İki gündür neredeyse hemen her saat beraberdik. Aşkımızı birbirimize itiraf ettiğimizden beridir her şey yolunda gidiyordu. Lakin bugün birbirimizden ayrı kalıp, birbirimizi özliyecektik.Yolda yavaş adımlarla yürüyerek kliniğe girdim. Camları açıp içeriyi biraz havalandırdım. Ardından bilgisayarda ki işlerimi halletmeye başlarken içeri bir müşteri geldi. Bilgisayarı uyku moduna alıp yanlarına yaklaştım. Güler yüzlü ve heyecanlı ses tonum ile konuşmaya başladım.
- Hoş geldini hanfendi.
- Hoş buldum. Azı dişlerimde ağrı var da bakabilir misiniz?
- Tabi şöyle geçin.
Gösterdiğim yere geçerek ayaklarını nazikçe uzattı. Ardından dişlerini kontrol etmeye başladım. Bazı dişleri sağlam olsa da bazılarının durumu oldukça kötüydü.
- Bir tane dişinizi çekmek zorundayım. Bir tanesine de kanal tedavisi yapacağım.
- Peki süt dişi ne olacak?
- Onu küçük iken çektirmeniz gerekiyordu. Eğer şimdi çekersek yeni diş gelmez. Ona da kaplama yapabiliriz.
- O zaman bugün çekimi yapalım bide koruma yaparsak sevinirim.
- Tamam olur. Kaplama ve Kanal Tedavisi için randevu veririm o zaman.
Kız başını onaylar anlamda sallayıp başını arkaya doğru yasladı. Eldivenlerimi çıkarıp gereken ilaçları ve aletleri yanına yaklaştım. Sandalyeme oturup işime başladım. Korumayı dişlerine yerleştirip konuştum.
- Isır.
Bir kaç dakika bekledikten sonra ağzından çıkararak tükürmesini istedim. Ağzında ki ilaç tadı bir süre sonra gittikten sonra çekme işlemine başlıyordum. Uyuşturmak için iğne yaptığımda kız birden hıçkırarak ağlamaya başladı.
- Hey! Hey! İyi misin? Bu kadar acıyacağını sanmıyorum.
- Hayır! O yüzden değil. Biraz moralim bozuldu.
- Peki o zaman biraz sakinleş öyle başlayalım olur mu? Anlatmak ister misin?
Kız başını sallayarak kendini biraz topladı. Ardından hıçkırıklar arasında konuşmaya başladı.
- Koşmak istediğim biri var ama adım bile atamıyorum. Pencere kenarında içilen sigara gibi hissediyorum kendimi. Duman içeri girmesin diye dışarıda tutulan ama rüzgarın uçurduğu bir sigara.
- Sevgilin ya da ailen sana gerektiği gibi hassas davranmıyor mu?
-Ailem vefat etti. Sevgilim ise o yarama merhem olmuş gibiydi. Ama gün geçtikçe sanki yaram iltihab kapmıştı. Sanki yanlış merhemi kullanıyor gibi hissediyorum.
Durdu nefesini dışarıya verip göz yaşlarını sildi, tişörtü ile yanaklarını kuruladı ardından cümlesine devam etti.
- Bir daha gelseydim dünyaya yine onu severdim.Canlı canlı çürüyeceğimi bilerek.
Durdum. Tam bir şey söyleyecektim ki söylediğim sözlerin onu kırabileceğini düşündüm. Ardından mutfağa gidip bir bardak su aldım. Suyu içtiği zaman elleri titriyor gibiydi. Galiba ruh hali oldukça hassastı.
- O seni üzüyor ama sen yinede seviyorsun. Öyle mi?
- Öyle. O da beni sevdiğini söylüyor, ama sürekli ikinci tercihi gibi hissediyorum. O soğuk davrandığında; sanki tüm dünyadan dışlanmış gibi hissediyorum.
- İkinci planda olmaktansa, plana dahil olmamak daha iyi. Canın çok yanacak ama sen yanmıyormuş gibi yapıp yaşamaya çalışacaksın.
Taş kesilmişti sanki. Bu söylediklerimi duymayı beklemiyormuş gibiydi. Boynunu sertce ovup başını iki yana çevirerek egzersiz yaptı ardından sedyeye geri uzandı. Tavana bakarak konuşmasına devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığın Siyahı
Roman d'amour-Sarılmak çok başka bir şey çünkü anlıyor musun? Kalbinin o kadar yakınına gelmesine izin verdiğin birinden kötülük bekleyemezsin. Derin sana sayılabilir miyim? +Küçük bir kız çocuğu gibi koynuna sığınıp, kokunla uyumayı istiyorum Murat. -Çok güzel...