3. BÖLÜM SEN

380 28 0
                                    

Ateş beyimiz okula teşrif ettiler sonunda. Melis' le aynı anda Ateş abime bakıp yutkunduk. Sinirlenince başka birisine dönüşebiliyordu ve kısıtlamalar şikayetler de cabası.

"Kardeşim bu kız Ahmet'i dövüyordu. Bizde tam haddini bildiriyorduk." dedi bilmişçe Fatih beni göstererek. Ama yakışıklımın gözleri ateş saçıyordu resmen. Tırstım hatta bizim kızların hepsi aynı durumdaydı. Abimin tersi pis oluyor birazcık (!). Hemen yanıma geldi.

"İyi misin sen? Bak özür dilerim. Telefonum sessizdeymiş, duymadım." deyince bir rahatladım. Hemen sonrada "Sen benim adamıma, arkadaşlarıma nasıl vurmaya kalkarsın." diye böğürdü. Fatih denen çocuk

"Ateş sen bu asiyi tanıyor musun? " diye kafasını tutarak sordu. Galiba baya sert vurmuşum. Abim Fatih'i cevaplamadan beni bileğimden tuttuğu gibi sürüklemeye başladı ve kızlara da gelmesini söyledi. Onların olan bir odaya girdik. Vayy bee çocuk resmen üniversite de kendisine özel dinlenme odası yaptırmış. Artık burası bizimde ee sonuçta okul benim sayılır. ;)

"Niye dövdün lan okula daha yeni geldin az sakin ol be prenses." dedi sinirli başladığı konuşmayı sakin olarak bitirince. Ama şuan en iyisi huyuna gitmek.

"Ama yakışıklım çocuk Berk'i dövüyordu. Uyandım ama beni dinlemedi bide üstüne bana s*rtük diyince napalım tutamadım kendimi." dedim, tek nefeste.

"Bu kim Ateş? " diye Serkan sorunca abim onlara dönüp.

"Prensesim Ece ARAS artık aramızda. " dedi. Onlar şaşkınlıkla bana bakarken Fatih yaklaşıp elini uzattı.

"Hoşgeldiniz. Ben Fatih ve elin fazla ağırmış Ece bir an kafam koptu zannettim. " dedi. Herkes gülmeye başladı. Daha sonra Serkan geldi ve Fatih'e bakıp

"Dengesiz işte bir sus rezil etme oğlum bari kendini." dedi ve bana elini uzatarak aynı zamanda kızlarada bakarak, " Hoşgeldiniz, ben Serkan rahatsızlıktan dolayı üzgünüm." dedi. Aslında iyi çocuklar hele Fatih tam kafa.Serkan biraz daha mesafeli ama oda iyi birisine benziyor anlaşırız biz bunlarla.

"Tanıştığıma memnun oldum. Üzgün olmana gerek yok unutamayacağımız bir tanışma oldu ve Melis'le benim için gayet zevkliydi." dedim. Melis' te beni destekleyip.

"Kesinlikle kardeşim. Ateş abi az daha geç gelseydi iyiydi stresimi atamamıştım daha." deyince gülmeye başladık. Biraz daha sohbet ettikten sonra derslere girmek için sınıfa gittik.
★★★
Öğlen dersten çıkınca kantinde bir şeyler atıştırmaya gittik. Bu arada hala kimse benim Ece ARAS olduğumu bilmiyor. Ateş abim bir anda alıp götürdü kimseye bir şey demeden. Yani kimse bilmiyordu. Biz kantine girdiğimizde 4 kız yanımıza yaklaşıyordu ve her hareketleri ben s*rtüğüm diyordu. Ne diyecekler bakalım. Ortada olan çakma sarışın konuşmaya başladı.

"Bak şekerim bu okulda yenisin diye sesimi çıkaramadım ama bir daha Ateş Atlas ve çetesinin yanına yaklaşmayacaksınız. Onlar bizim ve Ateş' imi bir daha sinirlendirirsen karşında beni bulursun." dedi. Bem uzak duracam öyle mi? Hemde yakışıklımdan. Ama biraz eğlenelim. Abimi bu s*rtüğe hayatta bırakmam.

"Bir ben senin şekerin değilim. Benle konuşurken laflarını seçipte konuşacaksın. Bu seferlik affediyorum bir daha olmasın. İki sen kim oluyorsunda Ateş ve çetesinden uzak durmamı söylüyorsun ve ayrıca beni tehtid ediyorsun. Kendine fazla güveniyorsun her halde s*rtük." dedim ve ekledim. "Asıl bundan sonra seni ve saz arkadaşlarını özellikle Ateş olmak üzere çetesinin de yanında görmeyeceğim. Yoksa bu okula güle güle demek zorunda kalırsın. " dedim sert bir şekilde.

"Sen bana s*rtük diyemezsin. Ayrıca sen kendini ne zannediyorsun da beni tehtid ediyorsun. Bu okuldan beni hiç kimse yollayamaz. Bunu sadece Ateş yapabilecek güçte ve ona seni kovdurmam zor olmaz, senin lafına da bizi okuldan atmaz atamassın. O yüzden kendini havalarda bulma , in biraz." dedi. Bizim kızlara baktığımda hepsinin yüzünde alay ve gülme vardı. Kızlara göz kırpıp devam ettim.

HER DAİM SENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin