Sıçrayarak uyandığımda hava hâlâ karanlıktı. Bir elimi terli alnıma götürdüm. Kabus mu görmüştüm?
Nefeslerimi düzenlemeye çalışırken üzerimdeki yorganı ittim ve doğrulup oturur pozisyona geldim. Gözlerimi açmadan önce derin bir nefes aldım. Yatağın yanındaki telefona uzandım ve ekranı açmaya çalıştım. Ekranın ışığı yandı ve karşıma bir ekran kilidi çıktı. Ama benim telefonumda ekran kilidi yoktu ki. Daha dikkatli baktığımda ekran resminde kendimi gördüm. Bu da neydi? Benim ekrana kendi resmimi koymazdım. Telefonu inceledim. Benimkinin aynısıydı. Başımı kaldırdım ve hemen karşımdaki boş duvara yaslamış öylece uyuyan Zayn'e baktım.
Demek ki dün gece yaşananlar lanet olası bir kabus değildi. Gerçekten gelmişti. Bakışlarımı yeniden telefona indirdim ve ekrandaki resmime baktım. Resimde uyuyordum ve bu resim ne zamana aitti kestiremiyordum. Bakmayı unuttuğum saate baktım. Sabaha karşı 5'ti.
Yataktan kalkıp sessizce odadan çıktım. Uzun koridoru geçip mutfağa ilerledim. Soğumaya başlamış havaya rağmen içim yanıyordu. Dolabı açtım ve bir bira çıkarıp açtım. Kalçamı tezgaha yaslarken elimdeki şişeden büyük bir yudum aldım.
Bulunduğum duruma hâlâ inanamıyordum. Ben ondan kaçmak için şehir değiştirmiştim ama Logan kat ettiğim tüm yolu onu buraya getirerek boşa çıkarmıştı. Bakışlarım mutfağa giren Logan'a kaydı. Uyuyamamış gibiydi. Yanıma geldi ve o da kendine bir bira alarak yanımda durdu.
Ona bakmadan konuştum.
"Bunu nasıl yapabildin?" Logan gözlerini yumdu ve geri açtığında tamamen sinirle doluydu.
"Ben yapmam gerekeni yaptım. Buna mecburdum." Nefesini verip devam etti.
"Sen evden çıktıktan sonra peşinden gitti. Geri döndüğünde sen baygın halde onun kucağındaydın. Gözlerindeki acıyı ben gördüm, Ell. Ondan nefret ediyorum ama o olmadan da düzelemeyeceğini biliyorum." Tezgahtan kaydım ve yere oturdum. Gözlerim kapanırken acıyla inledim. Başımda beni içeriden yiyip bitiren bir ağrı vardı.
"Kahrolasıca bir Oxy'e ihtiyacım var." Logan da yanıma oturduğunda homurdandı.
"O haplardan almayacaksın." Omuz silktim.
"Yardımı olduğunu düşünmesem almam." Logan sinirle bana baktı. Biramdan büyük bir yudum alırken ben de ona baktım. Elimdeki birayı onunkine hafifçe vurdum ve yüzüme sahte bir gülümseme yerleştirip dalga geçercesine konuştum.
"Her şey mükemmel olacak." Ayağa kalktım ve mutfağın kapısına doğru ilerledim.
Kapıya varmadan üzerimdeki tişörtü çıkarıp koridorun başındaki odaya ilerledim. Stüdyoda biraz çalıştıktan sonra okula gidecektim.
O sırada Zayn'in hışımla odamdan çıktığını gördüm. Beni gördüğünde durup derin bir nefes aldı, ardından gözleri yavaşça beni süzdü. Elim kapı kulpunda kalmışken, Logan arkamdan geldi ve elindeki su şişesini bana uzattı. Şişeyi elinden aldıktan sonra kendimi geniş odaya atıp kapıyı ardımdan kilitledim. Kendimi sadece böyle sakinleştirebilirdim.
* * *
Koşarak kampüsün büyük kapısından girdim ve bölümümün olduğu binaya ilerledim. 7 numaralı stüdyoya girdiğimde herkesin içeride olduğunu gördüm. Öğretmen bana geçmemi işaret ettiğinde kolumdaki büyük çantayı kenara bırakıp hızlıca yerime geçmiştim.
"Dün yaptığınız eşleşmenin bugün değişmesini istiyorum. Hareketleriniz aynı, sadece partner değiştirip dansa başlayın. Her on turda bir yeniden partner değişeceksiniz." Bay Lutz elindeki kumandayı ses sistemine uzatıp müziği başlattı ve herkes yanındakine döndü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SPACE 3 | FUTURE OF THE PAST / z.m
Fiksi Penggemar"Sadece yanlış sonuçlanmış bir sahneyi değiştirip, olması gerektiği gibi sonlandıracağız... Senaryoyu değiştireceğiz." Space #3. Kitap