-10-

123 22 42
                                    

Ev, şehir dışında olduğu için yol biraz uzun sürmüştü. Aleyna uyuyordu ama kötü bir rüya gördüğü belliydi. Kaşları çatılmış, yüzü gerilmiş, elleri sımsıkı yumruk halindeydi. Baekhyun ilk önce onu uyandırmayı düşünmüştü ama yorgun olduğunu bildiği için bunu yapmamıştı. Yol sırasında durup içecek ve yiyecek bir şeyler almıştı. Eve uzun zamandır gitmiyordu ve muhtemelen hiçbir şey yoktu. En sonunda tanıdığı ağaçlık yola girdi. Araba gereğinden fazla sallandığı için genç kadın uyanmıştı.

"Saat kaç?" diye sordu esneyerek.

"Gece bir."

"Gerçekten mi?"

Dışarıya baktı ve devam etti.

"Saatlerce araba sürdün. Yorgun olmalısın."

"Yorgun değilim ama aşırı derecede açım."

"Ben de çok açım."

"Yiyecek bir şeyler aldım. Yolumuz çok kalmadı evde yeriz."

Genç kadın başını sallayarak onu onayladı ve dışarı bakmaya devam etti. Etraf karanlıktı, arabadan çıkan ışık dışında hiç ışık yoktu. Etrafta canlıya benzer hiçbir varlık yoktu. Burası gerçekten çok ıssız bir yerdi.

"Kendimi korku filminde gibi hissettim." dedi gülerek.

"Neden?" diye sordu genç adam gülmesine karşılık vererek.

"Uyandıktan sonra daha neşeli ve yakın davranmaya başladı." diye geçirdi içinden Baekhyun. Kadının bu değişimi hoşuna gitmişti.

"Etrafta hiç canlı yok."

"Burada pek kişi yaşamaz. Issız bir yer bu yüzden burayı seviyorum."

Arabayı durdurduğunda ikisi de arabadan indi. Yiyecekleri aldıktan sonra arabayı kilitledi genç adam.

"Keşke sana giyecek bir şeyler alsaydık." dedi Baekhyun kadının üstüne bakarak.

"Getirdiklerimin hepsi ablamın kıyafetleriydi."

"Neden?"

"Uzun hikaye."

"Gece uzun. Bol bol zamanımız var."

İçeri girdiklerinde Baekhyun direkt camları açtı. Buraya neredeyse bir senedir kimse gelmemişti.
Aleyna ise eve girer girmez ayağındaki topukluları çıkarmıştı. Her yeri ağrıyordu.

"İstersen duşa gir. Ben de o sırada yemekleri hazırlarım."

"Çok iyi olur. Teşekkürler."

Odasına gidip havlu ve giyecek şeyler çıkardı. Aleyna'ya verdikten sonra mutfağa gitti.

Genç kadın biraz tedirgin olsa da ona güvenmeyi seçti ve banyoya doğru ilerledi.

Baekhyun, aldıklarını tezgaha koydu ve ne yapabileceğini düşündü. Genç adam sadece birkaç çeşit yemek yapmayı biliyordu ama kadının bunları yiyip yemeyeceğini bilmiyordu. "Yapacak bir şey yok." deyip bildiklerini yapmaya başladı. Bunlar kısa süren yemeklerdi bu yüzden hemen hazır olacaktı.

Aleyna, banyodan çıktığında hazırlanmış masayı gördü. Yüzüne büyük bir gülümseme yayıldı ve hemen sandalyelerden birini çekip oturdu. Çenesini avuç içlerine dayayıp yemeklere bakarken aynı küçük çocuklara benziyordu.

Baekhyun onun böyle görünmesine gülümsedi.

"Başka bir şey bilmediğim için bunları yaptım. Umarım beğenirsin."

Miracles In The First LoveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin