Önceki Bölüm Hakkında Kısa Bir Özet
Jian iki avanağı takip etti.
Ve sonunda ise Kara Fuji'ye ulaştı.
Jian, Kara Fuji ile biraz oynamak istedi.
Ve Kara Fuji'ye 'Yedi Gün İçinde Öleceksin' yazan bir mesaj bıraktı.
Kara Fuji, Jian'a hakaretler savurdu.
Sonucunda ise, Jian sinirine yenik düştü.
Ve Kara Fuji'yi öldürdü.
--------------------------------------------------------------------
Jian bir anlık sinirden ne yaptığının farkına vardı çok üzülmüş. Ama artık geri gelmeyecek, onunla daha fazla oynayamayacak, onun canını yakamayacak ya da zevk ala ala işkence ede ede onu çıldırtacak ondan sonra ise intihar ettirecek bir düzeye getirecekti.
Ama artık çok geçti. Artık geri gelemeyecekti.
Ama Jian hemen kendini toparladı çünkü eninde sonunda onu öldürecekti. Sadece böyle daha zevksiz olmuştu, ama bu onun hatasıydı çünkü Jian'a hakaret söyleyerek çok kızdırmış ve kendi ölümüne yol açmıştı.
Jian hemen kendine çeki düzen verdi ve yerdeki başı başka bir yerde gövdesi başka bir yerde olan bedeni topladı ve yatağın üstüne görünmeyecek bir şekilde yatırdı. Ve tekrar pusuya yattı çünkü daha işi bitmemişti.
Jian gene bir yere saklandı ve yeni avını beklemeye başladı.
Zaman, ince kum taneleri gibi yavaş yavaş akıyor ve geçiyordu.
Hava yavaş yavaş kararmaya başlamıştı, güneş ise "Ben gidiyorum... Ama merak etmeyin çünkü birazdan ay kardeş gelecek ve size o sahip çıkacak!" der gibiydi.
[Yn: Ben bu işe kaptırdım. Yakında bu güneş ve ay kardeşi evlendiririm bile :D ]
Odanın kapısı bir anda açılmaya başladı ve içeri Ouja girdi.
"Patron, maalesef çok sevdiğiniz ikiliyle ilgili bir şey bulamadım ama bildiğime göre en son yaşlı bir sarhoşun borcunu almaya gitmişler." (Ouja)
Ouja bir süre cevap vermesini bekledi. Ama cevap gelmeyince bir tuhaflık olduğunu anladı.
Görüntüye göre patron yatağın içindeydi çünkü yatağın perdelerinde yatan bir siluet vardı.
Ouja odaya bir göz attı ve yerde, kurumuş bir halde olan kanı gördü. Daha sonra ise "P- Patron!?" dedi.
Ama bir anda arkasında ki kapı hızlı bir şekilde kapandı ve odada bir ses yankılanmıştı. Yankılanan ses ise şu sözcükleri söylemişti, "Efendim?"
Ouja şaşırmıştı ve korkmuştu. Ama kendini yavaş yavaş toplayarak yutkundu ve "S- Sen de ki- kimsin!?" dedi.
İnce ama söylediği her şey bir kanun gibi kabul ettiren ses, önce hafif bir kahkaha attı ve "Hahaha!! Tabii kide yeni patronun. Maalesef eskisinin zoraki emeklilik zamanı gelmişti. Eğer bana hakaret etmese belki biraz daha uzun yaşaya bilirdi. Ama ben ona öleceği günü söylüyorum o ise küfür ediyor!! Bence de emekli olması daha iyiydi değil mi...?" dedi.
Ouja içinden 'Lanet olası! Neden bana söylettirmek zorunda bırakıyorsun!' diye bağırıyordu ama maalesef bunları sesli bir şekilde söyleyememişti ama onun yerine sesli bir şekilde "E- evet!" dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tekrardan En Tepeye (TEP)
FantasíaOyunun bitimine on(10) saniye kalmıştı. Ama o, Diablo, beklemeye kararlıydı ve beklemişti. Sonra ne mi oldu? Tanrı olarak seçildi... Tanrının gücünü elinde taşıyan bir kişi... Ama o güç ile ne yapacak ki? İsterse, Yüce Tanrılık kol...