz ettiğini yazınca onu aradım. Sesi kö-kötüydü yani tecavüz edilen biri nasıl iyi olurdu ki? Annemlere Damal'nın hasta olduğunu söyledim ve Damla'nın evine gittim... ... O kadar kötü görünüyodu ki. Yani nasıl iyi olsun ben ben bi-bilmiyordum gerçekten. Sonra ambulansı aradım ve erkek kardeşimi de. Ben çok üzgünüm hepsi benim yüzümden oldu. Yani Hakan'ı tanımasaydık bi-bilmiyorum. Ben sevmiştim ama o..."

     "Hanımefendi tamam, sakin olun. Doktorlara Damla hanımın üzerinde bulunan sperm sıvısından örnek almalarını istedik. Ona tecavüz eden kişinin dediğiniz gibi Hakan bey olup olmadığını anlayacağız. Damla hanım uyanınca kendisinin de ifadesini alacağız. Bize zorluk çıkarmadığınız için teşekkür ederiz. Tekrar geçmiş olsun."

     Başımı aşağı yukarı salladıktan sonra arkamdaki koltuğa oturdum. Boğaç elindeki çayla yanıma gelmişti. Yanımdaki koltuğa oturduktan sonra mırıldandı.

     "Senin için bitki çayı aldım, sanırım yeni anneler için daha sağlıklıymış."

     "Teşekkür ederim ama içmek istemiyorum."

     "Miray, güçlü olman lazım, hem sen bir annesin. Miran'ın yanına gitmen lazım."

     "Damla'yı bu halde bırakamam. Hem uyanmadı mı daha?"

     "Doktorlar yorgun olduğunu söylediler. Kanamasını durdurmuşlar. Sanırım cinsel birliktelikte zor-lama esnasında ol-olmuş. Yani..."

     "Tamam. Anladım."

     Başımı ellerimin arasına aldım. Dirseklerim dizlerime yaslanmıştı. Derin derin solurken gözlerime Damla'nın görüntüsü geliyordu. Acıyan gözlerle bana bakması, ardından tamamen kendini bırakması, vücudundaki morluklar... Dudaklarımı acıyla ısırdım. Boğaç kolunu omzuma atmış beni kendisine çekmişti. Saçlarıma öpücükler kondururken yanağımı okşuyordu.

     "Miray, ağlama lütfen kardeşim. Damla iyi olacak, o Hakan denen it ise cezasını çekecek."

     "Annemi aramam lazım. Miran belki uyanmıştır. Ya acıktıysa?"

     "Seni eve bırakabilirim Miray ardından yine buraya gelirim. Sabaha kadar Damla'nın yanında dururum."   

     "Sanırım gitsem iyi olacak, uyanırsa beni arar mısın?"