" Serçe " diye mırıldandı genç adam . Kızın ismini fısıldayan sesi bir dua kadar dingin ve huzur vericiydi .
Parmakları kızın gözünden düşen inci tanelerini silerken , onu tutup kendine çekti ve sıkıca sarıldı. Acısını, hüznünü çekip alırcasına sarıldı. "Ağlama. " diye tekrar aynı dinginlikte mırıldanırken , küçük bir kız çocuğu gibi göğsüne sinen kıza daha sıkı sarıldı. Keşke onun acılarını çekip alabilseydi. Keşke, onu bu lanet yerden çıkara bilseydi. Ama her şey son bulana kadar , Serçe burada kalmak zorundaydı. Yoksa bunca uğraşları çöpe giderdi. Ve her şey daha da berbat olurdu.
Serçe, Kırat'ın beyaz önlüğünü gözyaşlarıyla ıslatırken , genç adamdan güç aldı. Kırat , onun en büyük destekçisiydi. Eğer o yanında olmasaydı yaşayamazdı. Ve tıpkı onu buraya tıkanların istediği gibi delirirdi. Ama Serçe onlara istediklerini vermeyecekti. Çünkü o Kırat'ı bulmuştu. Kabini bir kuş gibi cırpındıran güzel gözlü adamı bulmuştu. Ve Kırat , onun kırılan kanadını onarmış , kanayan yaralarına merhem olmuştu. En önemlisi ise sessizliğine ses olmuştu .
Ona biraz daha sıkı sarılırken acıyla inledi. Keşke konuşabilseydi. O zaman bu adama onu ne kadar sevdiğini söyleyebilirdi . Ama o ötmeyi bilmeyen , kanadı kırık bir kuştu.
O , sessiz bir serçe kuşuydu ..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Serçe Masalı
RomanceYorgun kahveleri gözyaşları ile parlayan açık kahveler ile buluşurken genç adam derin bir soluk daha aldı. Sakin adımlarla odayı arşınlayıp da kızın yatağının başında durduğunda onun duvar dibine büzülmüş küçük bedenine baktı önce , daha sonra bakış...