Dünden sonra aklımdan geçenlerin muhasebesini yapamazdım. O kadar fazlaydı işte. Savaş hakkında öğrendiklerim inanılması güç şeylerdi. Fakat onu dinlerken bunların doğruluğundan bir an bile şüphe duymamıştım. Ona bu konuda sonuna kadar güvenim vardı.
Her ne kadar aklımda onun karşısına aslan gibi çıkıp hissettiklerimi ve yapmak istediklerimi anlatmak olduysa da bunu yine hayata geçirememiştim. Çünkü anlattıkları beni gerçekten oldukça etkilemişti. Zor bir çocukluk geçirmiş ve hala hayatının belli dönemlerinde zorluklar yaşayan birine bir tekme de ben vuramazdım. Bu kadar gaddar olamazdım.
Bilemiyordum. Bundan sonra ne olacağı hakkında en ufak bir fikir kırıntım yoktu. Zaten fikrim olsa da bu Savaş varken gerçekleşmeyecekti. Şu ana kadarki planlarımın ne kadar iyi gittiğini görmüştük.
Dün ona onu dinlemek için fırsat vermiştim. Dinlemiş ve onu yeniden tanıdığımı farketmiştim. Ve sonra onun beni öpmesine izin vermiştim. Daha doğrusu engel olamamıştım. Tüm bunlar ne anlama geliyordu? Biz şimdi sevgili miydik? Sevgili? Savaş ve ben.
Berkan'a karşı olan hislerim hala bitmemişken mi? Bunun cevabını vermek güçtü. Çünkü ona göre her şey farklıydı. O farklıydı. Bunu kendisi de söylemişti. Ama benim kastettiğim farklılık bu değildi. Benim onu değil de Berkan'ı sevdiğimi bilmesine rağmen hala vazgeçmiyordu. Şu ana kadar onda gördüğüm en belirgin özelliği olan gururunu ve kibrini benim için ayaklar altına alıyordu. Bu inanılması zor bir bir şeydi.Her ne kadar mantıklı yanım bana 'Hayır sen Berkan'ı seviyorsun. Onunla yaşadıklarını sana kimse yaşatmayacak' dese de Savaş gibi biri tarafından sevilmek gururumu okşamıyor değildi. Sonuçta ben de bir genç kızdım ve Savaş her genç kızın hayalini süsleyecek tipte bir çocuktu. Çevresine asla boyun eğmeyip güçlü gözüken aslında ise içinde yaralı bir kalp taşıyan Savaş'tı o. Ve sanırım artık hayatımdaydı. Ben istesem de istemesem de.
Ona bundan sonra nasıl davranacağımı da onunla alakalı olan diğer birçok şey gibi bilmiyordum. Bana daha yakın olmaya çalışır mıydı? Hayır. Buna dayanamazdım. Her ne kadar Savaş'ı hayatıma sokmuş olsam da girdiği yerde kalacaktı. Benim hayat çemberimde yeri tam da çizgideydi. Ne dışarı atabilirdim onu ne de hayatımın merkezi yapabilirdim. Çünkü insanın kendini adadığı kişi bir tanedir ve benim için Savaş o kişi değildi.
➰➰➰➰➰➰➰➰➰➰➰➰➰➰➰
Dün çıkardığım ve hala yerlerde gezen kıyafetlerimi askılarına yerleştirirken Selin'i arayacağım aklıma gelmişti. Elimdeki askıları yatağın üzerine fırlatıp telefonumu aldım ve yere oturdum. Rehberden Selin'i buldum ve aradım. Meraktan çatladığına emindim. Ama duyacakları karşısında ne yapacağı hakkında bir fikrim yoktu.
Telefonun diğer ucundan gelen kadınsı genç kız sesini duyduğumda başlamadan önce derin bir nefes alıp verdim.
" Selam. "
" Selam Miray. İkimiz de ne için aradığını biliyoruz başla istersen. "
" Sen nasılsın Selin ? "
Hafifçe kıkırdadı.
" Tamam. Özür dilerim. Ne yapayım? Çok merak ediyorum. "
Sanki o görüyormuş gibi gözlerimi devirdim. " Konuştuk. "
" Eee sonuç olarak?"
" Onu bırakamam Selin. "
" Oha! Pardon? "
" Duydun işte. "
" Daha dün çocuğa nasıl mesajlar atıyordun ne değişti?"
" O.. çok zor zamanlar geçirmiş Selin. Herkes onu yarı yolda bırakmış ve... ben onlardan olamam. "
" Anlıyorum. Ama ne zor zamanı ? Doğru düzgün anlatsana şunu sen. "
Savaş'ın bunu başkasından duymak isteyip istemeyeceğini düşünmemiştim. Ona sormam gerekliydi.
" Üzgünüm Selin. Ama sana şimdilik söyleyemem. Savaş'a sormam gerekir. Lütfen anla. "
" Bir dakka bir dakka.Tamam ne olduğunu sormuyorum. Ama senin onu bırakmanı engellemişse ciddi olmalı. "
" Ciddi değil de...Manevi diyelim daha çok. Ya da mental. " İçimden gelen gülme isteğini tutamamıştım.
" Ne mentali ya? Benimle dalga mı geçiyorsun Miray?"
Ses tonu sertleşmişti.
"Hayır. Selin bak eğer Savaş izin verirse her şeyi öğreneceksin. Şimdi lütfen soru sorma. "
" Tamam. Kabul. E o zaman ne diye aradın beni? Bunları söyleyip kapatacak mısın? "
" Hayır.Bugüne dair anlatacağım şeyler bundan ibaret değil Selin. "
" Ne oldu ki başka?"
O anlar gözümün önüne gelirken ufak çaplı bir karın ağrısı vücudumu sarmıştı. Buna neyin neden olduğunu bilmiyordum.
"Bana açıkça beni sevdiğini söyledi. "
" Bunu daha önce de yapmıştı. "
Gözlerimi bir noktaya kilitleyip devam ettim. Dikkatimi toplamam gerekiyordu. Fakat söz konusu Savaş ise bu pek mümkün değildi.
" Hayır. Bu öyle değildi. Çok gerçekti Selin. Ona onu terketmeye geldiğimi, benim de onu yarı yolda bırakmaya geldiğimi söylediğimde bile tepkisi değişmedi. "
" Ne söyleyebilirim ki? Peki ne yapmayı düşünüyorsun Miray? Artık bir seçim yapmanın vakti gelmedi mi sence de?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İSTİSNA
Roman pour Adolescents"Hani istisnalar kaideleri bozmazdı? " Çocukluğundan beri annesinin yoğun ilgisiyle büyümüş Miray 'ın gerçek dünyaya gözünü açarken yaşadığı hayal kırıklıkları,aşkları,acıları ve hataları... Bunları tekrar yaşamamak için kendine koyduğu kurallar...