Multimedia: Poyraz ve Arya temsili.
Poyraz Sancak.
"Poyraz!" adımın bağırılması ile arkamı döndüm ve bana doğru yalpalayarak koşan Aryayı görmemle bir anlık şokla beraber ne olduğunu idrak etmeye çalıştım. Koridorun sonunda birisinin bizi izlediğini gördüğümde kaşlarım çatılmıştı. Tam düşmek üzer olan Arya'ya ani bir şekilde atak yaptım ve onu tuttuğumda arkasına baktı ve gülümsedikten hemen sonra gözleri kapanmıştı.
Cebimden telefonumu çıkarıp Elif'e aşağı gelmesi için mesaj atmıştım. Ardından Aryayı kucağıma aldığımda, aldığım alkolden dolayı biraz zorlansam da arabaya kadar dayanabilmiştim.
Elifle beraber bir çocuk ve Murat piçi belirdiğinde göz devirmeden edememiştim. Aryaya yaklaşacağında önüne geçtim ve omuzunda itekledim. "Yaklaşmıyorsun bir daha o kıza." artis artis bana yaklaştı ve diklenerek "Yaklaşırsam ne olur lan yavşak!" tükürerek söylediği cümlesiyle kafamı suratının ortasına indirdim, sendeleyerek geriye doğru bir kaç adım attıktan sonra öfkeyle üzerime geldi ve bu sefer o yumruğunu indirdi. Dengemi sağlayamayıp yere düşerken karnıma bir tekme indirdi.
"Hani ona benden başka kimse zarar veremezdi!" karnıma bir tekme daha savurduğunda yüzümde sırıtış belirdi. Hak etmiştim, Aryayı 'Senden başka kimse üzemez.' diyerek onu dövdüğüm gün geldi aklıma.
Aryanın korkuyla bana koşuşu belirdi gözümün önünde, kucağıma yığılmadan önce tir tir titriyordu ve nefes almakta güçlük çekiyordu. Onu koruyamamıştım, lanet olsun ki birisi ona zarar verirken onu kurtaramamıştım.
'İstediğin saten Aryanın zarar görmesi değil miydi? Ha sen vermişsin zararı he başkası, ne fark edecek ki.' içimdeki ses aklımı allak bulak etmekten başka bir halta yaramıyordu.
"Onun bu hale gelmesi senin suçun!" diyerek bir tekme daha savurduğunda, tiz bir çığlık duyuldu "Yeter!" Murat'ı omuzlarından iten Elif'e baktığımda ağlıyordu. "İkinizin de Allah belasını versin!! Arya bu haldeyken bile kavga ediyorsunuz!!" Yanında gelen çocuk Elif'i kendine doğru çekmeye çalışırken Elif, Murat'ın omzuna yumruklarını indiriyordu.
Sağ dirseğimi ağırlığımı vererek kalkmaya çalıştığımda dengemi sağlamakta zorlandığımdan düşecekken birisi tutmuştu. "Ağabey iyi misin?" başımı Egemene çevirip omzuna yavaşça vurdum ve ayağa kalktığım sırada, göz yaşlarını silerek bana yaklaşan Elif'i kendime doğru çektim ve sarıldım.
Belkide buraya geldiğimden beri bana en iyi arkadaşlık eden insandı. Başta her ne kadar anlaşamayıp kalplerini kırmış olsam da sonradan durum değişmişti. Elif her zaman bana yardım etmişti.
"Eve git artık, Arya bana emanet." dediğimde başını göğsümden çekti ve yaşlı gözleriyle bana baktı "Aptal mısın lan! senin daha kendine hayrın yok!"
"Ben bırakırım sizi eve!" diyerek bir anda ortaya atlayan Egemene dik dik baktım. Suratında gülümseyle karışık bir ifade belirirken Elif'e bakıyordu. "Gerek yok! Doruk bırakır bizi." gözlerini deviren Elif ve Egemen arasında gidip gelen bakışlarımdan rahatsız olmuş gibi. "Hadi bin arabaya gidelim buradan." başımı salladım ve arabaya ilerlerken Elif beni arka koltuğa iteklemişti. Aryanın yanına oturduğumda, her ne kadar ona bakmak istemesem de istemsizce gözlerim kapalı olan gözlerine ilişti.
Nemlenmiş kirpikleri arasında saklanan saklı bir cenneti andıran gözlerini görememek kötü hissettirse de bir şey diyemedim. Elimi hala nemli olan yanağına götürüp usulca okşadım. Yanaklarını okşarken kaşlarım çatılmıştı. Arabada ona söylediklerimden sonra onunla olan mesafeme dahada dikkat etmiştim. Okulda Doğa'yı dövdükten sonra müdürün kapısının önünde görmüştüm onu. Koluma zorlan giren Doğaya ve koluma bakıp çatık kaşlarıyla yaklaşıp ,her zamanki halinden farklı bir şekilde vahşice Doğa'ya bakmıştı. Açıkçası beni kıskanması hoşuma gitmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psikopatla Anlaşma
Humor"Ben siyahım. Sevmeyi bilmem hisslerim yoktur. Kimseye acımam." Kız ruhsuzca güldü. Haklıydı o acıma duygusunu olmayan koca bir manyaktı. "Kendini bilmen iyi bir şey bay ego yığını." bu lafı üzrine çocuğun suratında varla yok ara...