7. BÖLÜM

12.8K 629 44
                                    

Arabada ki yolculuğumuza abimin küfürleriyle eksiksiz devam ederken gözlerim ya yorgunlukta kapanıyordu ya da abimin küfürleri bana artık ninni gibi geliyordu.

Kendimi uslu bir kız olup sessize alırken abim bunun farkına varıp susmayı tercih etti.
Sonunda ! Şükür susturana !
Yorgunluğum kendini belli ederken kesinlikle buna hakkı vardı.
Bu kadar heyecan benim minnoş vücuduma çok fazlaydı.

Abim ceketini çıkarıp bana uzattığında elinden alıp bacaklarımı kapattım.
Bacağımdaki yaralar hava aldıkça acıyordu ki yüz ifadem şekilden şekile giriyordu. Ellerimle her ne kadar hava almasını engellesem de çizikler ve yaralar oldukça fazlaydı.
Çok düşünceli ve bir o kadar da zeki abiciğim buna bir çözüm olarak ceketini buldu.
Gerçekten çok zeki bu çocuk. Bir ceket bin yaraya çare oluyor arkadaş !

''Niye sırıtıyorsun acaba Güneş hanım ?'' diye sorduğunda o da sırıtıyordu.

''Tam bir Polat Alemdar gibi değil miydim Usta ?'' deyip kahkaha attım.

Abim kahkaha atıp ''Aptal Polat Alemdar ne zaman adamın sırtına çıkıp , bacaklarını beline sarıp 'Abimi bıraksana lan it herif!' deyip adamın kulağını ısırdı Güneş ?'' diye sorduğunda bende kahkaha attım. Sonuçta bu da benim serseri serbest stilimdi.

''Silah çok ağırdı ne yapayım! İki üç tane korumayı etkisiz hale getirdim ama onlar yaşlı olduğu için bayıldı. Yıldırım'ı bayıltmak için halim kalmadı ben öyle yaptım o an... İşe yaradı ama abi.'' dediğimde

"Çoook. Yaramaz mı hiç ? Bak sayende tek parçayım."

"Eyvallah ciğerim. Böyle kardeş her abiye nasip olmaz." deyip sırtımı koltuğa daha çok yasladım.

Ukalaca gülüp ''Abiye ne lan ? Elbise gibi. Ona abi değil ağabey denir.'' dediğinde ne demek istediğini anlasam bile kabullenmedim.

Bir kadın haksız olduğu bir konuda kendini haklı çıkartamıyorsa lütfen gidip cinsiyetini değiştirsin. Bakışlarımı Cihangir kankama çevirip ''Ağa+bey = Abi benim için. İkisi de sana uyduğuna göre sorun yok. Stilime karışma lütfen. Yoksa TDK dava açacak.'' dedikten sonra masumca sırıttım.

Abim oturduğum koltuğu geriye yatırıp ''Hadi uyu.'' dediğinde 'Konu kapandı Güneş. Şimdi yat zıbar' demek istiyordu aslında.

Aklıma gelen soruları abime sormak yerine bir tane din hocasına sormam daha mantıklıydı ama elimdekilerle idare etmek zorundaydım şimdilik. Kemerimi gevşetip tamamen abime doğru dönüp ''Abi ?'' diye sorduğumda sesim çok masum çıkmıştı.  Ben bile kendime acıdım resmen. Yazık kıza deyip sevmek istiyordum kendimi. O ses benden nasıl çıktı öyle.

''Efendim güzelim ?'' dedi oldukça sakin bir ses tonuyla

''O kadar insanı öldürdük ya hani...''

''Eee ne olmuş ?''

''Ne 'eee'si abi ya çok günaha girdik ya resmen... Yüreklere ateş attık. Ocak söndürdük resmen. Cehennemde business class'ta olacağız.'' dediğim abim kahkaha atıyordu.

Mal lan bu! Yanacağız diyorum adam ama göz korkusu da yok herifte !

''Ee ne güzel işte Cennette Business Class doludur zaten kızım. En iyisi Cehennemde business class'taki yerimizi garantiye almak. Adriana Lima'da orada olacak sonuçta.
Yüzde doksan dokuz David Beckham'da orada olur. Gözün gönlün açılır biraz diyeceğim ama sen niye memnun değilsin ?'' dediğinde şok olmuştum resmen.

''Neden 'memnun' olayım abi ? Bu gün katliam yaptık bildiğin abi farkında mısın ? Hayat enerjim gitti. Tabii bir de bacaklarım.''

''Mafyacılık oynadık sadece. Katliam olsaydı Yıldırım'a zaman vermek yerine kazığa oturtup yakardım. Ayıca kimse ölümcül bir yara almadı. İt sürüsü yaşıyordur.''

''Babanda mı mafyaydı be..'' diye dalga geçtiğimde abimin verdiği ''Evet.''cevabıyla ikinci şoku geçirdim.

''Güzel şaka ama pek tutmadı be koçum.'' dediğimde ''Hey yavrum hey senin dünyadan haberin yok kızım.'' dedi bilmiş bilmiş.

''Oha ya bende diyorum bu çocuk kime çekti. Hayır zeki olsan bana çekerdin zaten ama abi yani şimdi çok zeki olduğunu iddia edemem.''

''Sende çok zeki sayılmazsın şimdi Güneş.''

Oooo tartışma mı ?
En sevdiğim...

''Seni o pezevenklerin elinden kurtardım ağabey.'' dediğimde ben saçımı çekmesini beklerken abim kahkaha attı. ''Cihangir Bey ne kadar da gülesiniz varmış be.'' deyip arkama daha çok yaslandım. Belim koptu be !

''Can parçama , prensesime kavuştum kızım ben. Hemde beni pezevenklerin elinden kurtardı.''

''Kardeş...Kurtarırız...Sıkıntı yapma...'' dediğimde daha çok güldük.

Arkamızda en az on beş tane siyah arabalar konvoy şeklinde bizi takip ederken ''Nereye gidiyoruz böyle konvoy şeklinde ?'' diye sordum.

Abim işi yine dalgaya vurup ''Cenazeye.'' dediğinde ''Mantıklı.'' dedim daha fazla espri kaldıramayacağım için.

''Abi nereye gidiyoruz ?''

''Ege taraflarına. Nereye gittiğimize karar vermedim henüz.'' dediğinde yüzüne gölgeler düştü resmen.

''Neden ?''

''Güvende olman ve güvende olmam için. Biraz vakte ihtiyacım var. Kafamı toparlamam lazım.''

''Ben hep yanındayım. Sen kovmadığın sürece. Sende benim yanımdasın zaten.''

''Hep yanında olacağım zaten.''dedi güven dolu sesiyle.

''Annem , babam falan ?'' diye sordum her ne kadar merak etmesem de.

''Onların sülalesini sikeceğim.''

''Sence de yeterince günah işlemedik mi abi ? Bu günahlara küfür eklemesek mi acaba ? Kısa bir açıklama yeterli olur.'' diye masumca bir öneri sunduğumda cebindeki telefonunu ve koltuğun kenarında ki kulaklığı bana uzattı. Yani demek istiyor ki 'ben ana avrat sövmeye başlıyorum sen bunları duyma.'

''Teşekkürler.'' deyip kulaklığı kulağıma takıp Sezen Aksu'nun huzur verici sesiyle buluştum.

Ne güzel diyor Sezen ''Tükeneceğiz''

Ama biz önce ne yapacağız? Tüketeceğiz.
Yılmak yok!

BAY MAFYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin