Ya kızınızla birlikteyim ne demek? Bu çocuk delirdi mi ya kafayı mı yedi?
"nasıl yani?" dedi babam
Hemen araya girdim.
"Birlikteyiz derken yani ortağız demeye çalıştı Dae. İkimiz de kabul ediyoruz bu fikri."
Olayı muhteşem bir şekilde toparlamıştım. Gururla gülümserken aynı zamanda masanın altından Dae'yi çimdiklemeyi ihmal etmedim.
"Öyle demek istedin değil mi Dae?"
Ufak bir şekilde inleyen Dae masadan özür dileyip konuştu.
"Evet tam da öyle demek istedim efendim. Ne zaman başlıyoruz?"
"Yarın."
Gözlerimi kocaman açıp iki üç kere öksürdüm.
Dae''nin babası araya girdi.
"Kore'deki tüm eşyalarınız sizin için kiraladığımız komşu dairelere gönderilecek."
Oha bizim için daire mi kiralamıştılar? Yani sevgilimle dairelerimiz karşılıklı olacak. Şuan o kadar mutluyum ki utanmasam kalkıp mutluluk dansımı yapacaktım.
Ama içimde susmak bilmeyem iç sesimi dinlemeyip sakinliğimi korudum.
"Hadi alın anahtarlarınızı da aşağı şoförün yanına gidin. O sizi bırakacak evinize."
Elinde anahtarları sallayan babamı öpüp teşekkür ettim sonra da aşağı indim. Dae de arkamdan geliyordu.
"Çok heyecanlıyım Dae ya. Düşünsene evlerimiz yan yana ve tüm gün birlikteyiz."
"Birgün senin evinde birgün benim evimde kalırız."
"Ağır ol Dae istersen. Herkes kendi evine."
Suratını asıp arabaya bindi. Bende yanına bindikten sonra araba hareket etti.
Evlerimizin bulunduğu apartmanın önünde durunca önden inip hoplaya zıplaya koşarak apartmana girdim.
Dae Yine tüm sakinliğini koruyordu.
Dairelerimiz tahmin ettiğim gibi karşılıklıydı. İkimiz de ayrı ayrı evlerimize girdik.
Dae'Den
Eve girdiğimde gayet hoş bir görüntüyle karşılaştım. Ev eşyalıydı.
Tam koltuğa yayılacakken Melis'in çığlığını duydum. Koşarak onun dairesine girdim. Kapısı açıktı. Saf sevgilim benim.
"Noldu Melis?"
"Dae ya yerdeki koliyi yukarı koyayım dedim kaldırınca ayağıma düşürdüm. Çok ağrıyor"
"Gel buraya." dedim ve kollarıma aldım tek aşkımı.
Evet tek aşkım çünkü daha önce hiç aşık olmamıştım.
Buzluktan bir buz alıp ayağına koydum.
"Hayır yani senin etin ne budun ne Kızım o kocaman şeyi nasıl kaldırmayı planlıyordun?"
Cevap vermeyip küçük bi kız çocuğu gibi dudağını büktü ve somurttu. İçimden o bükük dudağını öpmek gelse de kendimi tuttum.
"Daha iyi mi?"
"Evet teşekkür ederim."
"Kuru kuru teşekkür kabul etmiyorum. Bir öpücük isterim."
Yanağıma eğilip küçük bi öpücük verdi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORE Mİ?
FanfictionO Melis; Anne ve babasının zoruyla hakkında hiç bir şey bilmediği bir ülkeye, Kore'ye üniversite okumak için gönderildi. Üniversiteden biriyle tanışıp ondan hoşlanmaya başladı. Kıza adeta tutulmuş olan oğlan, kızı ailesinden önce en yakın arkadaşlar...