Ep 26

124 76 1
                                    

Multi Media Alaz Toralı

Alaz'ın hem soru dolu hemde sinirli bakışları eşliğinde onlara doğru ilerliyorduk.

İzel etrafı izlerken Taner merakla onun kolunu dürttü ve kulağına eğilerek bizi gösterdi.

Onun işaretiyle İzel'in kafası bizden tarafa döndü. Ardından Taner'e gerekli açıklamayı yapmak için kulağına eğildi.

Masaya vardığımızda Alaz'ın bakışları bir an olsun üzerimden ayrılmamıştı.

Artık ortadaki durumla ilgili birimizin bir şeyler söylemesi gerekiyordu. Bunu ilk üstlenen yine ben olmuştum.

"Arkadaşlar Melek'in kavalyesi Deniz
ve arkadaşı Ali"

Çocuklar tahmin ettiğimin tersine içten bir şekilde ellerini uzattılar. Deniz ve Ali'de aynı samimiyetle onları selamladı.

En azından iyi bir tanışma olmuştu. Deniz bizimkilere bakarak konuştu.
" Sizinle tanışmayı çok istemiştik. Ve sonunda tanıştık "

O cümlesini tamamlar tamamlamaz Alaz'ın ifadesiz bakışları onun üzerinde yoğunlaştı.

Birazdan burada olay çıkmazsa benim adım da Miru değil. Herkes Alaz'ın ortama yaydığı gerginliği fark ediyordu.

Bu gerginliği ilk göz ardı ederek konuşan kişi de biricik patatesimiz Arda olmuştu.
" Bizde sizinle tanıştığımıza sevindik. "

Kibar bebeğimiz Ilgaz da gülümseyerek onlara odaklandı.

" Yeni insanlarla takılmayalı uzun zaman oluyor "
Bakışlarım Alaz'a kaydığında aynı hızda bana döndü. Gözlerinde bir merak vardı.

Bu merakı nasıl gidereceğimi hiç düşünmemiştim ancak konuşma gereksinimi duydum.
" Daha bu sabah tanıştık ancak gerçekten çok kibar ve eğlenceliler "

Benim arkamdan Ali devam etti.
" Bu sabah tanışmıştık değil mi ? Sanki yıllardır sizi tanıyormuşum gibi hissediyorum. Sahi sizin tanışıklığınız ne zamana dayanıyor ? "

Ali'nin sorusunu Caner yanıtladı.
" Biz küçüklüğümüzden beri tanışıyoruz ancak kızlarla yaklaşık bir sene oluyor "

Masaya geldiğimizden beri hiç sesi soluğu çıkmayan Melek , kolunu Ilgaz'a uzatarak seslendi.

" Ilgaz çok acıktım. Şu kuru pasta tabağını uzatsana."
Ilgaz tabağı eline aldı ve uzatırken gıcıklaşmayı da ihmal etmedi.

" Az ye az "
Çağrı hiç durur mu ? O da anında Ilgaz ile ittifak kurdu.

" Ben diyorum kanka, az ye diye. Ama nerde ! Sürekli hobidi gırtlak, hobidi gırtlak. Sonra niye yüz kiloyum"

Sonra Melek'in koluna vurarak devam etti.
" Kız Melek, doymazsan söyle hepimiz kol bacak ne varsa sana bağışlarız. Yeter ki gönlün hoş olsun "

Ali kahkaha atarak Çağrı'nın omzuna vurdu. Doğal olarak Melek de Ali'nin bu hareketine sinirlendi.

Ona tip tip baktığını gören Ali anında ciddileşerek toparlamaya başladı.

" Aşk olsun Çağrı. Tığ gibi kıza neler diyosun sen öyle "
Caner elini hafifçe masaya vurarak konuştu.
" Sizde bizim gibisiniz "

Alaz bu sefer susması için Caner'e döndü. Deniz ve Ali'yi sevmemiş miydi ?

" Aynen gençler, sizin muhabbetinize doyum olmaz. Ben güzeller güzeli sevgilimle izninizi isteyim "

Taner hızla İzel'in elini tutarak aramızdan çıkardı ve çalan slow müzik eşliğinde dans pistine sürükledi. Hepimiz ikisine bakakaldık.

ALTACARILWhere stories live. Discover now