Yıllar Sonra
Ecre'nin yatakta zıplayarak, bağırmasıyla gözlerimi araladım.
"Ayye hadi uyan. Sabat oydu. "
Gülümseyerek yataktan doğrulduğum da Ecre'yi kucağıma alarak ayağa kalktım.
"Günaydın prensesim benim"
Yanağını öpüp telefonumu elime aldım.
"Babayı aramaya ne dersin?"
Dediğimden "Eveeet" diye heyecanla bağırmasına kahkaha atıp, Azad'ın numarasına dokunarak telefonu hopörlere aldım.
"Hatun'um"
Dediğinde suratımda ki sırıtışla tam cevap verecekken Ecre atlayarak bağırdı.
"Babacımm" dedi. Azad gülerek şakıdı.
"Fındığım benim günaydın"
Ecre kıkırdarken ona güldüm.
"Dünaydın babacım" dediğinde Ecre'ye göz kırpıp bende işareti yaparak yere bıraktım. Koşarak odadan ilerlerken "Yavaş kızım düşeceksin!" diye arkasından bağırdım. Ama beni dinler mi?
Telefonu hopörlörden çıkararak kulağıma götürdüğümde Azad'ımın hayran olduğum sesini duydum.
"Çocuklarımın anası, hatunum ne yapıyorsun?"
Gülümsedim.
"Şimdi uyandım hayatım. Ecre'nin karnını doyuracağım. Sen ne yapıyorsun?" dediğimde Efe'min odasına girmiştim. Paşam uyuyordu.
"Bende aynı hatun. Çalışıyorum. Çocukların ikisi de uyanık mı? Ver bir paşamın da sesini duyayım."
"Şuan mışıl mışıl uyuyor. "
O homurdenırken güldüm.
"İyi bakalım sen nasılsın hatun. Yorulduysan Ayşe teyzeyi yollayayım yanına"
Bıkkınlıkla nefesimi dışarı verdim.
"Hayatım yorulmadım. Zaten yeni uyandım. Merak etme sen. Hem bugün daha oğlumun tekmesini yemedim" dediğimde karnım burnumda üçüncü çocuğumun tekmesini yememle gülümsedim.
"Yemiş oldum." Diyerek kahkaha attığımda Azad'ın "Gülüşüne kurban olduğum" diye mırıldandığını duydum ya ömrümü yedi.
Şimdi çok keşkelerim var. Mesela Azad'la daha düzgün şartlarda tanışsaydık da evlenmeden ondan nefret etmeseydim. Ama şimdi onun için canımı bile vermeye razıydım. O bana Allah'ın en güzel hediyesiydi ve tabi birde çocuklarım kızım babasına aşıkken, oğlum bana aşıktı, kızım ben olmadığımda yemek yemezken ,oğlum babasız top oynamazdı. Gece ben ve Azad yanlarında olmadan uykuya dalamazlardı. Çocuklarımız bize aşıkken, biz de onlara aşıktık. Ve bizim sevgimizde bize sonsuza denk yeterdi. Biz güzel bir evlilik yapamasak da çocuklarımıza ve kendimize aile olmuştuk.
Kızım beyaz gelinliğiyle baba evinden çıkarken daha ağlayacaktık. Oğlum gelin müjdesi verirken gülecektik. Biz şükürler olsun ki çok güzel bir aile olmuştuk.
Evli...Mutlu...ve Çok Çocuklu bir aile.
Yazar sessizce defteri kapatıp, oturduğu yerden ayaklandı. Bu defterdeki hikayesi onun belki hayatını değiştirecekti. Çok iyi insanlarla karşılaşacaktı. Okurları onu sonuna kadar desteklerken gülümsemesi yüzüne yayıldı. Başını yukarı kaldırıp şükranlarını Allah'a sundu. Tekrar defteri açıp imzasını bıraktı.
Cama ilerleyen yazar tülü aralayarak etrafa baktı. Ahh. Mardin. Umarım birgün oralara gelmek nasip olurdu.---------------------
İkinci töre kitabım da yayında. Sizlerin okumasını bekliyor.
"DİLHUN" 😊SEVGİLİ OKURLARIM VE HEP DESTEKÇİLERİM
Öncelikle bu yolda herşekilde destekçim olan canım arkadaşlarım Minikunicorns , aysegulkolay54 'a binlerce kez teşekkür ederim. Minikunicorns'a ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Kapaklarımı hiç bıkmadan, usanmadan yapan, beğenmediğim zaman sabahlara kadar uğraşan kıymetli arkadaşım iyiki varsın.😍 Tüm kapaklarımı seve seve kullandım. Ve sevgili okurlarım desteklerinizi benden esirgemediğiniz için sizlere çok minnettarım. İyiki varsınız. Bu zamana kadar destekleriniz için çok sağolun. Eksik olmayın. İnşaAllah Allah sizin gibi dostlar çıkarır karşıma. Kendinize çok dikkat edin.
Kendinize iyi bakın derttaşlar.
🔰🔰🔰🔰🔰🔰🔰🔰🔰🔰🔰🔰🔰🔰🔰
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Berdel'in Göz Yaşları
Narrativa generaleGenel Kurgu içinde ilk 100. °(Sürekli değişiyor.) Gücünü yörenin gerçeklerinden alan ve uzak geçmişin kokusunu taşıyan bir töre...Hızla değiştirilen kızlar.. Ben hiçbir zaman o kızlar gibi olmamıştım. Şuana kadar Töre denen saçmalığa hiç boyun eğmem...