Nihayet yeni Evimin önünde duruyordum. Kocaman yemyeşil bahçesi ve yüzme havuzu ile mükemmel görünüyordu. Ama iki kişi için 2 katlı ev fazla büyük değil miydi?
Barlas kapıyı açıp bavulları yatak odasına çıkardı. Bende hemen arkasından çıktım."Sen burada kalıcaksın."
"Sen burada kalmayacak mısın?"
"Ben koridorun sonundaki odada kalacağım"
"Benden hep böyle kaçacakmısın?"
"Beni sorguya çekmeden önce şu düğünü basan herifi anlat bana!!"
"Eski sevgilim."
"Hadi canım ciddi olamazsın."
"Barlassss!!!!"
"Lan ne işi var eski sevgilinin düğünümüzde? Ya annenler yada Mehmet amcalardan biri görseydi? Benim karıma sevgilim dedi lan! Dahası var mı!!"
"Kağıt üstünde karın olduğumu her fırsatta vurgulayan sensin! Şimdi onun bana sevgilim demesi mi ağırına gitti?"
"Bana bak kadın, benim soyadımı taşıdığın sürece bana göre yaşayacaksın."
"Oldu paşam başka?"
"Nefes.. O adam neden sana sevgilim dedi?"
"Bilmiyorum"
"Nefeeees!!"
En baştan en sona Ahmet'le olan herseyi anlattım. Garip ama anlatırken yüzünde çözemediğim bir hüzün oldu.
"Peki onu hala seviyormusun?"
"Hayır. Gözden uzak olan gönülden de uzak olurmuş. Garip ama artık ona karşı içimde hiçbir sevgi kalmadı."
Yüzünde tebessüm mü oldu onun ???
Yok yok bana öyle gelmiştir.."Ben simdi şirkete gidiyorum. Bissürü işim var. Sende evi gez, tanı, alış yap işte birseyler."
"Beni ilk günden yalnız mı bırakıcaksın?"
"Normal bir çift olmadığımızı biliyosun" dedi ve arkasını dönüp çekti gitti.
Bir insan hem bu kadar kaba hem bu kadar tatlı nasıl olabilirdi??
Allah'ım ne diyorum ben böyle.Eşyalarımı yerleştirdikten sonra evi gezmeye başladım. Gayet modern bir şekilde döşenmişti. Evde açık tonlar hakimdi. Buda eve ayrı bir ferahlık katıyordu.
Evimde ilk akşam yemeği için hemen mutfağa girdim. Alışveriş yapmak için dışarı çıkıcaktım ki tezgahın üzerindeki not dikkatimi çekti.
"Buz dolabı full dolu. Alışveriş için dışarı çıkıp kaybolma. Birde seninle uğraşmak zorunda bırakma."
Nasıl bir adamdır bu böyle? Bir o kadar düşünceli, bir o kadar da odun.
Hemen dolaptan birkaç parça sebze çıkardım. Domates çorbası, pilav ve tavuk sote yaptım. Tatlı olarakta tabiki en sevdiğim çikolatalı puding.
Sofrada hazır olduğuna göre kocamı beklemeye başladım. Bekle bekle gelmedi. Bende annemleri arayıp seslerini duydum. O kadar iyi geldi ki. Şimdiden nasıl burnumda tüttüler. Sonra Eda'yı aradım. Yine Volkan'dan yakındı. Oysa daha ayrılalı yirmi dört saat geçmedi. Bu gidişle Volkan'ı kenara çekip konuşmak farz oldu. Yetti ahiretliğimi üzdüğü.
Saatler ilerledi. Barlas hala ortalıkta yok. Dayanamayıp aradım ve telefonu açmadı. Belki araba kullanıyordur onun için açmamıştır diye düşündüm ama yarım saat daha geçti hala yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ömrümün Rengi
ChickLitAşk hiç bu kadar zor olmamıştı. Sevilmekten uzakta büyümüş bir erkek, ailesinin göz bebeği olarak büyümüş bir kız. Aile isteği ile yapılmış bir evlilik. Zamanla birbirine kapılan iki aşık. Onların asıl sınavları "EVET" dedikleri gün başlamıştı. Aş...