Motor yarışları başlamıştı. Çınar'a sıkıca tutunuyordum. Çok hızlı gidiyordu. Ben iyice onun belini sıktığımda
-Ne oldu korktun mu ufaklık
diyerek güldü. O sırada ben gerçekten korkmustum. Kafamı sırtına yasladim. Bunu gören Doruk arkamızdayken hizlanarak yanımıza geldi ve Çınar'a
-Yavaş sür Çınar!
Diye bağırdı çınar biraz utanmis ve korumuş olmalı ki, hemen biraz yavasladi. Kafam hala onun sirtindaydi. Yavaslayinca yüzüme tokat atan değil okşayan rüzgârla tanıştım. Yanağımı o kadar güzel okşuyordu ki gözlerimi kapattım. Bir kaç dakika böyle geçtikten sonra birden ani fren yaptı ama durmadı sadece yavasladi o panikle gözlerimi açtım. Sonra birden gözlerimi açtığım için başım dönmeye başladı , ellerim onun belini sıkıca tutarken ellerim istemsizce gevşemeye başladı. Bir kaç saniye sonra kafama aldığım ağır darbeyle heryer karanlık oldu. Öyle olmadan önce gördüğüm son şey doruk'un içinde kaybolduğum simsiyah gozleriydi.
*********
★DORUK'UN AĞZINDAN★
Kaç gün daha yaticakti bu bembeyaz yatakta? Hiç kipirdamadan.. Elleri, yüzü heryeri süt beyazıydi. Abisinin tam yan odasında yatıyordu. İçeri birden hemşire geldi ve beni Yiğit'in çağırdığını söyledi. Endişelenmistim. Fakat büyük bir soğukkanlılikla gittim. Yavaşça kapıyı tiklattim. İçeri girdim. Birden Papatya'nin erkek versiyonu ile karşılaştım. Herşey aynıydı. Sonunda abisini incelemeyi bıraktım yanına doğru ilerledim.
- Adın Doruk'tu değil mi? Bak her şeyi anlat! Neden Papatya şu an yanımda değil?
+ Yiğit. Çok iyi bir kardeşin var. Senin için her işi yapmayı kabul ediyo. İlk önce berbat bir kafede senin için çalıştı. Sonra ben ona is teklif ettim. Çünkü ona yardım etmek istedim. Amcamın çanta tasarlama şirketi var. Orada çalışmasını istedim. Amcama söyledim. O da neden onu ise almak istediğimi sordu. Bende diyecek bir şey bulamadım ve sevgilim olduğunu söyledim. O da onu ben nereye gidersem götürmemi söyledi. Bende motor yarışlarına götürdüm. Orada motordan düştü. Şimdi yanda yatıyor.
-Neden yaptın bunu kardeşime?! Ben onsuz yaşayamam! Neden? Neden?Diyip ağlamaya başladı.
+ Merak etme Yiğit! Kardeşin ölmeyecek. ( aman ne klişe oldu ksjdkdkd resmen ekşın :D )
Odadan çıktım. Papatya'nin yanına gittim. Odaya girip koltuğa uzandım. İki gündür uymamistim. Tam gözlerimi kapattım ki Papatya'nin kalp atışları hızlanmaya başladı. Hemen gidip elini tuttum. Biraz sakinleşti ama hala hızlıydi. Hemen hemşireyi çağırdım. Gelip sakinleştirici yaptı. Kalbi eski ritmine dönmüştü. Elini bir süre tuttum. Bunu bilmiyordu ama çok içimden geldi. Bir konuşma yaptım.
- Sen çok garip bir kızsin. Aynı papatyalar gibi. Onlarda koparilinca güzel kokmaya başlamış.. Ne garip! Ama beni kendine cekiyorsun. Bunu belki kendime şu an itiraf edemiyorum ama seni seviyorum sanırım...
O kadar çok yorulmuştum ki koltuğa gidip yatmak istedim. Elini bırakıp tam koltuğa gidecekken hafif gulumsedigini fark ettim. Yorgunluktandir diyip koltuğa gittim. Tam karşımda saat vardı. 02.56 idi. Zaten sonra da uyudum.
Yanımdan garip sesler geliyordu. Gözlerimi açıp saate baktım. Öğlen olmuştu
Tam 1.30 du. Kafamı Papatya'nin olduğu tarafa çevirdim. Papatya gözlerini açmıştı ve su istiyordu. Hemen kalkıp ona şu verdim. Doktor ve hemşireyi çağırdım. Hemşire onunla ilgilenirken doktor dışarı gelmemi istedi. Peşinden gittim. Kapıyı açıp dışarı çıktık.- Bakın Doruk Bey, tam düşme sırasında Papatya'nin başı dönmüş. Bunu araştırdık ve Papatya'nin basının dönme sebebini bulduk. Başına önceden ağır bir darbe almış. Bir kere daha düşünce bu darbe ikiye katlandı. Düşmeye devam ederse bu miktar artacak. Bu yüzden dikkat edilmesi gerekiyor. Sizi yarın taburcu edeceğiz. Ama lütfen ona göz kulak olun.
+ Tamam merak etmeyin. Bilgilendirdiginiz için teşekkür ederim..
Yiğit'in yanına gidip ona da haber verdim. Çok sevindi. Yiğit'in hastanede kalmaktan sıkıldığı belliydi. Fakat benim Papatya ve Yiğit için bir planım vardı!Bölümün sonuuu. Yorum yapmayı ve vote vermeyi unutmayın. Bende doktor oldum bu hikaye sayesinde. :D
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYAT DEVAM EDİYOR
ChickLitBulutların göz yaşları ağaçlara dökülüyordu. O gün 27 Kasım idi. Her yerde su birinkitileri oluşmuş, Yiğit' in (yani abimin) göğsüne çarpıyordu. Abim (ona genellikle Yigit derim şaşırmayın) sıkıca göğsünü ceketiyle örtü. Onu görünce bende aynısını y...