Berdel'in Göz Yaşları

11.BGY☁

Aşşağıya inerken etraftaki kalabalık gözümden kaçmamıştı. İlk Nojin anneyle görüşüp elini öperek alnıma koydum.
"MaşAllah gelinim pek güzel olmuşsun."
Gülümseyerek
"Teşekkür ederim Nojin anne. "
Oda bana gülünce herkesle tek tek görüştüm. Kızların kıskanç nidaları havada uçuşuyordu. Tabi Berfu'da çok güzel olmuştu. Annem yanıma gelip
"Hadi kızım kına yakacağız. Sandalyeye otur. "
Annemi başımla onaylayıp Berfu'nun yanındaki sandalyeye oturdum.
Herzaman ki meşhur türkü bu sefer ben ve Berfu'nun kına gecemizde çalıyordu.

Kınayı Getir Aney
Parmağın Batır Aney
Bu Gece Misafirem
Koynunda Yatır Aney

Tarlada Var Çeperler
Çepere Su Seperler
Irak Yoldan Geleni
Terli Terli Öperler

Sivik Uci Kuş Burni
Oldum Yarin Düşküni
Baş Açık Yalın Ayak
Yola Düştüm Kış Güni

Zılgıtlar eşliğinde türkü devam ederken Nojin anne başımı açtı. Tabiki ağlamıştım. Ama benimkisi Berfu gibi mutluluktan değil üzüntüdendi. Kınalar yakılıcağı zaman ellerimizi sıkıca kapattık. Etraftaki kızlar
"Gelinler açmıyor analar" diye gülerken annem ve Nojin anne altınları çıkarınca ellerimizi açtık. Altınlar koyulup kına yakılınca ellerimiz sarıldı.

Bir anda çalan oynak şarkıyla herkesin keyfi yerine gelmişti.

HAYDİ KIZLAR KALKIN GÖBEK ATMAYA
OYNAMANIN GELDİ VAKTİ SAATİ
HAYDİ KIZLAR KALKIN GÖBEK ATMAYA
HEPİMİZİN NEŞESİ KINA GECESİ

MUMLARINI DİZELİM SİNİMİZ HAZIR
KINASINI YAKALIM GELİNİMİZİN
HAYDİ KIZLAR KALKIN GÖBEK ATMAYA
NEŞEMİZE BİNBİR NEŞE KATMAYA

KAYNANASI ALTININI HAZIRLAR
GELİNİNİN AVUCUNA KOYAR
AĞLAMASIN GELİN GÖZYAŞINI SİLİN
BU GECENİN ECESİ O

ŞARKI TÜRKÜ FASILIN GELDİ ZAMANI
ÇALSIN DURSUN HAYDİ OYUN HAVASI
ELBİSESİ SIRMALI PEÇESİ YARIM
DÜNYALARIN GÜZELİ GÜL GELİN HANIM.

Oynarken kendimizi baya kaybetmiştik. Tuhaf şekilde şuan mutluydum. Birkaç yöre oyunları oynamalar derken gecenin sonuna gelmiştik. Azad'larda kendi konaklarında eğlence yapacaktı. Bayanları yolcu ettikten sonra Nojin annelerle babamları bekledik.

Konağın kapısı açılınca babam, abimler, Azad ve Yusuf baba içeriye girdiler. Herkes kendisine çeki düzen verdi. Tek tek babamların ellerini öptüm. Azad'a baktığımda bedenimi süzüyordu. Bakışlarından rahatsız olduğum için mutfağa geçtim. Raftan bardak alıp su içmek için musluğa yöneldim. Suyu içip tam arkama dönünce Azad'ı dibimde beklemediğim için ağzımdan çığlık kaçmıştı.
Herkes sesimi duymuş olacak ki mutfağa geldiler. Babam;
"Kızım ne oldu iyi misin? "
Herkes bana ve Azad'a bakıyorlardı.
"Şey baba iyiyim. Böcek evet evet böcek gördüm de. Biliyorsun ben böceklerden çok korkarım. "
Rahatlamış gibi nefeslerini dışarı verip dağıldılar. Tabiki Azad hariç. Bana dönüp
"Eğer böyle korkucağını bilseydim daha önceden yapardım."
Diyerek güldü. Sinirle
"Azad hiç komik değilsin." Dedim.
Bana yaklaştı.
"Çok güzel olmuşsun." Demesiyle kıpkırmızı olmuştum. Ellerimle göğüslerinden iterek aramızda ki mesafeyi çoğalttım. O yaklaşınca düşünme yetkimi kaybediyordum. Uzak durması her iki taraf için çok iyi olacaktı.

