Ve zaman durmuştu. Havaya atılan ateşin beraberinde yankılanan çığlıklar da bunu desteklemişti.Zilan olduğu yerde kalakalmıştı. Korkusundan nefes almayı dahi unutmuştu. Vurulmuş muydu? Vurulmamış mıydı? Daha önce yaralanmamıştı ki. Elleri istemsizce annelik iç güdüsüyle karnına gitmişti. Sımsıkı sarılmıştı yavrusuna Zilan.
Hayır hayır vurulmamıştı.
Anın şokuyla yere düşen Zilan'ı kaldırmaya Kardelen ve Gül koşmuştu.
Xezal Hanım kalbini tutup Zilan diye feryat ederken olanları yedirmeye çalışıyordu. Oğlu nasıl bu kadar cani olabilirdi ?
'' Ağabey yardım edin yukarıya çıkaralım. ''
Gül endişeyle Ağabeylerine çağırmıştı. Herkes anın şokundan çıkamıyordu.
Siyabend Gül'ün yanına koşup Zilan'ı kucağına almıştı. Zilan'ı odasına çıkaracaktı. Ağabeylerinin arkasından Kardelen ve Gül de çıkmıştı.
Viyan da yere çökmüş Zilan'ın yığıldığı noktaya gözlerini dikmiş kıpırdamıyordu. Avşin Viyan'ın yanına koşup onu da bu ortamdan uzaklaştırmak için odasına çıkarmak için genç kadını kaldırmıştı.
Xezal Hanım derin derin nefesler alıp Avlunun ortasında başı eğik elinde ki silaha bakan oğluna bakmıştı. Kara gözleri oğluna hiçte merhametli bakmıyordu.
Xezal Hanım tam ağzını açıp oğluna haddini bildirecekken kocası elini kaldırıp susmasını sağlamıştı.
Haşim Ağa bastonunu vura vura oğlunun karşısına geçmişti.
Sürmeli çimen yeşili gözleri, ağarmış kaşları ve yılların vermiş olduğu tecrübenin yüzüne sinmesi onu otoriter kılıyordu.
Oğluna öyle öfkeli bakıyordu ki yıkılmam diyen dağlar bil bu bakışın altında dümdüz olurdu. Ki Şerzan da öyle olmuştu.
'' Kafanı kaldırıp bana bak. ''
Öyle bir gürlemişti ki Şerzan ağır ağır kafasını kaldırmıştı.
Haşim Ağa oğlunu canını çıkarana kadar dövmek istiyordu fakat yapmayacaktı. Hiç bir evladına bu zamana kadar el kaldırmamıştı. Ne oğullarına ne de kızlarına. Hep dikenli sözleriyle hadlerini bildirmişti. Yine aynısını yapacaktı.
İki çift yeşil hareler birbirini bulmuştu.
'' Sen Şerzan, sen buranın ağasısın. Senin gibi yaşını başını almış bir ağa nasıl olur da karısına, helaline, evladını taşıyan kadına el kaldırır ? Sen nasıl bir ağasın? bu hangi kitapta yazar... Sen bu kadar cani misin? sen bu kadar düştün mü Oğlum ? ''
Sinirini öfkesini kusmak istiyordu Haşim Ağa. Oğlunun yaptığı kabul edilir cinsten değildi. Şerzan ağzını açıp tek kelime edemiyordu. Ne yapacağını bilmiyordu. Ne diyeceğini de bilmiyordu.
'' O aklını başına toplayıp bu konağa öyle döneceksin Şerzan. Zilan senin karındır. Ben o kızı sana eziyet et diye almadım. ''
Haşim Ağa hem gelinin koruyup hem de öfkesini dindirmeye çalışmıştı. Ama dinmiyordu.
arkasını dönüp çalışma odasına doğru gitmeye başlamıştı.
Mizgin de babasının arkasından gitmişti.
Şerzan daha fazla konakta duramayacağını anlayınca arkasına bile bakmadan konaktan kendini dışarıya atmıştı.
Arabasına binip nereye gittiğini bile bilmeden gaza kökleyip konaktan uzaklaşmıştı.
![](https://img.wattpad.com/cover/88153315-288-k433374.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Katil kuma
General FictionBebeği olmayan bir kadının, elinde kalan tek güç, tek dayanak SEVDA idi. Kalıcı, baki olan SEVDA. Mardin'in şahit olduğu, Şerzan'ın sevdalısı olduğu Viyan'ım ben. Kuma gelen, elinde tek dayanak, tek sığınacağı liman, doğacak yavrusu olan Zilan'ım b...