16. Bölüm "Konya"

16.2K 1.3K 62
                                    

Kırat yanında bekleyen kıza kısa bir bakış atıp biletleri alıp parayı ödedi . Serçe için aldığı kıyafetleri içine koyduğu çantayla birlikte kendi çantasını da alıp Serçe'ye ileride ki bankı işaret etti .

"Oturalım. Trenin kalkmasına biraz daha var. "

Serçe yorgun bedenini banka bırakırken yanında oturan adamdan bakışlarını zorlukla ayırıp önlerinde ki hızlı trene baktı . "Nereye gidiyoruz ?" diye sorarken dalgınca trene bakmaya devam ediyordu .

"Konya . Daha önce gittin mi ? Ben gitmedim . " Başını olumsuz bir şekilde sallarken sakince başını çevirip yanında oturan adama baktı . "Yine aynı şeyi söyleceğim için bana kızacaksın ama kendimi kötü hissediyorum . Benim yüzümden başına gelmeyen kalmıyor . "

"Serçe ..."

"Biliyorum benim seçimim , halimden memnunum falan diyeceksin . Yalan söylemediğini de biliyorum . Aslında yanımda olduğun için mutluyum çünkü tek başıma bunlara göğüs gerecek kadar cesur olmadığımı biliyorum ve söylemesemde yalnızlık beni korkutuyor . Fakat sen yanımdayken kendimi güvende hissediyorum. Ama tüm bunlar vicdanımı susturmuyor. Hayatını mahvediyormuşum gibi hissediyorum. "

Kırat yanında oturan kızın çökmüş omuzlarına , kucağında birleştirdiği minik ellerine baktı . Kalbi bozuk bir ritim tuttururken dudakları kıvrıldı . Aralarında ki mesafeyi kapatıp kolunu omuzuna attı ve onu göğsüne yasladı . Sıkıca sarılırken , " Çok düşünme serçe kuşu bırak hayat kendi yolunu çizsin . " dedi.

"Teşekkür ederim . "

"Ne için serçe kuşu ? Eğer aldığım kıyafetlerden dolayıysa bekle biraz daha görmedin. Belki beğenmezsin . " Serçe , onu saran kolun verdiği huzurla gülümsedi . Bu adam ne durumda olurlarsa olsunlar onu gülümsetmeyi başarıyordu .

"Eminim beğenirim ama her şey için teşekkür ederim. Yanımda olduğun için , bana inandığını için , beni yalnız bırakmadığın için . Sen olmasaydın kaderime teslim olurdum , amcama istediğini verirdim. "

"Vermezdin. "

"Efendim ? "

" Sen savaşçı bir ruha sahipsin . Küçücük bir bedenin olabilir , incinmiş ve korkuyor da olabilirsin ama sen gördüğüm en savaşçı kişiliğe sahipsin . Ben yanında olmasam da ayakta kalmayı başarabilirsin. Sen yüksekten korktuğu için uçmaktan vazgeçecek biri değilsin serçe kuşu . " Serçe başını kaldırıp sadece bir kaç santim uzağında olan yüze baktı . Gözünden bir damla yaş kayıp giderken derin bir soluk aldı ve ona sıkıca sarıldı . Başını göğsüne gömüp sıkıca sarılırken , "Teşekkür ederim . " dedi , defalarca kez.

Onun sakinleşmesini için vakit tanıyan Kırat kızın sarılışını karşılıksız bırakmadı. Kalbi garip bir hissiyatla sızlarken ne olursa olsun bu serçe kuşunu bırakmayacağına yemin etti. Onun incinmiş duygularını onaracak , ona yepyeni bir hayat verecekti. Korkusuzca uçabileceği bir hayat.
Aradan dakikalar geçip giderken trenin kalkış uyarısına kadar kimse kıpırdamaya cesaret edemedi . En sonunda ayağa kalkıp trene geçerken onu omuzundan tutup kendine çekti . "Hâlâ çok halsizsin , trene girelim de uyu biraz ."

Kısa bir süre sonra koltuklarında yerlerini aldığında Kırat , camdan dışarıyı seyreden kıza baktı .  "Uyu biraz istersen serçe kuşu . 4 -5 saat sonra inmiş olacağız zaten . "

Serçe sakince başını geriye yaslayıp gözlerini kapattı . Bedeninin dinlenmesi için uyuması gerektiğini biliyor ama uyuyamıyordu. Şuan resmi olarak şehirden kaçıyorlardı . yine de Serçe kendini huzurlu hissediyordu ve bunun yanında ki adamla alakalı olduğuna emindi . O yanında oldukça sanki tüm kötülükler ondan uzak kalacakmış gibi hissediyordu . Düşünceleri ağır basan uykusuyla silikleşip yok olurken harekete geçen trenle birlikte Serçe uykuya daldı .Bu sırada onu dikkatle izleyen kahvelerden habersizdi .

Bir Serçe  MasalıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin