[S-2] Bölüm 19 - Ritüel

3K 300 85
                                    

Önceki Bölüm Hakkında Kısa Bir Özet

Jian, derin vadide gezerken bir yetişkin tilki ve iki yavru ile karşılaşmıştı.

Ama onlara hiç dokunmadan çekip gitmişti.

Fakat daha sonradan, onlara bir grubun saldırdığını fark etti.

Yanlarına giderek onları kurtarmıştı.

Fakat yetişkin tilki ciddi bir yaraya sahip olduğu için ölmüştü.

----------------------------------------------------------------------

Jian, yavruların yanından ayrılarak öldürülen kişilerin bedenlerini yağmalayarak değerli yani gerekli eşyaları aldı.

Daha sonra, yetişkin tilkinin yattığı yerin biraz ötesine büyük bir çukur kazdı. Daha sonra yetişkin tilkinin alem incisini aldı fakat tilkinin bedeninde iki tane alem incisi bulunuyordu. Bu gerçekten çok ama çok tuhaftı. Ama Jian bunu düşünmedi ve yetişkin tilkinin vücudunu kucakladı ve büyük çukurun içine koydu. Daha sonra çukuru açtığı gibi kapattı.

Jian bunları yaparken, iki yavru onu izliyor ve gözlerinde mutsuz bir ifade vardı. Fakat çukur tamamen kapandığında iki yavru tilki aynı anda ulumaya başladı.

Bir kaç dakika boyunca uluduktan sonra ikisi de Jian'ın yanına gittiler.

Jian kararmış havaya baktı, daha sonra ise iki yavruya baktı. Şimdilik ilk önceliği kalacak bir yer bulup karınlarını doyurmaktı.

Jian haritayı büyüttü ve yakınlardaki mekanları detaylı bir şekilde incelemeye başladı.

Haritaya göre, buran biraz uzakta bir mağara vardı bu mağara cidden çok değerliydi çünkü yaktıkları ateşin görülme oranı büyük ölçüde azalacaktı.

Jian ve yavrular mağaraya doğru yola çıktı. Mağara giderken ise yolda yakacak şeyler bulup depoluyorlardı. Mağaranın konumu baya iyiydi. Ve girişi çalı çırpı ile gizlenmişti.

Jian çalı çırpıları yolun üzerinden çektikten sonra kapkaranlık olan mağaraya bir göz attı.

İçeriye elinde karanlığı bozacak bir ışık kaynağı olmadan girmek çok tehlikeli olabilirdi.

Jian topladığı büyük odunlardan birini sardı ve parça parça olan kumaşları odanın ucuna dolamıştı. Daha sonra beklediği şeyi yapmaya yani "Yan!" dedi.

Jian'ın tuttuğu odun parçasının ucundaki bez ufak bir kıvılcım almıştı. Daha sonra kıvılcım büyümüş ve aydınlatacak boyuta gelmişti. Tilkiler ise büyük bir dikkat ile Jian'ı izlemişlerdi çünkü yaptığı şeyin çok tuhaf olduğunu hissetmişlerdi.

Jian iriye doğru girmeye başlamıştı yavrular ise Jian'ın peşinden ayrılmayarak onu takip etmişlerdi.

Mağaranın içi baya büyük sayılabilirdi. Yaklaşık olarak yirmi beş insan rahatlıkla yaşayabilecek kadar genişti.

Jian mağaranın girişe yakın olan bir tarafına geçti ve topladığı odunları çıkarttı ve ateş yaktı.

Ateş közleşince, daha önceden öldürdüğü alem hayvanların derileri yüzülmüş bedenleri çıkarttı ve ateşin üstüne koyarak pişirmeye başladı.

Etler pişerken, iki yavrunun salyaları akmış bir şekilde bakıyorlardı.bakıyorlardı. Hatta bir ara dayanamayarak sıcak sıcak yanan ateşin üstüne atlayıp etleri yiyeceklerini bile düşünmüştü Jian.

Tekrardan En Tepeye (TEP)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin