32. BÖLÜM HEDEF / 6. MEKTUP

1K 80 41
                                    

(Farewell life ile okuyunuz ^-^) (medya Minah)

Minah önce Suho ile konuşmaya karar vererek onun yanına gitti. Kızın yanına gelmesini beklemeyen Suho anlam veremeyerek tek kaşını kaldırıp Minah'a baktı.

Minah pek konuşmuşlukları olmayan çocuktan çekinerek parmaklarına dikti gözlerini ve konuşmaya başladı. Pek sıcakkanlı olmayan çocuk tarafından terslenmekten korkuyordu.

"Ben ım, şey.. sen sinirlendiğinde senin dövmeni gördüm."

Suho gözlerini devirip bıkkınlıkla "ee ne olmuş gördüysen. Bundan doğal birşey olamaz. Sonuçta her kurdun sinirlendiğinde dövmesi görünür." Dedi.

Minah iyice yıkılan cesaretinden geriye kalanlara tutunmaya çalışıp "dövmen kırmızıydı." Dedi. Suho Minah'ın ilk defa duyduğu uzun bir küfür savurup kaşlarını çattı.

Onları izleyen Kyungsoo işlerin iyi gitmediğini anlayıp yanlarına geldi. Elini güç vermek için Minah'ın omzuna koyup Suho'nun karşısına geçti.

..ikinci Baekhyun olduğu konusunda haklıydım..

Minah zihninde yankılanan Kyungsoo'nun düşünceleriyle gülmemek için kendiyle savaş vermek zorunda kaldı.

..şöyle şeyler düşünüp beni güldürme. Yanlış anlayacak!..

..düşünmekte mi yasak artık? Banane sen dinleme benim düşüncelerimi..

Kyungsoo omzunu silkince Suho tuhaf tuhaf ona baktıktan sonra fark ettiği şeyle gözleri irileşti.

"Siz ikiniz şuan bir şekilde konuşuyorsunuz değil mi?" Dedi.

Şaşırma sırası Minah'daydı. "Nasıl anladın?" Dedi gözlerini karşısındaki bedene dikerek.

"Doğru yani. Nasıl oluyor bu? Gerçekten birbirinizin düşüncelerini duyuyor musunuz? Duyuyorsanız ne zamandır duyuyorsunuz?" Dedi Suho heyecanlanarak. Kurt güçlerinin dışındaki güçlerin nasıl işlediğine hep ilgi duymuştu.

Minah hafifçe gülümseyip "çok olmadı birkaç gün belki. Henüz tam bu duruma alışabilmiş değiliz. Gerçekten de düşüncelerimizi duyuyoruz. Ama bu aramızda sır kalsın tamam mı?" Dedi. Suho'nun dışa yansıttığı huysuz kişiliğinin altında pekçok şeyden mahrum kalmış meraklı bir küçük çocuk olduğunu bilemezdi.

Suho bunu saklamak istemelerinin sebebini anlayamasa da üstünde durmayıp onu onayladı. Başta hala sinirli olduğu için aksi davransa da bir sürüsünün olması fikri ona çok ilginç geliyordu. Sonuçta safkan dişilerin azlığından gerçek sürüler de nadir bulunuyordu.

...............

Minah Suho'yla konuştuktan sonra Chen ve Chiko'yu aramaya başladı. Onları Sunny ile birlikte çimlerde oturmuş muhabbet ederken buldu. Onların gülüşerek konuşmaları neşesini biraz da olsa yerine getirmişti.

Minik bir gülümsemeyle yanlarına gidip çimlerin üzerine kuruldu. Üzerinde hissettiği garip bakışlarla yanakları pembeleşirken utanarak "sizinle bir şey konuşmalıyım." Dedi gözlerini bir Chen'e bir Chiko'ya çevirerek.

"Aranızda kalması gereken bir şeyse ben gidebilirim." Dedi Sunny emin olamayarak.

Minah ona gülümseyip "gerek yok. Sana güveniyorum." Dedi. Ardından konuşmasını sessizce bekleyen ikiliye döndü.

"Sabah ki antrenmanda mektubunu buldum. Ama bir sorun var." Diye başladı. Chen önce sevinerek gülümsedi sonra gülümsemesi biraz soldu ve "gerçekten mi? Bunda sorun ne ki? Mektubum neredeymiş? Yoksa kötü şeyler mi yazıyor?" Dedi.

12 MEKTUPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin