Katil kuma

K.K.11

Konağa dönen ev ahalisi odalarına çekilmişti. 

Viyan, kocasının bu gece diğer karısının yanına gideceğini düşünmüştü. O kadınla o odada ne yapacaklarını bilmesi, kalbine hançerler saplanmasına neden oluyordu.Bilmek istemiyordu Viyan. Ama hayat Viyan'a burada da okkalı bir tokat indiriyordu. Ne olursa olsun Kumasını kabul etmeyecekti. Üzerine gelen kadını kabul etmeyecekti.

yaşadığı hayatın yükleri binmişti sırtına. Hangi kadın sevdiği adamı paylaşabilirdi ki ? Hangi kadın sevdiği adamı başka kadının kollarına verebilirdi. Hiçbir kadın veremezdi. Ama mecbur kalıyorduk. Bende mecbur kalmıştım.

Bazı mecburiyetler,öldürüyordu ruhumuzu.

Bazı mecburiyetler,yıkık dökük ediyordu bizi. 

Kelimelerin kifayetsiz kaldığı bir cümlede durmuş gibiydim. Hangi sokağa girsem çıkmazdı sanki. Oysa,önceden kocası tek ona aitti. Herşeyleri özeldi. Şerzan bir tek ona süprizler yapıyordu. Sabaha kadar sohbet ediyorlardı,hayal kuruyorlardı. Viyan kocasına sımsıkı sarılıp;

''Benimsin Şerzan Ağam.''

diyordu. Şimdi bunları Zilan'da yapacaktı. Viyan'la Şerzan'a özel bir tek aşkları kalacaktı. Tükenmeyecek,bitmeyecek,yıkılmayacak olan aşkları.

derin bir nefes alıp yinede haline şükür etti, Viyan. 

Yatağa uzanacağı sırada odasının kapısı açılmıştı. Genç kadının gözleri parlamıştı. Gelen kocasıydı. 

'' Şerzan?''

Viyan gelen kocasına sorarcasına bakıyordu. Kocası,Karısına doğru yaklaşıp onu kendine çekmişti. Viyan'ın gözünün önüne gelen o çok sevdiği saçlarını kulağının arkasına itip, sevdiği karısının yanağını okşamıştı. 

''Gönlüm. ''

Viyan hafif tebessüm edip, yanağını okşayan adamın sihirli parmakları arasında mayışmıştı.

''Özledim, Viyan'ım. ''

Viyan bu sefer dişlerini göstererek gülümsemişti. Ayrılalı yarım saat bile olmamıştı. Bu adamın ona olan sevdasına hayran kaldı Viyan.

'' Kurban olurum sana Şerzan. Kalbimin ritmini değiştiriyorsun Adam, yapma. ''

Bu sefer gülme sırası Şerzandaydı. Viyan kocasının gülüşünde kaybolmuştu.

''Sevdalıyım sana, her zerrene. Kömürden daha kara olan gözlerine. Kelebeklerin ömrünü uzatacak olan gülüşüne. Beni meftunlayan bakışına. Sana, sevdalıyım kadın. ''

Karısının bir şey demesine izin vermeden,Viyan'ın dudaklarını keşfe çıkmıştı. Şerzan Ağa,karısının dolgun dudaklarını öperken aşkını her dokunuşunda tazeliyordu. Bu sevda hiç bitmeyecekti, Ada'm bunu tükenmiş olan karısına ispatlıyordu. 

******

Konağın rutin işleri devam ediyordu. sabah yapılan kahvaltının ardından, erkekler şirkete gitmişti. Haşim Ağa ise tarlaları kontrol etmek için evden çıkmıştı. Gül ve Mizgin ise itişip kakışarak okulun yolunu tutmuşlardı. 

Konakta ki Hanımlar ise, evi pırıl pırıl etmek için iş bölümü yapmışlardı.

Konağı baştan aşağıya el birliğiyle akşama kadar temizleyen kadınlar, yorgunluk kahvesini bile içemeden akşam yemeği telaşına girmişlerdi. 

Mutfakta herkes bir işin ucundan tutarken, dışardan gelen sesler hiçte hayra alamet değildi.

Mutfaktan koşarak çıkan hanımlar, Gül'e Mizgin'e ve Daye Xezal'a bakıyorlardı.