-9-

131 24 36
                                    

"Ölüyorum."

Duygu, elleriyle kendine hava yaparken Aleyna gülümsedi.

"Ölürsün tabii. Evleniyorsun."

Duygu, beyaz gelinliğinin içinde prenses gibi duruyordu. Öyle güzeldi ki adeta etrafa ışık saçıyordu. Heyecandan yanakları kıpkırmızı olmuştu. Aleyna, bir taraftan ablasını sakinleştirmeye çalışıyor bir taraftan da ayakkabılarını giymeye çalışıyordu. Uzun zamandır topuklu ayakkabı giymediği için zorlanıyordu.

Gelinlik almaya gittiklerinde Aleyna için tozpembe bir elbise seçmişlerdi. Gelinlik kabarık olduğu için bu elbiseyi kabarık almamışlardı.

O günden sonra kendini toparlamıştı genç kadın. Emre onu defalarca aramış, açmayınca tehdit mesajları atmış hatta kapıya bile dayanmıştı ama en sonunda pes eden de o olmuştu.

"Vakit geldi hanımlar." dedi Yasemin gülümseyen yüzüyle içeri girerken.

"Heyecanlı mısın?"

"Evet!"

"Biz Aleyna'yla önden gidiyoruz. Sen Jun'la gelirsin."

Yasemin, Junmyeon diyemiyordu bu yüzden ona kısaca "Jun" diyordu. Bu bile ona tuhaf geliyordu ama elden ne gelirdi ki? İki kadın da masalarına doğru ilerledi. Bütün konuklar gelin ve damadın gelmesini bekliyordu. Düğün havuzlu bir villada yapılıyordu. Bu düğün belki Duygu'nun hayalindeki düğün değildi ama Junmyeon'un tam da hayal ettiği gibiydi. Bunun için gerçekten çok uğraşmıştı ve uğraştığına da değmişti.

Derin bir nefes alıp verdi Aleyna. Ablası çok güzel olmuştu ve çok güzeldi. Ablasını ilk defa bu kadar güzel ve heyecanlı görüyordu. 'Umarım evliliği güzel geçer' diye geçirdi içinden. Onun evliliğinin kendi evliliği gibi olmasını istemiyordu. Ablasının da kendisininki gibi hayallerinin yıkılmasını istemiyordu.

Mekana, All 4 One - Beautiful As You'nun melodisi yayılırken gelin ve damat görüş alanlarına girdi. Konuklar belki de ilk defa birbirine böylesine yakışan bir çift görüyordu. Bazı kadınlar gelini kıskanırken bazı erkekler de damadı kıskanıyordu. Yasemin ve Hae Jin daha fazla dayanamayıp gözyaşlarını serbest bıraktı. Alkışlar etrafı inletirken bazıları da ıslık çalıyordu. Islık çalanlardan biri tabii ki de Baekhyun'du. En yakın arkadaşı evleniyordu. Bundan sonra Junmyeon'un olduğundan daha olgun davranacağını biliyordu ama yine de onun için mutluydu.

Duygu ve Junmyeon nikah memurunun yanına gittiğinde etraf sessizliğe büründü. Herkes nikahın kıyılmasını bekliyordu. Nikahı kıyacak olan adam boğazını temizledi.

"Bu çift çok heyecanlı bu yüzden uzatmayacağım." dedi gülerek.

Onunla birlikte diğerleri de gülmüştü.

"Siz, Duygu Nur Balbay. Kim Junmyeon'u eşiniz olarak kabul ediyor musunuz? "

Duygu gülümsedi ve yan gözle eşi olacak adama baktı.

"Evet!"

Alkışlar etrafa yayılırken Junmyeon rahatladığını hissetti.

"Siz, Kim Junmyeon. Duygu Nur Balbay'ı eşiniz olarak kabul ediyor musunuz?"

"Evet!"

"Hayır!"

Baekhyun'un bağırmasıyla bütün gözler Baekhyun'a döndü. Herkes şaşkınlıkla ona bakarken Baekhyun gülmemeye çalıştı ama bunu başaramadı. Kahkahası etrafa yayılırken eliyle ağzını kapatmaya çalıştı.

"Şaka yaptım."

Bu saçma şakaya etraftakiler de güldüğünde az önceki gergin hava tekrar eski haline döndü.

Miracles In The First LoveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin