Hayır !
Hayır !
Hayır!
No!
No!
No!
Hayır !
Hayır !
Hayır !
No!
No!
No!
Hayır !
Hayır !
Hayır !
Hassiktir ya!
Olamaz ya !
Uyanmak istemiyorum !
Güneşi söndürün ! Yukarıdaki güneşi ama ! Bana dokunmayın.
Lanet olsun ya !
Gözlerimi açtığım an bir adet sakalları yeni çıkmaya başlamış yanak ve onun hemen altında güzel bir çene ve onun hemen üstünde güzel: hatta manyak güzel hafif aralanmış bir şekilde duran dudaklar onun üstünde Allah'ın mükemmel bir şekilde yarattığı burun...Ve son olarak nokta atışı olarak yaratılmış kaşlar , göz kapakları ve kirpikler...
Ve benim üstümde de bir adet Bay Mafyanın Kaslı Kolu...
Kurban olduğum yaratıyor kaslı maslı.
O kaslı maslı kolun altında ben , benim altımda Bay Mafyanın bedeni !
Allah'ım sana geliyorum. Adam resmen koala gibi yapışmış bana.
Kolunun altından çıkmaya çalışmak eşittir: beş katlı bina enkazından çıkmaya çalışmak !
"Şu kolu bir çek lan !" desem de tık yok.
Cihangir Ünal'a uyguladığım işkencelerden birini Bay Mafya üzerinde denesem ? Bence denemeliyim.
Alnıma yapıştırdığı yüzünü benden uzaklaştırdığım da gözüme bir tane sakal kestirdim. Uzun tırnaklarım cımbız görevi görürken gözüme kestirdiğim sakalı sıkıca tuttum ve...
"Ananı sikeyim ! Ne oluyor lan !"
....Ve o mutlu son.
"Sana da günaydın !" dediğimde behlül behlül bakmaya devam ediyordu ama ben Bihter değildim.
"Ne var ?" diye sorduğunda
"Kolun var , enkaz altında kalan bedenim var... Yeterli mi ?" diye sorduğumda pis pis gülmeye devam etti.
"Kaç kilosun lan sen ? Sol tarafım uyuşmuş." dediğinde Allah yarattı demeden dirseğimi karnına yapıştırdım.
"Sert kızım diyorsun." dediğinde ikinci darbeyi gönderecekken sıkıca tuttu kollarımdan.
"Hey ! Tamam şakaydı." dediğinde kahkaha atarak gülüyordu.
"Erkek orospusu !" dediğimde daha çok güldü.
İkimizde sustuk bu sefer.
Ben konuşmayınca Baf Mafya da konuşmadı. Baf Mafya gözlerini kapattığında tekrar uyumaya başlamıştı. Hala kollarımı tutan kollarından kurtulmaya çalışırken her seferinde engelliyordu. Adam uyumaya çalışırken bile kontrolü bırakmıyor.
"Kollarımı bırak !" dediğimde mırıldanıyordu.
"Uykum var. Biraz sessiz ol!"
"Bana ne be senin uykundan !"
"Şşşt ! Sessiz ol !" deyip yan döndüğünde beni de döndürmüştü.
Şimdi salıncak ve Bay Mafya arasında sıkışmıştım.
Ona doğru döndüğümde nefesi saçlarımın arasında kayboluyordu. Can sıkıntısından kravatını çıkartıp gömleğinin üst düğmelerini açmaya başladım.
Ellerini ellerimin üstüne koyup beni durdurduğunda boş bakışlarımı ona çevirdim.
"Benimle ilgili olan fantezilerini sonraya sakla burada olmaz yapamayız." deyip dalga geçerken gözlerini açmadan konuşmuştu. Yüzündeki piç gülüşü sinirlerimi bozarken karnına imkanların el verdiği mesafeyle vurdum. Hiç bir tepki vermeden uyumaya devam edince bende düğmeleri açıp kapatıyordu. Arada gözlerim kaslarına kayıyordu Allah affetsin ! Allah sen şeytana uydurma.
Sağ tarafındaki dövme göğsünden karnına kadar devam ediyordu. Şekline bakmak için gömleğini kenara çektiğimde , gömleğini pantolonunun içine attığı için yeteri kadar göremiyordum. Belinde sıkıca duran kemeri de buna bir numaralı engeldi.
"Bay Mafya ?" dediğimde tepki olarak derin nefes alıp verdi.
"Şimdi sana bir şey yapacağım tamam mı ?"
"Hııı ?"
"Yok yok kötü bir şey değil."
"Hıhı."
Onayı aldığımda ellerim yavaşça kemerine gitti.
Kemerini çözdüğümde yine derin nefes alıp veren Bay Mafya oldu.
"Burada olmaz demedim mi ?" diye uykulu uykulu sorduğunda
"Fesatlaşma !" deyip işime geri göndüm. O ise cevap vermek yerine gülümseyip uyumaya devam etti.
Kemeri çözdükten sonra pantolonun düğmesini açıp gömleğini dışarı çıkarttım.
Sağ tarafını tamamen açtıktan sonra dövmeyi incelemeye başladım.
Bir sürü saçma şekiller ve yazılar vardı.
Karışıktı.
Ama muhteşemdi.
Sol tarafında ki dövmeler daha çok parça parçaydı.
"God is love." yazan dövmenin üzerinde dolaştı parmaklarım bir süre. Sonra ise esprili amaçlı yaptırdığı dövme de oyalandı bakışlarım.
'Tattoo is sin.' Vücuduna dövme ile 'dövme günahtır.' yazdırmak neyin kafasıydı acaba ?
Esen rüzgar çıplak tenime her temas edişinde üşüdüğümü fark ettim.
Baf Mafyanın gömleğindeki düğmeleri kapatıp , pantolonunun içine sıkıştırdım. Pantolon düğmesini kapatıp kemerini bağladığımda inceleme işim bitmişti.
"Erken bitti ama bende bu kadar kısa sürmez haberin olsun." dediğinde yine karnına vurdum.
"Pislik ! Rüzgardan geberip gideceğiz burada. Karşımızda saray gibi ev var Baf Mafya cimrilikten salıncakta uyutuyor." dediğimde
"Üşüdün mü ?" diye sordu. Şaka mı yaptı bu az önce ?
"Rüzgar var manyak adam !" dediğimde bedenimi tekrar hızlıca çevirip sırtımı göğsüne yasladıktan sonra sıkıca sarıldı. "Şimdi uyu." dediğinde verebildiğim tek tepki yutkunmak oldu.
Manyak adam arkamda sen varken, aramızda hiç mesafe yokken, baklavaların sırtımda kendini belli ederken nasıl uyurum ben ?
Allah hepimizi affetsin!
