Üstümdekilere baktım. Siyah dar kot, siyah beyaz tişört. Tişörtün eteklerini de pantolonun içine salık bir şekil de koymuştum. Bir bar için ideal gibiydim yani.
Merve'de üstün de ki mavi kot eteği ve beyaz sıfır kol tişörtü değiştirmişti. Onun yerine siyah dar kot pantolon, üstüne de yine siyah düz bir tişört giymişti.
Size Hande'de şunu giydi diye anlatmak isterdim. Ama sarı cadı burada değildi. Ve onu cidden çok özlemiştim şimdiden.
Giray,"Hadi Beril?" Dediğin de irkilerek kendime geldim. "Hı?" Güldü. "Geldik. İnebilirsin artık."
"Ha tamam." Utaçtan ölebilirdim. Neden hep daldığım zaman biri bana sesleniyordu da ben rezil oluyordum? Şanssızlığın daniskası olmalıydım.
Bar kapısından içeriye girerken Giray'ın belimden tutup beni yönlendirmesine izin verdim. Ona izin vermeyip de kime vereceğim hem?
İçeriye girdiğimiz an da burnuma dolan sigara alkol ve ter kokusuyla yüzümü buruşturdum. Üçü yan yana gelince o kadar kötü bir koku ortaya çıkmıştı ki! Şu an burayı terk etmek istiyordum.
Çok mide bulandırıcıydı burası. Bir masaya ulaşana kadar değdiğimiz insan sayısı o kadar fazlaydı ki. Değmeden geçmeye çalışsam da bir türlü olmuyordu. Ve kimse bunu umursuyor gibi görünmüyordu. Ne değişik insanlar vardı.
Okuduğum yer de hafifçe kıpırdandım. Burada olmaktan hiç memnun değildim açıkçası. Keşke gelmeseydim. Ama gelmeseydim de aklım Giray'da kalacaktı.
Kızlar ona yaşadı mı? Giray kızlara yüz verdi mi? Gibi sorularla kendimi yiyip bitirecektim. Burada olup sorularımın cevabını almak en azından içimi rahatlatırdı belki.
Belki de sinirden öldürürdü bilemiyordum. Tek istediğim tüm hemcinslerimin Giray'dan uzak durmasıydı. Benim onları yolmak istemememdi.
Sinirlenince ne yapacağım belli olmuyordu. Kızları yolabilirdim bile. Tabi Giray buna karşılık nedenini sorardı. O zaman verecek bir cevabım olmazdı. Ne diyecektim? Seni seviyorum mu? Asla!
"Kızlar baştan söyleyeyim içki içmek yok!" Dedi Ege. Kendileri fondipleri yapacaklardı ama bize izin vermiyorlardı. Gerçi çok da umrumda değildi. İçki kullanmıyordum. Hiç içmemiştim.
Ve anlaşılan bugün burada saatlerce oturup insanların iğrençleşmesini izleyecektim. Deli gibi dans eden insanları görünce gözlerimi deviresim geliyordu. İlla insanların önünde mi dans etmeleri gerekiyordu?
"Biz sen miyiz de içki içelim Ege Abi!" Dedi Merve gözlerini devirip. Haklıydı. Biz onlar mıydık ki? İçki den nefret ediyordum. İnsanları şuursuzlaştıran bir zehirdi.
Ailem de de içen biri olmadığı için şükür ediyordum. Bu bana gerçekten bir lütuf du. Giray'ın içtiğini bilmek gerçekten moralimi bozuyor du. Ama onun hiç bir şeyi olmadığım için karışmaya hakkım yoktu tabi.
"İyi be sus bücür! Ben sadece uyardım."
"Abi!" Diye çemkirdi Merve. "Gözlerim seğiriyor bak!"
"Sustum sustum!" Deyip ağzına fermuar çeker gibi yaptı. Şimdi böyle yapıyordu. Fakat en fazla iki dakika sonra tekrar konuşmaya başlardı.
"Kız velet babamlara ne söylemiştik biz be?" Diye sordu Ege Merve'ye. Ben demiştim. Susması bir dakika bile sürmemişti.
"Aklında tutsan şaşardım!..Halı saha da maç yapacağız diye kim demişti acaba? Beril'le de ben sizi izlemeye geliyorduk. Senarist çoktan senaryoyu unutmuş. Keşke ben uydursaydım bir şeyler."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dikkat Abiler Karıştı!
ChickLit"Hayat bir denklem." Dedim kaşlarımı çatarak. "Ve ben denklem çözmeyi sevmem." "Senin matematiğin iyi." Diye mırıldandığını duydum Kuzey'in. Bakışlarımı ona çevirdim. "Sende bir denklemsin Kuzey Soykır. Ama seni çözemiyorum." "Çünkü çok bilinmeyenl...