Saatlerdir çıkmasını bekliyordum ama hala yatak odasının ışıkları yanıyordu. Ne işler döndüğünü öğrenmem gerekiyordu. Kapının açıldığını farkedince duvara yaslanıp uzaklaşmasını bekledim. Gercekten uyurmuşsunuz zayn(!) aramızda yeterli bir mesafe bıraktığımızda peşine düştüm. Şuan kendimi polisiye filmlerinde gibi hissediyordum. Isssız bir sokağa geldiğinde durdu. Ah. Lanet olsun anladı. Yanımda duran arabanın arkasına geçip saklandım. Eğer görürse bittiğimin resmi. Başımı hafifçe uzattığımda yürüdüğünü gördüm. Yavaş bir şekilde yerimden çıkıp takibe devam ettim. Yolun sonundan sola döndüğünde adımlarımı hızlandırdım. Lanet olsun kaybedemem. Nefes nefese sokağa girdiğimde kendi nefes alışverişlerimden başka birşey duyulmuyordu. Tanrım havaya uçmadı ya? Nereye gitti? Lanet olsun! Şimdi olmadıysa bir daha ki sefere seni bulacağım zayn. Bulacağım..
**
Sabaha kadar gözüme uyku girmemişti. Nasıl bir aptallık yapıp gözden kaçırabildim ki? Eşyalarımı kontrol ettim. Herşey tamamdı. artık zayn'nin evine gidebilirim. Evden çıkıp bir taksiye binip zayn'in evinin adresini söyledim. Gerçekten beni seviyor muydu? Tamam geçen gece sevmiştik, bu bana olan hislerini açıklamıyordu. Ben benim gibi cesur olup ne hissettiğini söylesin istiyordum ama o tam bir kapalı kutuydu. Taksi durduğunda kendime geldim. Tek bavulu zorlanarak bagajdan çıkardım. Adama ücreti verip cebimdeki anahtarı çıkardım. İçeri girdiğimde ev gayet temiz ve düzenli görünüyordu. Yani söylediklerimi önemsiyor anlamına geliyordu. Mutfağa gitmeden önce yatak odasına bakmaya karar verdim. Yavaş adımlarla merdivenlerden çıkıp odanın önünde derin bir nefes alıp kapıyı açtım. İçerideydi. Üzerinde sadece baksırı vardı. Vücudunu çok seviyordum. Yatağın yanına oturup masum yüzünü izlemeye başladım. Ellerimi gece karası saçlarına yavaşça değdirdiğim anda gözlerini açıp elimi havada yakalayıp avucuma minik bir öpücük bıraktı.
"Günaydın liam" sesi boğuk ama bir o kadarda melodikti. Neden herşeyi mükemmel ki?
"Sanada zayn." Yatakta doğrulup sırtını başlığa yaslayıp gözlerini üzerimde gezdirip gülümsedi.
"Biliyor musun bence artık vücut çalışmamalısın." Kaşlarımı kaldırıp ona baktığımda gülüp beni üzerine çekti.
"Neden?" Dudaklarını ısırıp bana baktığında elini sırtımda gezdirmeye başladı.
"Çünkü kimsenin seni o halde görmesini istemiyorum. Yani ağırlık kaldırırken şişen kaslarını, terli vücudunu.. Hiç birini görmelerini istemiyorum." Sertçe yutkundum. Sabah sabah nasıl bu kadar istekli olabiliyordu. Yataktan kalkarken elimden tutup banyoya götürdü. Ahh! Tanrım buna hazır olduğumu sanmıyorum.
"Benimle yıkanmak istermisin Lee? su tasarrufu yaparız. hm?" Bakma bana öyle lütfen.
"Zayn ben ya-'
"Şşt. Inan çok eğleneceğiz. Kıyafetlerimi çıkarırken gözlerini tüm vücudumda arsızca gezdiriyordu. Duşa kabini açıp içeri girdiğinde suyu açtı. Elini uzattığında tuttum.
"Titriyorsun Lee. Hey, rahatla tamam mı? Iyi olacak" başımı sallayıp onayladım. Su çıplak bedenlerimizde hızla akarken, beni duşa kabine yaslayıp elini başımın arkasından cama yasladı. Elimi omzuna koyduğumda dudakları dudaklarımın üzerinde dans etmeye başladı. İçimden bir ses zayn'in beni hiç bir zaman sevmeyeceğini söylüyordu. Buna asla inanmam. Beni sevdiğini biliyorum. Sadece zamana ihtiyacı var. Ayrıca şu karanlık işi unutmuş değilim. En kısa zamanda öğreneceğim..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love ıs love 2 // ziamayne
FanfictionKalbi kırık zayn liam'ın bitmek bilmeyen aşkı karşısında ne yapacak? TAMAMLANDI!