15. (Sezon Finali)

5.1K 168 29
                                    

Üzerime yine Doruk'un bana büyük olan kazaklarından geçirip pantolonlarından da bir tane giydikten sonra evden çıktık.

Anahtarla arabanın kapılarını açıp bindikten sonra arabayı çalıştırdı.

"Sana dediklerimi unutma. " Derin bir iç çekip nefesimi geri verdim.

"Unutmam. "

Park alanından çıkarak anayola girdik. Bizim eve yaklaşık olarak 3 km uzaklıktayız. Yani 5-10 dakikaya eve varacağız.

Dışarıda bardaktan boşalırcasına yağmur yağmaya başlamıştı. Yaza çok az kaldı ve bahar yağmuruydu bu. Yazın gelip denize gidebileceğim günü hayal ettim. Hatta Doruk'la beraber gideriz. Ama hayır o denize gitmesin. Ona bakarlarsa ortalığı ayağa kaldırırım.

Doruk frene basınca etrafıma bakındım. Bizim kapının önündeyiz. "Getirdiğin için teşekkür ederim."

Eliyle çeneme dokundu "Teşekkür etme." Yüzüne yaklaşıp yanağına öpücük bıraktım. Tebessüm ederek "Görüşürüz. " dedim.

Kapıyı açıp indiğimde yağan yağmur yüzümü ıslatmaya başladı. Son kez ona baktıktan sonra kapıyı kapatıp eve doğru hızlı adımlarla ilerledim. Arkamı döndüğümde hâlâ oradaydı. El sallayıp cebimden anahtatı çıkararak açtım kapıyı. Göz ucuyla baktığımda annemin mutfakta olduğunu gördüm. Ona çaktırmadan odama çıkacaktım ki arkamdan seslenmesiyle irkildim. "Sonunda gelebildin demek. "

Yavaşça arkamı dönüp sırıtmaya başladım. "Hoşbulduk anneciğim. "

"Üstünü değişip gel. Yemekte konuşmamız gereken şeyler var. "

Üzerimi değiştikten sonra teledonumdan sosyal medya hesaplarımı kontrol ederek iniyordum merdivenlerden. Yemek kokusu evi sarmıştı.

"Immm."

Masaya oturup annemin yemekleri servis yapmasını bekledim. O da oturduktan sonra afiyetle yedik yemeklerimizi.

"O çocuk kim?"

"A-arkadaşım. " Cevabıma karşılık tek kaşını kaldırdı.

"Sadece arkadaş? "

Boğazımı temizleyip devam ettim. "Başka ne olabilir ki? "

"Yalan konuştuğunu seziyorum. "

Pes edip söze girdim. "Doruk. Yani sevgilim. Ve onda kalıyordum ki zaten sana telefon açıp haber verdi. "

"Telefonunu nasıl kaybettin. "

"Farketmedim. Çantama koyarken okulun bahçesinde düşürmüşümdür. " Cebimden yeni telefonumu çıkarıp gösterdim. "Doruk yenisini aldı. "

"Şimdiden senin için harcamalara başlamış demek. "

"Sadece hediye. " Ağzını açıp bir şey söyleyecekken konuştum.

"Artık odama çıkabilir miyim? " Sandalyemi çekerek ayağa kalktım.

Odama girip kendimi yatağa bırakırken hâlâ yağmur yağıyordu. Yataktan kalkıp yavaş adımlarla cama yaklaştım. Yağmur odamın camını yıkıyordu ve akan sudan dışarısını görülmüyor. Bakışlarımı camdan alıp tekrar odama çevirdim. Çınar'ın yaptıkları garibime gitmeye başladı. Çünkü yaptıklarına anlam veremiyorum. Benden ne istiyor olabilir? Ya da Doruk'tan neden o kadar nefret ediyor ki bana zarar vermek istedi? Nedenleri düşünmeye çalıştıkça aklım allak bullak oldu. Yarın dükkana gitmem gerekiyor ama Doruk benden habersiz bir şey yapma demişti. Sonunda tüm düşünceleri kenara itip kendimi yatağa attım.

KARANLIK (GAY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin