24. Bayan Santral

5.7K 345 32
                                    

"Kendime bir kitap yazmayı düşünüyorum. Dünyada ki bütün kadınlara yol gösteren bir kitap olacak fakat bunun için etkileyici bir isim bulmam lazım. Mesela;
-Dünyanın en mükemmel kadını ve çektiği çile...
-Güneş elektrik santrali...
-Yıldırım ve Güneş çarpması...
-Güneş ve Yıldırım etkileşimi...

-İki erkek bir kadını nasıl bakamaz ?
-Bir kadının tükenişi..."

"Ne sayıklıyor lan bu Bayan Santral ?" diyerek isyan eden sesin sahibi ağabeyimden başkası değildi. Bakmayın böyle ukala ukala laf attığına bir kaç saat önce üç buçuk atan kişi ta kendisiydi.

"Şimdi bu birden anın verdiği şok etkisiyle kendine elektriği basınca devreler yandı tabii. Arada oluyor böyle sonra düzeliyor. Tamamen ayılınca kendini sıfırlayıp normale döner." deyip açıklama yapan kişi ise Bay Mafya idi.

Ağabeyim anladığını belli eden bir mırıldanma ile "Ne zamandan beri böyle ?" diye sorarken normale döndüğümü belli etmedim. Şimdi hangi mümin bu iki deli ile uğraşacaktı? Üstelik ben normal olduğumu belli edersem eminim ki bunların ikisi kedi köpek gibi dalaşmaya başlayacaklardır.

"Şu son bir haftadır kriz gibi ara sıra geliyorlar buna.''

''Tekrar olursa? Baksana normal halinden daha beter olmaya başladı. Beyinde kalıcı bir hasara neden olmasın? Böyle oturarak bir bok öğrenemeyiz. Biliyorsun ki oturarak başarıya ulaşan tek şey tavuktur. O yüzden ben Güneş'i alıp doktora gideyim.'' diyen kişi ağabeyimdi ve panikten soluğu poposundan alıyordu.

Daha fazla saf ayağına yatmayıp ''Boşuna gitme.'' dediğimde bütün bakışları üzerime çekmiştim.

Ağabeyim anında dibimde biterken telaşına yakından şahit olmuştum. ''Ne demek lan o? Doktorlar sen evde otur diye mi okuyorlar? Hazırlan işte iki dakika gidelim. Sen, sana ne olduğunun farkında değil misin kızım ?'' diye sorduğunda olayı yine poposundan anlamıştı.

''Yıldırım sağ olsun doktor beyleri odamdan eksik etmedi ama tıp şimdilik benim gibi bir olay karşısında çaresiz.'' dediğimde kaşları beni anlamadığını belli edercesine kalktı.

''Anlamadın galiba? Tamam... Özet geçiyorum. Şimdi İzmir'de birkaç yıkma-kırma olayı başımıza gelmişti hatırlıyor musun? Hatırladın galiba... Her neyse daha sonra bu şerefsiz Yıldırım beni kaçırdı ya arsız gibi! Neyse sakinim! Daha sonra aynısı tekrar benim başıma geldi... Hangi nesneye baksam zararlı çıkmaya başladım. Derken geçen hafta bu şerefsiz yüzünden kapı parçaladım. Hatırlıyor musun seninle sürekli damarlarımızı kıyaslıyordum. Sürekli renklerinin farklı olduğunu falan söylüyordum. Heh işte o gün damarlarımda ki beyaz ışığı gördüm. Ama nasıl bir göt korkusu sana tarif edemem. Allah'tan o sırada bayılmışım yoksa ödüm bir şeye karışırdı. Neyse krizdi, elektrikti bilmem neydi derken doktor beyler geldi. Benim gibi bir vaka karşısında ceketlerini iliklediler. Sonra baktılar ki yapacak bir bok yok gittiler.'' deyip çok kısa bir özet geçtiğimde ağabeyimin Yıldırım'a olan bakışlarında öfkeden eser kalmadı.

Ağabeyim bakışlarını tekrardan Yıldırım'a çevirip sinirle 'Aranızda bir şey geçmedi değil mi?'' diye sorduğunda konunun geldiği yeri ayakta alkışladım.

Yıldırım'ın açıklama yapmasına fırsat vermeden ''Geçmez olur mu ağabey? İki bekar insanız yani neden olmasın ki yani senin de sorduğun soruya bak! Hatta sen bilmiyorsun Yıldırım benden iki aylık hamile. Erkek olursa adını Cihangir koymayı düşünüyoruz. Sende dayısı olarak yaparsın bir kıyak.'' dediğimde Yıldırım kahkaha atarken ağabeyim sinirden kudurmaya başladı.

Ağabeyim ''Güneş çarparım seni ! Ağabeyinle nasıl konuşuyorsun kızım sen!'' dediğinde kahkaha sırası Yıldırım'dan bana geçti.

''Yavrum o yetenek bana lütfedildi. Burada ben çarparım, ben toplarım, ben bölerim, ben çıkartırım... Lütfen yeteneklerimi kıskanmayı bırakın artık. Kıskançlık insanı mezara götürür.'' dediğimde Yıldırım'ın gülen yüzü anında soldu.

Yıldırım ağabeyime eliyle bir işaret verip ''Gel seninle dışarıda sigara içelim. Eski günlerimizi yad ederiz.'' deyip kolundan tuttuğu gibi dışarı çıkartırken arkalarından öküzün trene baktığı gibi bakmaya başladım.

Sigara içmek?
Eski günleri yad etmek?
Ağabeyim ve Yıldırım?

İkisi bir arada? İnsanca konuşacaklar? Silahsız?
Bu arkadaşlar şaka galiba ?
Hayır yani bildiğin gittiler. Üstelik hala kavga sesi de gelmedi. Ölen ya da yaralanan da yok? Her şeyi geçtim sizin yad edecek kadar eski gününüz nasıl oluyor? Sizin düşmanlığınız yüzünden ha bire kaçırılan bendim ulan! Madem eski günleriniz var oturup konuşsanıza lan gavatlar!
Ama siz içeri bir gelin o zaman basacağım size elektriği!

Çiftte şerefsizler!

BAY MAFYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin