Bebeği olmayan bir kadının, elinde kalan tek güç, tek dayanak SEVDA idi. Kalıcı, baki olan SEVDA.
Mardin'in şahit olduğu, Şerzan'ın sevdalısı olduğu Viyan'ım ben.
Kuma gelen, elinde tek dayanak, tek sığınacağı liman, doğacak yavrusu olan Zilan'ım b...
SURİYE SINIRINDA ŞEHİT OLAN BÜTÜN ASKERLERİMİZİN RUHLADI ŞAD , MEKANLARI CENNET OLSUN .
ŞERZAN ŞAHZAN
( bu Ada'ma bayılıyoruz )
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Zilan , gözlerini kapatıp derin bir nefes almıştı . bu ismini bilmediği fakat bütün heybetiyle uzağında duran Ada'mla fazla göz teması kurmadı .
''Bu rezillik nedir ağalar? "
Sert, bir o kadar da otorite kokan cümleler yankı yaptı. Çarşıda, bi çift şaşkın mavi gözlerle birilikte tüm çarşı ahalisi pür dikkat kesildi bir anda. Beyaz gömleği, siyah yeleği, gene aynı tonda siyah pantolonuyla bi vitrim mankenini andırıyordu.
Hafif çıkmış sakalları geniş omuzları meydan okuyan yeşil gözleriyle sinirli bakışlarını yaşlı adama döndürdü. "Bir kadına, üstelik kendi kanından bir kadına ,el kalktığını hangi kitapta okudun"
genç kızın gözleri bi kat daha açıldı. Dağınık topladığı saçları, ıslak yüzü, ve dolu dolu gözleriyle içinde ki Zilan'a tezat masumluğu vardı. Adam genç kızın yüzüne bakmıyordu onun için bir önemi yoktu çünkü, karısı sıfatını taşıyacak basit bir kızdı.
Yanındaki adamına dönüp ;
" onu eve götürün nikaha kadar evden çıkmayacak, ha çıkacak olursa da sizde takibinde olucaksınız"
genç kıza ufak bir bakış atıp yaşlı adama döndü.
"Seninle bi konuşalım hele"
koskoca yaşlı adam, oğlu yaşındaki bir adamın peşinden kedi gibi dükkanın kırık camları arasında içerdeki masaya doğru ilerledi. Az önce sesiyle tüm çarşıyı inleten kızdan, şimdi ses çıkmıyordu.
" aptal Zilan aptal konuşsana ben istediğim zaman dışarıya çıkarım desene, ee tâbi dişini bir tek amcana geçirirsin dimi offf!! ya"
genç kıza kendi kendine konuşurken onun izleyen şaşkınlıkla izleyen adamdan habersizdi. Orta yaşlı adam söze başladı
" hadi geç oldu, seni evine bırakmam gerek çabuk ol. Çarşıdan alacağın bir şey yoksa gidelim artık"
" alıcağım bir şey yok" diye , aksi bi sesle cevap verdi.
Eve gelen Zilan , koşar adımlarla bahçe kapısından içeriye girip evin kapısını çalmıştı . kapıyı açan Zişan yengesini elinin tersiyle ittirip içeriye girmişti .
