EL/21.BÖLÜM

498 45 4
                                    

Aden Kara

Sürekli olarak geldiğim yer olan hastanenin duvarına yaslanıp aşağı çöktüm, çok kan kaybetmişti Çağla.
Doktor, yaşaması muhtemel demişti.
"İyi misin?" Kafamı sallayıp etrafa baktım. Hastanenin ameliyat kısmı bomboştu.

Hayat çok acımasızdı, insana göre. O kadar hissiz hissediyordum ki kendimi.
Neye ağlasam bilemiyordum.
"Kendini kötü hissetme, bu senin suçun değil." Dedi Ayla iyiliğimi istercesine, onlara kızgındım. Beni bu halimle yanlız bırakmışlardı. Sevmiyor olabilirsin Çağla'yı, peki o karnında ki masum bebeği?
Onun yaşamaya hepimizden çok hakkı var.
Ona cevap vermeyip kızgınlığımı belli ettim.
Yaşanan bir olayı olmamış gibi davranmalarından nefret ediyordum. Kız orada ölüm kalım mücadelesi veriyordu.
"Çağla'm!" Annesinin sesi koridordan gelirken koşarak yanıma gelip bana sarıldı.
"Sen bulmuşsun kızımı! Allah razı olsun senden." Geri çekilip gülümseyerek kadına baktım.
Onun da Çağla'nın hamile olduğundan haberi yoktu.
Kadın da benim gibi yanıma çöktü.

Kaybedenler duvarına hoş geldiniz!

Doktor sıkıntıyla yanımıza gelirken derin bir nefes almıştım.

"Çok kan kaybetmiş, ve bebeğini kurtaramadık. Başınız sağolsun."

Bacaklarım titrerken tekrar kaybedenler duvarına çöktüm.
O küçücük bebeğin ne suçu vardı ki?

"Bebek mi?" Çağla'nın annesi Saliha hanım, bana sorarcasına baktı.

"Kızınız 6 aylık hamileydi, dün ölen Barut'tan." Buklem hanım, tekrardan feryat içinde ağlamaya devam ederken, yoğun bakımdan çıkarıyorlardı Çağla'yı.

"Niye kızımı kurtarmadın? diye kısık sesle konuşurken sürekli nefes alıyordu, yüzünde ki ifade o kadar kötüydü ki.
Ölmeyi ben hakkediyorum diye haykırıyordu âdeta.

Herkesin bir sonu vardır, kiminin iyi kiminin kötü. Her zaman iyi biten sonlar yoktur hayatta. Kimileri sevdiğinin omzunda son nefesini verirken, kimileri daha görmemiş annesinin karnında son nefesini veriyordu. Hayat buydu, herkes ölecekti.

"Üzgünüm." Diye mırıldandı doktor, onun görevi bu değil miydi? İnsanları kurtarmak.
Ben bu hastane de o kadar çok arkadaşımı kaybetmiştim ki.
Eylem'i bu hastane de, Barut'u başka yerde kaybetmiştim ama buraya getirmişlerdi. Ve son olarak ta bana büyüyünce arkadaşlık edecek olan Çağla'nın minik bebeğini.

"KİMSE BENİM KADAR ÜZGÜN OLAMAZ!" Diye bağırdı Çağla tüm ses gücünü kullanırken, Alt kattaki odaya götürülmek için asansöre bindiler.

Çağla, evlat acısı yaşıyordu. Dün ise hayaller kurduğu sevdiği adamın acısını. Bir insan üst üste sevdiği insanları kaybederek sınanıyorsa kötü bir durumdu. Herkes yaşatırdıklarının acısını çekiyordu.

Belki de katil Barut'tu? Kim son nefesini verecekken neden onun katilini biliyorum dedi?

Belki de sakladığı şeylerden yüzleşmekten korkup kaçmıştı?

İnsanlar gerçeklerden korktukları için ya kaçarlar ya da yalan söylerler. Bazıları ise ölmeyi tercih eder.

Ateş'ten (Çağla'ya şiddet uygulayan çocuk)

Sinirle duvara yumruk attım.
Elimden nasıl kaçırmıştım, küçük bir kız çocuğu yüzünden tüm planım alt üst olmuştu.

"Abi, istediğin kayıtları getirdim."

Elinden kayıtları alıp bilgisayara taktım.

Karşımda Barut'u görünce içimde intikam ateşi yeniden ateşlenmeye başlamıştı.
Ailemi elimden alan sevgili kardeşimi görmeyeli o kadar çok olmuştu ki,

Barut ve Ateş kardeşler.

3 HAZİRAN 2001

Elimde ki arabayı duvara fırlatıp ellerimden destek alarak halının üstünden kalktım.

"Oğlum niye arabayı kırıyorsun?" Anneme sinirle bakıp, ikizimin yanına gittim.

O benden daha usluydu, derslerinde çok başarılıydı.
Benden daha çok seviliyordu.

Elinde ki oyuncağı alıp sinirle duvara fırlattığımda ağlamaya başladı.

"Ateş!" Annem salondan apar topar çıkıp bana ceza vermek adına beni odaya kilitlemişti.

Ben yedi yaşındayım, artık küçücük bebek değildim. Cebimde ki anahtarı alıp kilidi açtım.

"Anne Ateş odadan çıktı!"

****

"Sevgili İkizim Ateş, beni hiç bir zaman sevmedin .Sürekli ailemin beni sevdiğini düşünerek kendine zarar verdin. Sonra da evi terk ettin. Neredesin bilemiyorum ama hep ikiz özlemi duydum. Seni çok seviyordum. Sevdiğin kızla birlikteyim. Ve o şu an hamile. Ona iyi bakamadım. Sakladığım sırlardan çok yoruldum. Çağla'ya iyi bak."

Bilgisayarın kapağını sertçe kapatıp sinirle dün yaptığım olay aklıma geldi. Ben Çağla'nın özellikle karnına vurmuştum.

Ben bir katilim, katilsin.

KATİL (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin