Multimedia: Arya'nın giydiği elbise var..
8. Bölüm : Yemek..
Hem ruhen hemde bedenen yorgun ve bitkindim. İçimdeki arsızca dik başlı olan Arya sessiz bir sükunet içerisindeydi. Bu bana tamamen tersti. Hırçınlığımla insanları dize getirebilirdim, asla kimseye boyun eğmemiştim. Ama son olanlar beni allak bullak etmişti.
Olanlar aklıma geldikçe sinirleniyor, sinirlendikçe de başıma ağrılar giriyordu. O kıza orada haddini bildirmem gerekti. Ama ben ne yapmıştım kızı kuru bir tehdit ile öylece göndermiştim.
Tam sağ elimin üzerine basmıştı, ağzına bir şey ettiğimin kızı! Sağ elimi görüş alanıma alıp gözlerimi kıstım ve mantığını ve aklını kaybetmiş bir şekilde kendi elime sayıp sövmeye başladım. "Seni aptal! o seni eziyorsa sende onu tokat manyağı yapacaktın!" sinirle yanımdaki yastığa yumruğumu indirdim. sinirim geçmeyince yanımdaki komidine, ve ardından yatak başlığına.
Elif'le takıla takıla beyin hücrelerim toplu katliama kurban gitmişlerdi resmen. Kapının çalmasıyla yerimden kalkarak kapıyı açmak için aşağı indim. Tabi bu arada sağ elimle önüme her gelen şeye vurmayı da ihmal etmiyordum. Hiç gerek yok bu gereksiz ele en iyisi kesip atıcan.
Kapıyı büyük bir bıkkınlıkla açtığımda karşımda gözlerinden alevler çıkarcasına bana bakan Elifi bulmayı tabi ki de bekliyordum. O duyduklarından sonra sülalem ile fantezi kurar yinede her boku öğrenmek için geleceğinden emindim.
Bir anda üstüme atlayı verdi "Seni aptal benden habersiz arkamdan iş çevirmek ha!" ardı arkası kesilmeyen darbelerinden sonra nihayet kapıyı kapmak için beni rahat bırakmıştı.
"Sende benim arkamdan iş çeviriyorsun. Söyle bakalım seni sınıfa kim kilitledi?" Konuyu değiştirmek amaçlı ortaya attığım yemi Elif hanım çoktan yutmuştu bile. Afallamış gözlerle bana bakarken üzerindeki montunu çıkardı. Bu süre zarfında benimle göz teması kurmamaya çalışmıştı. Vardı bu kızda bir haller ya hadi hayırlısı..
"Film izleyelim mi?" diye sordu kedi gibi sesiyle. Başımı onaylamaz bir şekilde sallarken odama doğru ilerliyorduk. "Seninle şu konuyu konuşup açıklık getirelim, birbirimizden bir şey saklamak bize bir şey kazandırmıyor." bir şey dememişti bu sessizliğini haklılığımdan dolayı olduğunu düşünüp kendimi yatağımın üzerine attım.
"Anlat." derken Elif odanın kapısını kapatmış ve çalışma masamın sandalyesine oturmuştu. "Neyi?" anlamazlıktan gelmesi konuyu daha çok irdelemeye çalışmamdan başka bir halta yaramıyordu.
"Hadi sen demiyor musun, kankiler birbirinden bir şey saklamaz diye anlat hadi." omuz silkti sürekli alt dudağını dişliyordu, ne anlatacaktı da bu kadar gerilmişti.
"Ne demem gerektiğini bilmiyorum. Yada nereden başlamam gerektiğini." yanımdaki pelüş oyuncağı kucağıma alırken "İstediğin yerden, söz sonra bende sana anlatacağım."
Söylediklerimi biraz düşündükten sonra başını hafifçe yukarı aşağı salladı ve benimle göz teması kurmadan konuşmaya başladı.
"Çok yakın olduğum insanlar vardı, çocukluk arkadaşıydık, hatta arkadaş kelimesini kullanmazdık kardeştik biz. Egemen ve Doruk ikisi de birbirinden neşeli ve eğlenceliydi Egemen çapkınlıkta bir numaraydı falan Dorukta ona ters bir şekilde kızlarla işi olmazdı peşinde onca kız vardı hiç birine göz ucuyla bile bakmazdı o derece , Bu yaz Egemen ve Doruk çok fena kavga ettiler ama sebebini bilmiyordum. Her zamanki kavgalarıdır dedim geçtim ama okul başlamadan bir kaç hafta önce tekrar birbirlerine girdiler. Bu sefer ciddi bir şeyler olduğunu sezdim ikisini de karşıma alıp konuştum ama beni dinlemediler tekrar kavga ettiler."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psikopatla Anlaşma
Humor"Ben siyahım. Sevmeyi bilmem hisslerim yoktur. Kimseye acımam." Kız ruhsuzca güldü. Haklıydı o acıma duygusunu olmayan koca bir manyaktı. "Kendini bilmen iyi bir şey bay ego yığını." bu lafı üzrine çocuğun suratında varla yok ara...