1 Hafta Sonra..
"Nefeeeeees! Kime diyorum ben uyan hadi"
Annemin sözlü şiddetine maruz kalmış bir şekilde gözlerimi açtım. Odama giren güneş gözümü alırken yüzümdeki saçları omzumdan geriye attım. Yüzümü hafif bir tebessüm yerleştirip
"Günaydın Melek sultan" dedim anneme.
Annemin ise cevap olarak söylediği şeyler yüzümdeki tebessümü soldurmaya yetti."Sanki beni istemeye gelicekler. Öğlene kadar uyunur mu hele böyle bir günde ? Sen yakında el ocağı yakıcaksın kendine az çeki düzen ver" diye bir güzel azarladı ve uyandığımdan emin olup odadan bir hışım çıkıp gitti. Ben ise arkasından bakıp olanları idrak etmeye çalışıyordum hala.
Bütün gün evdeki herkes annemin sözlü şiddetinden nasibine düşeni aldılar.
"Ay oraya basmayın yeni sildim.
"Ayy elleşmeyin oraya bozucaksınız.
"Nehir Nefes hala hazırlanmadı mı?
"Ay siz beni kalpten öldürüceksiniz" ve bitmek bilmeyen anne şikayetleri.En nihayetinde akşam oldu.
Ne kadar komiktir ki müstakbel kocamı ilk defa canlı görücem. Daha önce sadece 1 kere sosyal medyada resmini görmüştüm."Dingdoongg, dingdoongg"
Ve büyük buluşma. Kapının çalıp açılması ile benim ağzımın ve gözlerimin açılması eş zamanlı olmuştu. Bu adam resimden bin kat daha yakışıklı ve karizmatik duruyordu. Uzun boyu kumral saçları ve yemyeşil gözleri ile bambaşka bir havası vardı. Ömür'ün koluma vurması ile kendime geldim. Hemen çiçekleri ve çikolataları müstakbel kocamın elinden alıp Mehmet amcanın elini öpüp hoşgeldiniz dedim daha sonra eşinin elini öpüp hoşgeldiniz Ebru Teyzecigim dedim.
Herkes içeri geçip oturdu ve hal hatır sorulmaya başlandı. Barlas ile iki defa göz göze geldik ve ikisinde de bana öldürücü bakışlarını sundu. Çok aldırış etmeden hemen Nehir ile beraber kahveler için mutfağa geçtik. Nehir bana Barlas'ı övmeye başladı. Ben ise tüm memnuniyetsizliğim ile Nehir'e dönüp"Övmen bittiyse kahveleri götürücem"
"Ha-hayır olmaz!"
"Kızım delimisin divanemisin neden olmaz çekil önümden bak şimdi hem senin yüzünden soğuyacaklar hemde dökülecekler!"
"Şaşkın kardeşim damat kahveyi tuzlu içer adettendir"
"Tuzlu kahvemi?"
"Evet hatta içine azıcık pul biber koymaktan da zarar gelmez" deyip sırıttı.
Bense şok olmuş bir şekilde gözlerimi açarak "Hayatta olmaz. Ilk günden adamı öldüremem. Dakika bir gol bir"
deyip Nehir'in bir anlık boşluğundan yararlanarak salona geçip kahveleri dağıttım.
Verirmiyim ben hiç müstakbel kocama tuzlu pul biberli kahve.
Bir an duraksadım kendi kendime. Ben deminden beri kendi kendime müstakbel kocam mı diyorum ? Ne kadar da çabuk benimsedim. Oysa daha bir saat önceye kadar kurbanlık koyun gibi sessiz düşünceli bir şekilde sonumu bekliyordum. Babamın neşeli sesi ile kendime geldim."Verdik gitti"
Yüzüme sahte bir gülüş yerleştirdim. Tabi içimden herkese en iyi dileklerimi sunmayı da ihmal etmedim. İnsan nezaketen de olsa isteyip istemediğimi sorar. Ama nerdeee.. Hoş sorsalarda Hayır diyemiyeceğime göre.
Nihayetinde yüzükler takıldı eller öpüldü. Mehmet amca bize müsade hayırlı olsun deyip kalktılar. Hoşçakal deyip ellerini tekrardan öptüm. Sıra Barlas ' a gelince elimi uzattım o ise elimi hiçe sayıp yanağıma eğildi. Ben kıpkırmızı bir şekilde ne olduğunu idrak etmeye çalışırken kulağıma fısıldadığı sözler ile irkildim.
"Bu kesinlikle gerçek bir evlilik olmayacak. O güzel kafanı saçma sapan şeyler düşünüp yorma. Zorunlu ve isteksiz bir evlilikten öte olamaz. Kağıt üzerinde kalıcak."
Sözleri üzerine iki adım geriledim ve bana "İyi geceler Nefes" deyip kapıdan çıkıp gitti.
Ben bir saat önce tuzlu acılı kahve içirmem müstakbel kocama demiştim değilmi ? İsot getirin bana pul biber ile tuz kesmez bu Plaza kalasını. Sinirden yumruk yaptığım ellerimi açıp yüzüme sahte bir gülüş yerleştirip herkese iyi geceler deyip odama çekildim. Başımı yastığa koyduğumda hala Barlas Efendinin söylediği sözler beyimde yankılanıyordu. "Sanki ben seni çok istiyorum aşkından ölüyorum hödük kendini beğenmiş ukala ne olucak!" Diye içimden saydırırken telefonuma gelen mesaj sesi ile üşenerek te olsa yerimden doğrulup mesajı açtım. Numara yabancıydı. Mesaja girdim."İyi geceler müstakbel karıcığım!"
Mesajı ile yerimde beş dakika şeytan görmüş gibi kalakaldım.
"Müstakbelin batsın senin öküz" diye söylenirken parmaklarım aynı anda cevap yazmaya başladı."Iyi geceler müstakbel KOCACIĞIM!"
ve gönderildi.
Iyiden iyiye yorulmuştum bunu yatağıma yatınca anladım. Ne garip bir gece geçirmiştim düşünmeden edemedim. Ailemin mutluluğu için kendi mutluluğumdan vazgeçip beni istemeyen bir adamla sözlendim. Tüm bu düşüncelerle beraber göz kapağımın ağırlaştığını hissettim ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ömrümün Rengi
ChickLitAşk hiç bu kadar zor olmamıştı. Sevilmekten uzakta büyümüş bir erkek, ailesinin göz bebeği olarak büyümüş bir kız. Aile isteği ile yapılmış bir evlilik. Zamanla birbirine kapılan iki aşık. Onların asıl sınavları "EVET" dedikleri gün başlamıştı. Aş...