K.K.1

11.1K 330 30
                                    


İyi okumalar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İyi okumalar...

At dört nala koşarken , rüzgarla birlikte tülbenti uçuşan Viyan , rüzgara meydan okumaya devam ediyordu . Can'ı çok yanıyordu . O'nun olan bir bedene , başka birisi el sürecekti . Çatılan Kaşları ve sert yüz ifadesi bir kez daha reddetti bu durumu . Hayır , istemiyordu . Kocasının başka bir bedene el sürmesini istemiyordu .

Viyan , arazide beyaz atıyla dört nala koşarken arkasından O'na çağıran eşini duymuyordu .

'' Viyan ? ''

Şerzan ağa , karısına yetişmeye çalışıyordu . atına komutlar verirken karısının durması için dil döküyordu .

Duymuyordu genç kadın duymuyordu, sağırlaşmıştı, kuma gelicekti üstüne, atını sürdü çiftliğin kapısına doğru gözyaşları saçlarıyla birlikte uçuşuyordu rüzgarda, çiftliğin sonuna gelip atından indi kocasına bakmadan çiftlik evine doğru ilerledi. Kocası ardından çaresizce baktı. Şimdi yanına gidirse daha kötü olucağını biliyordu. Cebinden sigarasını çıkartıp yaktı , "İç iç Şerzan ağa ciğerlerin bayram etsin " diye tembihledi kendini...

Viyan hızla merdivenlerden çıkıp odasına girdi. Kapıyı kapatıp sırtını yasladı çaresizce aşağı süzüldü dizlerini kendine çekip sarıldı. Bu kimin neyin adaletiydi böyle, kim davalı , kim davacı, mahkum kimdi ki?

" Olmaz yapamam, dayanamam, hayır hayır ya " diye kelimelerini sıralayarak feryat etti .

Şimdiye kadar evliliği rüya gibi geçmişti, üzerine böyle bir kabus iyi gitmezdi. Hemen yerden kalkıp kendini toparlamaya çalışdı, odanın içindeki banyoya girip elini yüzünü soğuk suyla yıkadı. Yıllar yılı dost bildiği aynalar, bugün düşmandı ona görüntüsünü umursamayıp odaya doğru ilerledi yerden şalını alıp, uzun saçlarını bez parçasına hapsetti.

Ağlayarak çıktığı merdivenlerden kararlılıkla indi. Zaten bir kadını bir tek göz yaşları mahkum eder, sildimi göz yaşlarını o kadın bilinki özgürdür, bilinki o kadın güçlüdür. Merdivenleri bitirip kararlı, güçlü ve dik adımlarla ilerledi kocasının yanına.

"Konağa dönelim ağam "dedi.

Mesafeli sesiyle bu kadın hıncını kimden çıkartıyordu, Gözü dönmüştü bir kere suçlu, suçsuz fark etmezdi.

Şerzan ağa , siyah harelere bakakaldı sadece , kelimeler susmuştu bu sefer . boğazda takılı kalıp orada bir savaş veriyorlardı , Tıpkı gelecek olan Kumanın ve üzerine kuma gelecek kadının başlayacak olan savaşı gibi ...

Viyan , çiftlik evinden çıkıp arabaya doğru yol almıştı . ayaklarını vura vura yürüyordu kadın , sanki suç topraktaymış gibi hırsla toprağa vuruyordu . Yaşadıkları çok ağırdı Kadının . O'na ait olan bir bedene başkasının dokunacak olması  , O kadının kokusunun sinecek olması Viyan'ı çıldırtıyordu .

Derin nefes alarak gözlerini kapatıp kendine gelmeye Çalışan Viyanın durumu hayli zordu .

Şerzan Ağa , Cebinden anahtarı çıkartıp arabasına doğru ilerleyip sürücü koltuğundaki yerini aldı. Karısıda yan koltuğa yerleştiğinde arabayı çalıştırdı. Konuşmak istiyordu genç adam ama ne diyeceğini bilemedi o klişe söz ağzındaki yerini aldı

"İyimisin? " Dedi .

Viyan yüzünü adama döndürdüğünde ağamız cevabını almış olucak ki sustu. Konağa yaklaştıklarında o büyük gösterişli kapı, cılız bir sesle açıldı. Arabayı park etmeyi bekleyemeyen genç kadın, hareket halinde ki arabadan atladı. Koşar adımlarla konağın iç kapısına ilerledi. Arkasında şaşkın bir o kadar da sinirli bir adam bıraktığından habersizdi.

Kadın Kaynanasının olduğu odaya doğru ilerledi kara gözleri kaynanasını arıyordu. Hedefindekini gördüğü an yanına doğru ilerleyip, karşısına dikildi.

"Duyduklarım doğru mu daye, üzerime kuma mı gelicek? "

"Ne duyduysan doğrudur bukamın"

"yapamam, daye kocamı paylaşamam başka bir kadınla, başkasının ona kocam demesine dayanamam lütfen yapma bana bunu, benim suçum Allah aşkına naptıysam,nereye gittiysem olmadı ''

Feryat etti kadın ama herkes kulaklarını kapamıştı kimse duymuyordu O'nu . yine de Direndi Kadın sarf ettiği kelimelerin bir işe yaramayacağını bile bile feryat etti . sarf ettiği kelimelerin boynu bükük kaldı , sanki öksüz kalmış çocuklar gibi büktüler boyunlarını...

''Ben ister miyim sanıyorsun,soyumuzun ilerlemesi gerek,milletin ağzından düşmüyoruz,hiç kocanıda düşünmüyor musun sen?"

O anda Şerzan ağa içeriye girdi iki kadını izledi,karısının son yaptıkları hoşuna gitmemişti.Üstelik annesinin karşısında böyle dikilmesi bardağı taşıran son damlaydı . bu kadın sabah kahvaltısında yürek mi yuttu ?dedirtiyordu .

Yaşlı kadın oğlunu görünce sözlerine devam etti

" Bir kere olsun çocuk doğuramamını sende bir kusurmuş gibi görmedik, yüzüne vurmadık şimdiye kadar evliliğinin sefasını çektin şimdi cefa sırası"

Viyan'ın kara gözleri , isyan bayraklarını çekmiş gibi O'na meydan okuyarak akıtıyordu gözyaşlarını .

Viyan yine de direndi , bükmedi boynunu bu zalimlerin karşısında . Aralarında O'nun acısını anlayan yoktu nasılsa ?

derin bir nefes aldı çaresiz kadın , ardından sözlerine devam etmişti .

'' Yeminim olsun ki daye , o kadın bu konağa adımını attıktan sonra olacaklardan ben sorumlu değilim . bu böyle biline ... ''

Ruhu enkaz yığını haline gelmiş kadın , kimsenin gözünün içine bakmadan terk etti salonu . Konağı çaresizlik esir alırken , kimse de buna karşı çıkmıyordu .

Bölüm Sonu ...

yazar : EyMer

Canlar , yazılı haftam İstenmeyene bölüm gelemiyor . Pazartesi günü Matematik ve Almanca yazılım var ve fazlasıyla korkuyorum . bu kitabı da 2 kişi yazdığımızdan dolayı yetişiyor . artı olarakta Harmanşahı düzenliyorum anlayacağınız baya yoğunum ama en kısa zaman da bölüm gelecektir . :)



Katil kumaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin