⭐ Denizin Mavisi ⭐

6.8K 706 563
                                    


Yeni bölümle karşınızdayım. Multide kafamdaki Mavi karakterine yakın biri var. Tabii siz istediğiniz gibi hayal edebilirsiniz *-*

Keyifli okumalar!

"Deniz benim bir nevi milâdımdı. Ondan öncesi vardı; bir de ondan sonrası..."

12.Bölüm ✍

Gördüğüm rüyadan ani bir dürtüyle sıyrıldım ve gözlerimi açmadan yüzümü buruşturdum. Rüyamda sanki bir yerden düşüyor gibi olmuştum ama bedenen buradaydım. Ve hiç dinlenmiş hissetmiyordum. Güç bela göz kapaklarımı zorlayarak açtım ve uykulu gözlerle etrafı taradım. Olduğum yeri idrak edemeyerek gözlerimi kırpıştırdım. Burası kesinlikle her gün kaldığım yurt odası değildi.

Ben neredeydim?

Aniden gözlerimin önünden geçen görüntülerle transa girmiş gibi tavana bakakaldım. Kampüste Deniz'in bana dokunması ve benim krize girmem, kaçarak yurda dönmem, yurtta çıkan yangın, Deniz'in beni evine getirmesi, balonlar... Dün yaşananlar birer birer belleğime düştüğünde, kendimi iyice ayıltmak amacıyla başımı sağa sola salladım. Kesinlikle dün hayatımın en aksiyonlu günlerinden biriydi.

Gözlerimi ovuşturduktan sonra yatakta yavaşça doğruldum. Yatağın yanındaki komodinin üzerine bıraktığım telefonumu gayri ihtiyari bir şekilde uzanıp aldım. Ekrana takılan gözlerim saatin 12 olduğunu görünce olduğundan iki kat büyüdü. Bu saate kadar uyumuş muydum? Normalde hiç böyle bir alışkanlığım yoktu ve bu benim için ilk sayılırdı.

Daha saatin şokunu atlatamadan aklıma düşen bir diğer gerçekle zihnim iyice ayıldı.

Okula geç kalmıştım!

Yataktan, tüm uyuşukluğumu geride bırakarak hızla kalktım ve çantamı alıp apar topar odadan çıktım. Zannettiğimin aksine tam ayılmamış olacaktım ki, yönümü şaşırarak salon yerine mutfağa girmiştim. Mutfakta, tezgaha yaslanmış bir şekilde duran ve elindeki -içinde kahve olduğunu tahmin ettiğim- fincanı dudaklarına götüren Deniz'i bulunca düşünmeden telaşla söylendim.

"Okula geç kald-"

Ancak cümlem sonradan fark ettiğim bir detayla yarıda kesildi ve ben öylece mutfak kapısının önünde kalakaldım. Deniz, sesimi duyunca irkilmiş, ağzındaki kahveyi fincana geri püskürtmüştü. Şahit olduğu manzaradan koparmak amacıyla ellerimi hızla gözlerime kapattım ve arkamı döndüm.

Kesinlikle.sakıncalıydı.

Deniz'in kahve içmesinde değildi sorun elbette. Onu aniden ve 'üstsüz' bir şekilde görmüş olmamdı asıl mesele. Üstsüz.

"K-Kusura bakma Mavi... Ben... bir an seni unutmuşum. Evde tek olunca, alışkanlıktan yani..." Deniz de durumu anlamış olacak ki kekeleyerek de olsa açıklama yapmaya girişmişti.

Kalbim, anın anormalliğiyle hızlı bir tempoda atarken ellerimi gözlerimden indirdim ve tek elimi sanki hızını dindirecekmiş gibi kalbimin üzerine koydum. Niye şimdi heyecanlanmıştım ki? Düşündüm. Daha önceden kimseyi öyle görmediğim için olabilirdi. Ya da Deniz'i öyle gördüğüm için? Muhtemelen...

Denizin MavisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin