ღ 1 - Bir Kalbimin Olduğunu Hatırlattın Ve Gittin.

6K 308 46
                                    


Bölüm Şarkısı : Nazan Öncel - Mühürledim Seni Kalbime. 

Sevemedim Ayrılığı 1. Bölüm 


"Bir kalbimin var olduğunu hatırlattın ve gittin.

Hem de öyle güzel gittin ki, hiç var olmamışçasına bir anda yok oldun ve ben

Ve ben sana yardım ettim.

Benden gitmen için altından yol döşedim önüne."

Omuzları sarsıldı adamın. Saatlerdir bu adını koyamadığı duygu ile savaşıyordu. Ve bu savaştan büsbütün mağlup çıkmış olmanın verdiği sancı tarifsizdi. Acı ile gözlerini yumdu. Çok karışıktı Serkan Karahan... Öfkeli hissediyordu. Kızgın, kırgın, biraz pişman, biraz özlemiş, en çok aşık.

Kesinlikle tüm bunları kaldırabilecekmiş gibi değildi. Gün boyunca sadece unutmaya çalışması bile bir sonuç vermemişti ki, yok etsin. Bir daha hissetmesin. Yaralanmasın. Derin derin nefesler alabilsin.

Fakat hala elinde çokça acıyan ve kanayan bir kalp vardı. Kesinlikle kendisine ait değildi.

Bir anda Yasemin'in en güzel ve en özel şiirleri bile kıskandıracak, gece kadar asil, ay ışığı kadar parlak gülümsemesi gözlerinin önünde belirdi. Her şey Serkan'a düşmandı. İçkisinden bardağın yarısının boşalabileceği büyüklükte bir yudum aldı. Ellerini uzatıp sarı saçlarına dokunmak istiyordu. Saatler önce cesaret edemediği o tek kelimeyi söylemek istiyordu. Gitme diye haykırmak istiyordu.

Ellerimi bırakma, çiçeklerin solar demek istiyordu. Küçücük bedenini kolları arasına almak ve tadının unutamadığı dudakların tadını hissetmek istiyordu. Acı olanda buydu ya, bu durumun tamamen imkansız olduğunun farkındaydı.

Ve daha da acı olansa bunu kendi yaratmıştı.

Yaptıkları anlaşma bugün sona ermiş, acı ve gözyaşının eşlik ettiği hikayeleri mutsuz bir sonla bitmişti. O güne lanet etti Serkan Karahan. O'na, boşanacağına dair verdiği sözden nefret etti, o geceden nefret etti, tıpkı bugünden nefret ettiği gibi.

Her şey başladığı gün sona ermişti. İki yıl önce evlendikleri gün verdiği sözü tutmak zorunda kalmıştı. Onun kendisine engel olmayışından da nefret etti. İşte boşanmışlardı. Belki de bir daha kül kedisini asla görmeyecekti. Kokusunu almayı, ona sarılmayı geçti, yüzünü bile göremeyecekti belki de.

Canı yanıyordu. Aklına doluşan düşünceler kalbini sızlatıyordu. Şimdi nasıl uyuyacaktı? Alışmıştı Yasemin'in kokusuyla uyumaya. Onun, tüm olumsuzluklara rağmen gülümseyen yüzüyle yeni güne başlamaya.

O soğuk yatakta, Yasemin'in yastığına sinen kokusuna sığınıp kalbinin acısıyla uyuyabilecek miydi?

Ağlama isteği ile dolup taştı. Kardeşinin varlığını yanında hissettiğinde elinde tuttuğu içki bardağının dibinde kalan bir kaç yudum içkiyi tek seferde kafasına dikip bardağını tekrar barmene doğru itti. Gözlerini sağa doğru çevirerek çatık kaşlarla kendisini izleyen erkek kardeşine kısa bir bakış atıp önüne döndü.

Alaz Karahan çatık kaşlarıyla izliyordu ağabeyini. Onu bu şekilde görmeyeli uzun zaman olmuştu. Yanındaki tabureye oturdu ve tüm mekanda gezdirdiği yeşil gözlerini, en son tekrar Serkan'da sabitledi.

"Serkan bu, bu ne hal böyle?"

Alaz'ın endişeli ve temkinli çıkan ses tonuna karşılık, dudakları sağa doğru kıvrılmak için hareketlenir gibi oldu ancak adamın sert mizacından hiçbir şey yok olmamıştı. Bakışlarını elinde tuttuğu içki bardağına sabitleyerek bekledi bir süre. Kardeşini umursamamıştı açıkça. Kimsenin tek tesellisini dahi istemiyordu. Bu acı dolu aşkı nasıl tek başına sırtlandı ise acısını da tek başına sırtlanacaktı.

Diğer yandan gözlerine kadar gelen yaşlarla savaş veriyordu. Yutkunmaya çalıştı birkaç defa. Dayanmak için var gücüyle dişlerini sıktı, elinde tuttuğu içki bardağı elinde tuzla buz olana kadar yumruğunu sıktı fakat,

Ağladı.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


SEN  DAHA ÇOK AĞLARSIN SERKAN BEEEEEEEEY 

BİR SONRAKİ BÖLÜMDE GÖRÜŞÜRÜZZZZ 

Sevemedim AyrılığıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin