2.2

229 65 0
                                    

Hande Süvari:

Ay durun ben bir şey oldum. Ne oldum? Bende bilmiyorum. Ama böyle bir tansiyonum fırladı, şekerim düştü. Bir şok oldum yani. Allah gani gani rahmet eylesin. Severdik Hande'yi. Çok cicili bicili bir kızdı. Masumane dursada tam bir cadalozdu. Ama iyi kızdı! Herkesi sever sevdirirdi. Şimdi o orda üşür acaba ayağına çorap, başına bere, eline eldiven falan yollasak içeri alırlar mı? Ayol niye almasınlar? Tövbe deyin!

Ya da bir saniye durun! Ya ben ne diyorum? Biri beni sustursun. Kendi elimle kendimi gömdüm toprağa. Bir kürek de ben ataydım bari bana! Allah'ım sen affet yarebbim. Bu kuzey mandalı benim olmayan dengemi bozuyor. Karamı kafıştırıyor. Ama ben kendim gibi birini daha görmedim. Resmen saçmalayarak doğmuşum be! Allah beni benden korusun valla ya! Korktum.

O değilde ben şu an nerdeyim biliyor musunuz? Kuzey'in kolları arasında!! Tamam sakin olun iyiyim. Biz bu bölümü geçmediğimize göre zaman çok yavaş ilerliyor. Bu da benim işime gelir. Kalbimde pıtı pıtı attığına göre yaşıyorum. Oh çok şükür! Bende sıkıca kollarımı Kuzey'e doladım. Çok güzel konuyordu be! Özlediğim pislik hödük!

"Yarım saat sonra Hande'den de bir atak gördük sayın seyirciler. Tamam heyecanlanmayın fazla. Olur böyle vakalar Ege'nin incisi Umut yakalar!" Diye böbürlendiğinde Ege gözlerimi devirdim. İki dakika sussa olmuyor muydu sanki? Çok güzel bir an yaşıyordum şu an. Bozmasana ulan Ege! Anlaşılan zaman benim sandığım kadar yavaş ilerlemiyordu. Ege ne diye yüzüme vuruyordu ki o zaman? Utanmaz Ege!

"Ege sussana lan!" Diye homurdandığında Kuzey çaktırmadan gülümsedim. Kaslı Hödüğümle aynı şeyi düşünüyorduk.

Kokusunu ciğerlerime doldurdum. Ne kadar kabul etmek istemesemde ben bu çocuğa deli gibi aşıktım. "10 yıllık hasret gidermeniz bittiyse hadi gidelim. Farkındaysanız kavga çıktı. Tüymemiz gerek. Lan! Hay gelmişine geçmişine! Güvenlik geliyor. Bende nerde kaldı bunlar diyordum! Gençliğimi hapislerde çürütemem! Ayrıca şu an bekar bir birey olarak daha kız tavlayacağım lan ben!" Diye homurdandığında Ege, güvenlik çoktan yanımıza ulaşmıştı.

"Gençler ne oluyor burda?" Diyen güvenlikçi abi beye döndüm hemen Kuzey'den ayrılıp.

"Ya bu ikisi beni rahatsız ediyorlardı! Ama farklı farklı. Sonra birbirlerine girdiler." Dedim çabucak.

"Siz Hande Hanım mısınız?" Diye sorduğun da çatık kaşlarımla adama bakmayı sürdürdüm. Kuzey beni kendine doğru çektiğinde içimde kanat çırpan kelebeklere engel olamadım.

"Evet." İyi de bu adam beni nerden biliyor yahu?

"Tarık Bey bir şey yaşanabileceğini söylemişti. Ama bu kadar yakın olacağını tahmin etmemiştim küçük hanım."

Utançtan yerin dibine girmek istiyorum. Sende mi be Tarık Amca! Onca yıllık hukukumuz vardı. Şimdi böyle çöpe atmanı hiç takdir edemedim kusura bakma yani. Gıybet bak bu. Ben günaha girmeni hiç istemezdim. Ama hiç çekinmeden girmişsin vallahi!

"Neyse o zaman biz çok tutmayalım sizi. Kolay gelsin. İyi akşamlar." Deyip Kuzey'i çekiştirdiğim gibi güvenlik beyden biraz uzaklaştırdım.

"Senin ne işin var burda?" Diye sordum ters ters. Sanki biraz önce ona sarılan ben değilmişim gibi.

"Seni almaya geldim Hande. Hadi eşyalarını al gidiyoruz." Dediğinde sinirle gözlerimi kıstım.

"Ben hiç bir yere gelmiyorum. Ama sen istediğin yere gidebilirsin."

Dikkat Abiler Karıştı! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin