"Allah'ım felç mi vurdu bacaklarıma ? Neden hissetmiyorum onları ?Etraf neden bu kadar karanlık ? Bu kadar yumuşak olan ne ?" dediğimde gözlerimi açmama rağmen hiç bir şey göremiyordum.
Ellerimle oturduğum yumuşak zeminin ne olduğunu çözmeye çalışırken bacağımdaki ağırlığın sebebi bana ait olmayan üçüncü bir bacaktı. Bacağımın üstündeki bacağa tırnaklarımı geçirdiğimde "Ah !" diye bağıranın Yıldırım olmasına rağmen ses var görüntü yoktu.
"Neredesin Bay Mafi ?" dediğimde sesin geldiği yöne dönmüştüm.
"Bay Mafi ne lan ?"
"Kodlayarak konuşuyorum aptal ! Galiba bizi kaçırdılar !" dediğimde tuhaf sesler çıkarmasına rağmen bir şey demedi.
"Bence kaçırıldık sence de kaçırıldık mı ?" diye sorduğumda gülüşüyle kulaklarım düğün yerine döndü.
"Salak herif ! Kaçırıldık diyorum ! Gülme lan ciddiyim."
Ben gülme dedikçe o ne yaptı bilin bakalı ?
Evet mükemmel bir cevap.
Daha çok güldü. Gülerken de"Güneş manyak mısın ?" diye sormayı ihmal etmedi.
"İsim verme lan !" deyip ellerimle onu bulmaya devam ediyordum.
"Ya kızım sus uyu işte !" dediğinde jeton yine yardıra yardıra bayırdan aşağıya doğru geliyordu.
Geldi.
"Neredeyiz lan ?" diye sorduğumda oldukça rahat bir ses tonuyla "Odamda" dediğinde jetonun köşesine denk geldim !
"Vay namus düşmanı ! Kalk bana ışık kaynağı bul !"
"Telefonumu al cebimden !" dediğinde ellerimin buluştuğu bedeni keşfe çıktım.
Ellerim kemeriyle buluşunca bacağının kenarındaki cep çıkıntısına elimi sokup hemen cebindeki telefonu aldım. "Parmağını rica edebilir miyim ?" dediğimde elini uzattı.
Parmağını okutup telefonun ekran kilidini açtığımda telefondan el fenerini açıp nasıl bir halde olduğuna baktım. Telefonu ışığını yüzüne tutup "İzninle abiciğimle telefon görüşmesi yapabilir miyim ?" diye sorduğumda elimdeki telefonu alıp kapattıktan sonra cebine sıkıştırdı.
"Sizin köyde nah diye bir kelime var mı ?" diye sorduğunda cümledeki küfrü kapmamak mümkün değildi.
"Hayvan !"
"İltifat kaldıracak günümde değilim ama yine de sağ ol."
"Aptal Mafya bozuntusu !"
"Teşekkürler."
"Yeter be ! Hayvan gibi uyuma be adam ! Kalk artık ! Senin nasıl uyuduğunu görmem için mi kaçırdın lan beni !"
"Kaçırmak demişken... Sevgili abiciğinde ses seda çıkmadı hala ne diyorsun bu duruma ?" dediğinde sesin geldiği yöne doğru üstüne atladım. Rastgele vurmaya başladığımda kollarımı yakalamaya çalışıyordu.
"Lan manyak dur vurma !" dediğinde daha çok vurmaya başladım.
"Dur be kızım !" dediği an kollarımı yakalanıp beni yanına çekmesi bir oldu.
"Bırak hayvan !" dediğimde derin bir nefes aldı
"Ya uslu bir kız olup yatar uyursun ya da kalkıp perdeleri açar oturursun." diyerek bir teklifte bulunduğunda "Perdeler ne tarafta ?" diyerek teklifini kabul etmiştim bir nevi.
"Tam karşıda." dediğinde yataktan inerek dediği yönde ilerledim.
Tuttuğum kumaş parçasının perde olduğuna emin olunca sağ tarafta topladım hepsini.
Perdeyi açmama rağmen hala aydınlanmayan odaya baktım.
"Ne bu şimdi ?" diye sorduğumda
"Camlarda perdeler gibi siyah." dediğinde bu adamın bir ruh hastası olduğuna artık emindim.
"Bu ne ya ? Gözümün önünü göremiyorum." dediğimde oflayıp derin nefes aldı.
"Git ışığı aç o zaman Güneş !" diye bağırdığında
"Bana bağırma! Işık şeysi nerede ?" diye sordum onun gibi bağırarak.
Telefonun ışığı odayı aydınlattığında telefonunu yatağın başlığına koyduktan sonra bana dönüp "Artık sus uykum var." dedikten sonra uyumaya devam etti.
Koskoca odada yataktan ve dolaptan başka hiç bir şey yoktu.
Oturmak için yine yatağa geri döndüm.
Telefonun ekranını kilitlediği için onunla uğraşacak halimde yoktu.
Yataktan kalkıp tekrar cam kenarına gittiğimde büyük bahçeyi incelemeye başladım.
Oldukça büyük ama bir o kadarda bakımsızdı. Salıncak bu bahçeye ait değilmiş gibi temiz ve yeniydi. Korumalar yine bahçenin her tarafını sarmıştı. Adam hem para hem koruma sıçıyor.
Yatakta uykusuna bu zorlu şartlar altında devam eden Yıldırım'a bir alkış.
"Bay Mafi ?" diye seslendiğimde her zaman ki gibi tepkisizler kralını oynuyordu.
"Ben bir evi tavaf edeyim gelirim ama sen uyu kalkmana gerek yok..." dediğimde yine tepkisiz kalınca fırsat bu fırsat deyip odadan çıktım.
Kurtlar Vadisi Pusu Güneş'in Maceraları 2'yi çekme zamanı gelmişti artık... O zaman ekşınnn !