Hemen çıkışa doğru adımımı attım. Lakin başarısız olmuştum. Kolumdan tuttuğu gibi aynı yerime yerleştirdi. Kendimi oyuncak gibi hissetmemi sağlamıştı bu. Sanki biblo bebektim ve aldığı yere geri koyuyordu.
"Gitmek istiyorum. " dedim. Evet çok istiyordum bunu.
"Aysira." Nefesi suratıma vurmuştu. Ferah bir nefes kokusu ve kendine has bir kokusu vardı. Onu şimdiye kadar sigara içerken görmemiştim zaten. Herşeyine dikkat ediyordu bakılırsa. Gözlerimi kaldırıp gözlerine baktım. Bu rahatlık nikâhtan geliyordu sanırım. Neydi bu hallerim? Hemen tekrar gözümü kaçırdım. Hâla resmi nikahımız yoktu. Elleriyle çenemi tutarak tekrar gözlerimizi birleştirdiğinde yüzünü yüzüme yakınlaştırdı. Allah'ım sana geliyorum sanırım. İyice yüzüme yaklaştığında gözlerimi sıkıca yumdum. Resmen tezgâhla arasında kalmıştım. Birsüre sonra yanağıma değen dudakla ellerimi sıktım. Şükür ki dudağıma değmemişti. Ama bu durum çok... berbat bir histi. Ne öpüyordu nede geri çekiliyordu. Bir ara derin nefes çektiğini hissettim. Gözlerim kocaman açılırken fısıltılı sesi kulaklarımı doldurdu. Nefesinin sıcaklığı yanağıma çarpmıştı.

"Senin hâla eşim olacağına inanamıyorum. Çok...güzelsin."

Sanırım şuan yan tarafta duran eline yaslı olmasam düşeceğime emindim. Vücudum titrerken nefes almadığımı fark ettim. Derin ve titrek bir nefes çekmemle dudağını yanağıma bastırıp çekti. Benden hafif ayrılırken yüzünde ki gülümsemesinde takılı kaldım. Birinin beni cidden cimciklemesi gerekiyordu. Yoksa bu halim artık hayır mı olurdu şer mi bilmiyorum ama farklılıkların olacağının göstergesiydi.
Birinin kapıya vurmasıyla hemen Azad'ı itip refleksle kapıya baktım. Esila gülerek konuşunca iyice kızardım.
"Ee şey kusura bakmayın böldüm ama, Azad enişte gidiyormuşsunuz."
Azad Esila'yı kafasını sallayarak onayladı.
"Geliyorum."
Esila hızla bana gülüp giderken Azad'a baktım. Bana bakıyordu.
"Ee şey git hadi sen." Kekelememe hayretler içerisinde sinir olurken Azad güldü.
"Bu son gece güzelim. Bu gece gitsemde bu geceyi unutacak kadar, bu günden sonra, her gece yanında olacağım."
Derin nefesinin ardından yüzüme baktı.
"Hayat bir yol, ve biz bu yolun yolcusuyuz. Ve sen, Aysira... bu yolda yanıma yoldaş olacak kadınımsın." Göz kırptığı gibi hızla mutfaktan çıktı. Allah'ım sanırım ben öldüm. Bu adam cidden insan gibi davranabiliyordu.
Başımı tavana dikip güldüm.

"Ey gece nelere kadirsin. "

Bir bölümün daha sonuna geldik🙌
Yorumlanızı ve Votelerinizi unutmayınızz.