"Sadece o benim üzerime gelmedi Şerzan bende Zilan'ın damarına bastım. "
Şerzan Ağa burun kemerini sıkıp karısına bakmıştı. Aşık olduğu kadın bu muydu? Viyan hangi ara bu kadar vicdansız olmuştu.
"Ne söyledin Zilan'a?"
Viyan akan gözyaşlarını silmişti. Ne diyeceğini bilemiyordu. Çok ayıp etmişti. Bunu dillendirmek bile yerin dibine sokarken nasıl öyle konuşabildiğine anlam veremiyordu.
"Viyan!"
Şerzan karısına ilk defa bu kadar sesini yükseltiriyordu. Karısına olan sevdası değişmeyecekti ancak bu onun hatalarını görmeyeceği anlamına gelmiyordu.
"Şerzan lütfen bağırma. Onun kuma olduğunu vurguladım. O da bana karşılık verince bende susmadım. Zilan kadar da ben suçluyum. "
Şerzan Ağa karısına öylece bakmıştı. Çocuk gibilerdi. Hangisine yetişeceğini bilmiyordu.
"Bundan sonra aklın başına gelene kadar bu odaya gelmeyeceğim. Ne Zilan'ın yanına ne de senin yanına adım atmayacağım. Bunu böyle bil."
Şerzan Ağa kapıyı çarpıp odadan çıkmıştı. Genç Ağa dayanamıyordu. Bu iki kadın onu çok yoruyordu.
.
.
.
"Gitmeyeceğim dedin Şerzan ne onun yanına da ne de benim yanıma. Ama sabah o odadan çıktın. Sana inanamıyorum Şerzan"
Viyan'ın kara gözlerinden yaşlar dur durak bilmeden akıyordu.
" Ben seni kaybediyorum Şerzan. Onun da dediği gibi. O senin kalbini istiyor."
Şerzan Ağa ağlayan karısını kendine doğru çekip sarılmıştı. Viyan elleriyle kocasının göğsüne vurup bırak beni diye bağırıp ağlıyordu. En sonunda pes edip kocasının boynuna yatmıştı.
" Neşet Ertaş'ın bir sözü var. 'Beni eller gibi görme, sen benimsin ben seninim. ' yani kimse benim kalbimden senin sevdanı söküp atamaz Viyan'ım ".
Evet ardı ardına alıntılar attım bu da demek oluyor ki bölümün bitmesine çok az kaldı. Sizleri seviyorum :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Katil kuma
General FictionBebeği olmayan bir kadının, elinde kalan tek güç, tek dayanak SEVDA idi. Kalıcı, baki olan SEVDA. Mardin'in şahit olduğu, Şerzan'ın sevdalısı olduğu Viyan'ım ben. Kuma gelen, elinde tek dayanak, tek sığınacağı liman, doğacak yavrusu olan Zilan'ım b...
