Bölüm 32

17 2 0
                                    

Allah’ım sen yardım et ya rabbim .   Bu akıllı hala peşimden geliyor ya. Ayaklarım bitti resmen hemen ayakkabıları çıkardım ayağımdan ellimle tuttum devam ettim koşmaya.bir elimde bavul diğerinde ayakkabılar . bunlar çok ağırr
Ay çok yaklaştı bir otobüste geçmez ki. Evet şu an saçmaladığımın farkındayım. Otobüse binersem nasıl karşılanacağımı tahmin edebilirim. Eee ama bir taksi geçsin o zaman. Atladım yola hemen karşıya geçtim . çok ama çok yaklaştı beni görmemeli bir taksi kestirdim gözüme. Durması için her şeyi yaptı. İşte duruyor artık aramızda adımlar kaldı.taksi durdu hemen açtım kapıyı .binmek için cebelleşiyordum resmen.
-dur artık vazgeç kaçmaktan. Eğer şu an gidersen gözlerimi de al git sen yoksan onlarda yok tatlı şebek.

Neeeee tatlı şebek dedi. Tanımış beni ama nasıl olur bu. Şimdi gitsem de bir şey olmayacak ki anladı ben olduğumu nefesimi çaresizce rüzgarın peşinden yolladım. Yavaşça kapattım kapıyı. Baktım gözlerine hiç bu kadar çaresiz görmemiştim onları. Yaş yerine kan akıtıyorlardı artık. Canını yakarcasına titriyordu elleri. Endişeliydim . sahile doğru yürümeye başladı güçsüz ayakları. O kadar perişan görünüyordu ki adeta yere düşme vakti gelen yapraktı.
Bende gittim peşinden kocaman bir ağacın önünde oturdu.yanına gittim tam karşısında oturum. nefes nefeseydi bir süre bekledik. Hiç bir şey demedi.
*sen iyi misin
Birden kaldırdı kafasını kızgındı suratı. Oysa ki ben sadece nasıl olduğunu sormak istemiştim.
-araf sen beni anlamıyorsun herhalde   ben bittim…
Ya onu bırak ben herhangi bir hayat yaşıyordum. sıradan işte. Ta ki o gün karşıma çıktığında seni tekrar görebilmeyi o kadar hayal etmiştim ki ve gördüğümde .
Allah’ım bana bu şansı verdi ama ben yine elime yüzüme bulaştırdım şimdi de bu şansı geri getirmek istiyorum…..
Ne duyuyorum ben şimdi sirac da beni aaaa yok hayır olamaz ya yade ben yapamam ki. Ne kadarda acıyormuş içi ama onun merhemi ben olamam. Sımsıkı tuttu ellerimi baktı masumca gözlerime.
-bak araf neden benden her zaman kaçmayı tercih ediyorsun anlayamıyorum. Sen geldikten sonra her şey değişti
*aa yeter sirac konuşma daha fazla
Bunları söylemesine izin veremezdim. Hemen kalktım ayağa tuttu kolumu bu sefer ki tutuşu başkaydı canımı yakıyordu. Ama bunların olmasını göze alamazdım. İçimden bu cümleleri kurmak gelmese de söylemek zorundayım.
-ben seni gerçekten anlayamıyorum araf ya bu nedir gerçekten beni sinir ettin ya ben ne diyorum sen ne .kimse sana bir şey demiyor ama sen der diye hep bir tedirginsin .hayatın boyunca hep fedakar olmak zorundasın değil mi?
Artık birbirimize bağırmaya başlamıştık. Sirac  konuşurken elleri yerinden fırlayacakmış gibiydi. Onu daha önce hiç böyle görmemiştim.
-senin neden benden negatif elektrik aldığını anlayamıyorum. Eğer sen olmasaydın yade yine eskisi gibi olacaktı. Biliyor musun
*eğer fedakar olmayıp senin isteğini yapsam insanların gözün de sence ne olurum
-ya ne alaka şimdi lafı çarpıtma araf başkaları üzülmesin diye kendi hayatını maf etme. Hoş ortada üzülecek bir şey de yok
*bu kadar bencil olamam.
-araf ne söylersen söyle ben artık karşımda. İlk karşılaştığım andaki gibi hırçın zor eğlenceli gıcık birini görmek istiyorum. Lütfen bu isteğimin önüne engeller koyarak uzaklaşma benden
* ne saçmalıyorsun sen.
Artık yanında durmak istemiyorum ondan kaçıp bir yerlere saklanmak istiyorum.
Olduğu yere çöktü .kafası eğikti.
-sana bir sır verebilir miyim küçük prenses
Şimdi mi diyecek yapma bunu bana . sönmek üzere olan mumuma doğan bir ışık olma....

ARAFTAYIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin