🎀 Arkadaşlar elimden geldiğince her gün bir bölüm atıyorum. Lütfen emeklerime saygı duyun ve sadece okuyarak geçmeyin. İyi kötü her türlü yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum. Sizleri seviyorum. Yeni bölümde görüşmek üzere.🎀
Yaşadıklarımı gerçekten sindiremiyordum. Deniz, tüm psikolojimi altüst etmişti. Yaptırdıklarından bir yana onun yaptıkları da dengemi bozuyordu. Bade'nin ona aşık olması zaten en büyük sorunumdu. Yapabileceğim tek şey Deniz'in oyunlarını oynayıp bu olaydan sıyrılmaya çalışmaktı. Tabii bu oyun oynanırken kimsenin zarar görmemesini istiyordum ama Buğra zarar görüyordu. Gerçekten birlikte olabileceğimizi düşünüyordu. Onu kandırıyordum.
Deniz'le geçirdiğimiz iki ders saatinden sonra okula döndüm. Bade'yi bularak yemek yemek için bir kafeye gittik. Kafenin en köşesindeki masaya oturduk. Hamburger ısmarladıktan sonra bugün yaşadıklarımı düşünmeye başladım. Deniz'i olması gerekenden daha fazla umursuyordum.
"Kumsal iyi misin? Düşünceli görünüyorsun." Soru soran Bade'ye baktım. Haklıydı, bir şeyler seziyordu. Başımı olumsuz anlamda sallayıp gülümsemeye çalıştım.
"Hayır, bugün biraz yorgunum." diyerek geçiştirmeye çalıştım.
"Buğra'yla asla olmaz diyordun." Tek kaşını kaldırarak benden gelecek olan cevabı bekliyordu.
"Denemek istedim." dediğim sırada hamburgerlerimiz geldi. Vereceğim tepkilerden dolayı korktuğum için hamburgeri yemeğe başladım.
"Kumsal, bir şeyler var ve sen bana anlatmıyorsun." Hissetmesi normaldi, fazlasıyla mutsuz olduğumu ona hissettiriyordum.
"Bade ben iyiyim. Gerçekten bir sorun yok. İki dersimiz boştu ve yürüyüş yaptım. Haliyle yorgun düştüm." Elimden geldiğince samimi bir şelide gülümsedim. Gülümsememe karşılık vererek ellerimi tuttu.
"Kumsal, lütfen benden bir şey saklama. Senin üzülmeni asla istemiyorum. Sana inanıyorum, kardeşim." Ellerimi tuttu ve samimi bir şekilde gülümsedi. Hayatımda olduğu için şükrediyordum.
Hamburgerlerimizi yiyorduk. Oldukça lezzetliydi. Köftesi harikaydı diyebilirdim. Yemek yapmayı bilmiyordum ama lezzetini anlıyordum. Etrafıma baktığımda bizim okuldan bir kaç grubun burda olduğunu gördüm. Telefonum titremeye başlamıştı. Elimdeki hamburgeri tabağa bırakarak telefonu cebimden çıkardım. Buğra'nın ismini ekranda görünce biraz bekledikten sonra telefonu açtım.
"Güzelim." diyerek konuşmaya başladı Buğra.
"Efendim Buğra."
"Nerdesin? Yemeği beraber yeriz diye düşünmüştüm. Bu arada kusura bakma seni yalnız bıraktım. Derslerin boş olduğunu fırsat bilerek basketbol antremanı yaptık." Bana açıklama yapıyordu, ondan böyle bir şey yapmasını istememiştim.
"Önemli değil. Biz Bade'yle yemeğimizi yedik."
"Bade'yle." Biraz duraksadı ve sonra devam etti. "Pekâlâ daha sonra yeriz o zaman." Sesi biraz kırgın çıkmıştı.
"O zaman görüşürüz Buğra."
"Görüşürüz aşkım." Telefonu kapatıp cebime koydum.
Hala buna alışamamıştım, alışmakta istemiyordum. Buğra benim arkadaşımdı ve benim için hep öyle kalacaktı. Ben aşkı tatmak istiyordum, nasıl bir duygu olduğunu anlamak istiyordum.
"Deniyorsunuz ama olmuyor herhalde."
"Bilmiyorum, Bade. Olmazsa ayrılırız yani ama şuan değil."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Katilin Aşkı #wattys2016
Fiksi Remaja"Nasıl geldin buraya? Neden burdasın?" Mavinin en karanlık tonu gözleri yuvasından çıkacak derecede açılmıştı. Beni burada görmeyi beklemiyordu. Onca şeyden sonra burada olmam çok saçmaydı. Hayatımı mahveden adamın yanındaydım ama huzurlu hissediyor...