20. Bölüm

2.2K 188 10
                                    

   Dersten çıkar çıkmaz koçun yanına gitmiştim.

"Bayan Clair?"
"Gelsene Bella."

  Yavaş bir şekilde odasına girdim. Ve oradaki koltuğa doğru oturdum.

"Şey hakkında konuşmak istiyordum..."
"Biliyorum Melissa söyledi."
"Aslında...durun bir saniye! Neyi söyledi?"
"Takımdan ayrılmak istediğini. İnan bana sorun değil Bella. Zaten antrenmanları aksattığından dolayı seni takımdan ben çıkarmayı düşünüyordum. Böylelikle kimsenin kalbi kırılmamış oldu."
"Ama ben.."
"Sanırım artık gitmelisin! Bir ara kartını Bay Rich' e teslim edersin." Dedi ve bilgisayarına bakmaya başladı.

Bir anda ne olduğumu anlayamamıştım.

  Bir şey demeden yavaş bir şekilde ayağa kalktım. Şu anda o kadar belli etmesem de çok ama çok sinirliydim. Bunu çıkan pençelerimden de anlayabilirdim.

  Ellerimi saklayarak odadan çıktım ve yürümeye başladım. Gözlerimi kapattım ve duvara doğru sert bir yumruk attım. Bunu yaptığımda, duvarın içine doğru göçtüğünü ancak gözlerimi açtığımda fark etmiştim. Hızlı bir şekilde oradan uzaklaştım. Yumruklarımı sıkıyordum.

   İçimden Melissa'yı ilk gördüğüm yerde parçalama isteği geliyordu.

   Adımlarım sonrasında hızlanmıştı. Artık koşuyordum. Ders saati olduğundan kimse ortalıkta yoktu. O sırada karşıma Jess çıkmıştı.

"Bella!"

   Bir şey demedim. Yumruklarımı sıkmaya devam ediyordum. Kaşlarını çatmıştı.

"Bell? Sen iyi misin?"

   O sırada zil çalmıştı. Kafamı kaldırıp ona doğru baktım.

"Beni buradan götür!" Dedim hırlayarak. Yarı heyecanlı yarı endişeli bir şekilde kollarımdan tutup beni yürütmeye başladı. Bir yandan da etrafına bakınıyordu. Gözlerimi kapattım ve kendimi ona bıraktım. Kısa bir süre sonra gözlerimi tekrar açtığımda tuvalette olduğumuzu anlamıştım.

   Etrafıma doğru bakındım. O sırada karşımda bana doğru bakan Jessica'yı fark etmiştim.

"Kontrol edemedin mi?"

   Bir şey demeden doğruldum ve kafamı olumlu anlamda salladım. Dizlerimi kendime doğru çekip ellerime bakmaya başladım.

"Bu hissi çok iyi bilirim. İlk başlarda ben de böyleydim. Kate seni hepimizden daha iyi anlar. O daha da kötüydü. O kızı öldürdüğü için kendini hâlâ suçluyor."

"Hangi kızı?"

"Annabeth Moises. Kendisi 13 yaşındaydı."
"Onu Kate mi öldürdü?"
   Kafasını olumlu anlamda salladı.

"O neden bu kadar zorlandı?"
"Onun yapısı ve direnci çok düşük Bella. O kadar düşük ki...Ed onu ısırdığında nasıl hayatta kaldığını hâlâ merak ediyor."
"Onu seviyorum" dedim duvara doğru bakarak.
    Jessica gülümsedi.

"Evet ben de."

   Yavaş bir şekilde ayağa kalktım. Üzerimi düzelttikten sonra Jessica'ya doğru baktım.

"Aslında sorunum kontrol ile ilgili değildi....sadece şu sıralar her şeye çok çabuk sinirleniyorum. Şimdi de öyle oldum sanırım."
"Seni sinirlendiren neydi ki?"
"Melissa!"

   Öylece bana doğru bakıyordu.

"Neden Melissa? Ah Bella lütfen bana David yüzünden deme!"
"Hayır! David ile bir alakası yok. Koça takımdan ayrılmak istediğimi söylemiş."
"Bunu ona sen mi söylettin?"
"Hayır! Bunu kendisi yapmış."

Gözlerini büyüttü.

"Yani şu andan itibaren sen..."
"Takımda değilim!" Dedim sözünü keserek.
"Ama neden böyle bir şey yaptı ki?"
"Aslında ben de tam onu öğrenmek istiyordum."
"Ama öfkelenmeden yapamıyorsun değil mi?"
"Evet." Dedim ve tuvaletten çıktım. Herkes derste olmalıydı ki koridor boştu. O sırada karşıdan gelen David'e gözüm takılmıştı. Hızlı bir şekilde ona doğru ilerledim. Jessica'da arkamdan geliyordu.

"David!" Diye bağırdım ve yakalarından tutarak onu sert bir şekilde dolaba doğru dayadım.

David bir bana bir de Jess'e bakıyordu. Jessica arkamdan konuşuyordu.

"Bella sen ne yapıyorsun?"
"Bella!"
"Bella!"

Ama onu duymamaya karar vermiştim. Öylece David'e doğru bakıyordum.

"Yine mi bana saldıracaksın?" Diye sordu gözlerini gözlerimden ayırmadan.

Kendime geldim ve ellerimi tişörtünden çekip etrafıma doğru bakındım. Kaşlarımı çatarak yere doğru baktım. Tekrar David'e baktığımda kaşlarını kaldırmıştı.

"Hayır saldırmayacaktım...sadece...Melissa nerede diye soracaktım." Dedim sakin bir şekilde.
"Büyük bir ihtimalle antrenmana gitti." Dedi David.

Birkaç adım geriye doğru gittim.

"Eğer başka bir sorun yoksa gidebilir miyim? Delta hazretleri!"
"Ben üzgünüm..."
"Her neyse! Unut gitsin...alıştım zaten." Dedi ve kolunu tutarak yanımdan ayrıldı.

Jessica ile birbirimize doğru bakmıştık.

"Ben bunu bilerek yapmadım ama neler olduğunu bilmiyorum. Sadece kendime engel olamıyorum."

Ellerime doğru baktım. Pençelerim çıkmıştı.

"Tıpkı şu anda olduğu gibi. Jess bana yardım etmek zorundasın!"

   Selamlar sevgili okuyucularım! Öncelikle hepimizin kurban bayramı mübarek olsun! Bütün sevdikleriniz yanınızda olsun ve bütün küsler barışsın😏☺️😻🐏🐑🐄 bu arada o güzel yorumlarınız için çok teşekkür ediyorum. Sizi seviyorum!!!! Bir daha ki bölümde görüşmek üzere minnoşlarım🙈🙉🙊

Kurtlar Arasında (4. Kitap)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin