Ep 24

124 76 0
                                    

Multi Media Deniz ve Ali

Gözlerimi dahi kırpmadan aynadaki yansımamı süzdüm. Melek'in getirdiği elbiselerden en beğendiğimi seçmiş ve giymiştim.

Bir kaç saat sonra mezuniyet partisi vardı ancak tek hazır olan bendim. İzel de Melek de içeride beğendikleri kıyafetleri üzerlerine oturtma savaşı veriyorlardı. Bir el beni hızlıca aynanın önünden ittirdi.

İzel kendi vücuduna boy aynasında baktı. Son olarak makyajını yapmak için ayrıldı yanımdan. Karnımdan ' Açım Açım ' diye feryatlar kopunca adımlarımı mutfağa yönlendirdim.

Tam mutfağa gidecektim ki Melek merdivenlerden koşarak yanıma geldi.
" Miru ! Şu fermuarı çeksene "

Ona dönerek samimi bir şekilde gülümsedim.
" Git İzel'e çektir. Bu kızın biraz tıkınmaya
ihtiyacı var."

Gitmeme izin vermemekte ısrar ediyordu.
" Ya İzel makyaj yapıyor. Ne olur şunu çekmeme yardım etsen. Miden azıcık daha bekleyebilir "

Oflaya poflaya fermuarı çekerek merdivenlerden odama ışınlanmasını izledim.

Ardından mutfağa geçerek bir şeyler atıştırdım. Bugün benim için özel bir gün olacaktı.

Tabi ki Mezuniyet Partisi olduğu için değil. Alaz'ı koca bir yılın ardından tekrar görecektim de onun için.

"Çok heveslenme ya bir aksilik çıkarsa "
Elimdeki elmayı masanın üzerine bırakarak cama doğru döndüm.

" Yok canım ne aksiliği çıkabilir ki sanki "
Tam kendimi rahatlatmıştım ki iç sesim yine kendini gösterdi.

" Ya uçakları düşerse ? "
Hızla ellerimi yüzüme kapattım.

Şuan delirmiş gibi davranıyordum ancak aklımda binlerce soru beliriyordu.

" Uçağın düşeceğini sanmıyorum. O kadar şanssız olamayız "
İki elimi de tezgahın üzerine koyarak camdan bahçemizdeki gülleri izlemeye başladım.

" O zaman kesin gelirken araba çarpar "

Bir türlü susturmayı başaramadığım iç sesime git gide sinirlenmeye başlıyordum.

" Sus artık sus ! Sabahtan beri felaket senaryoları kurdun resmen. Bir şey olacağı yok. "

Biraz duraksadım. Ardından kendimi tatmin etmek istercesine yeniden devam ettim.

" Her şey harika olacak "
" Bismillahirrrahmanirrahim "

Korkarak arkamı döndüğümde İzel elbisesi ve tamamlanmış makyajı ile karşımda dikiliyordu.
" Sen az önce kendi kendine mi konuşuyordun ? "
" Hayır "

Dedim hızla. Herkes delirdiğimi düşünecekti. Davranışlarıma dikkat etmem gerekiyordu. İzel bir yerlerden açık aramaya çalışırken kapının çalması ile gülerek yanına koştum.

" Ben kapıya bakayım "
Onun delici bakışlarından sıyrılıp kapıya ulaştım. Kapı deliğine yöneldim önce, baktım Çağrı elleri belinde yukarıya bakıyor.

Hiç açmamayı tercih ettim ama daha sonra yanındaki iki kişiyi görünce mecburen açmak zorunda kaldım.

Daha kapıyı açar açmaz başlamıştı.
" Kaç saattir bekliyorum ya. Yemin ediyorum kök saldım. Beni de şöyle bahçede bir yere koyun da hayrına meyve vereyim size bide "

İzel mutfaktan yanıma geldi ve ikimizde Çağrı'dan ziyade yanında getirdiği iki çocuğa takılı kalmıştık.

Hal böyle olunca Çağrı da dikkat çekme isteği uyandı ve başladı yeniden konuşmaya.

ALTACARILWhere stories live. Discover now