Melegim... (efsane Leydiler Serisi 4)(TAMAMLANDI)

şal

Dagna yaşadığı şaşkınlıkla randalın yanına dönerken aklı istemesede yakışıklı lord da kalmıştı. Kendine kızarak ormanlık alana girdiğinde randal karşısında öfkeyle burnundan soluyordu.
- Nerdesin sen dagna her yerde seni aradık. Haber vermeden nereye kayboldun.
- Elisanın yanındaydım demişti dagna.

Randal şaşkındı. Halası bunu nasıl başarmıştı. Dagna cebindeki şalı randala uzattı. Elisa nın şalıydı bu. Onun en değerli varlığı.
- O iyi oğlum kalede kendime iş bile buldum. Geri döneceğim. Elisa çok iyi olduğunu seni çok özlediğini söyledi. Sen ölene dek bekleyeceğini de iletti. Bu arada bebekte iyimiş. Randal şalı burnuna götürdü ve özlediği o kokuyu ciğerlerine çekti. O kadar özlemişti ki bu kokuyu. Dagna yiğeninin çaresizliğini gördükçe kahroluyordu. Şuan yapabileceği tek şey haber getirmekti. O da bunu yapacaktı.
Elisa, dagnanın ziyareti ve kalede kendine iş bulduğunu  duyunca çok mutlu olmuştu. Onun varlığı elisaya huzur veriyordu. O burdayken daha güçlü hissedecekti artık.
- Ne düşünüyorsun kızım?
- Dagnayı mary, amcamın onu işe aldığına inanamıyorum.
- Bende kızım görünce çok şaşırdım. Gerçekten çılgın bir kadın.
_ kesinlikle demişti gülerek.

Dagna ertesi gün erkenden kaleye gelmiş ve mary bulmuştu. Mary onu yormayacak az dikkat çekeceği işler düşünürken lord edward onun yatak katıyla ilgilenmesini söylemişti. Yani edwardın odasına ve elisanın odasına bakacaktı. Mary şaşırsada emir emirdi sonuçta. Dagna ilk önce elisanın odasına gitmişti. Elisa onu karşısında gördüğünde çok mutlu olmuştu.
-Dagna iyiki burdasın.
Genç kadın dagnaya sıkıca sarılmıştı.
- Yavaş ol kızım kimse burda randalın halası olduğumu bilmiyor başımın belaya girmesini istemezsin galiba.
Dagna haklıydı. Geri çekildi ve muzipçe gülümsedi.
-Birazdan gidip amcanın odasını düzeltmeliyim. Elisa amcasının neden böyle birşey yaptığına anlam veremiyordu. Mary den başka kimseyi odasına sokmaz gireni de cezalandırırdı. Neyse zamanla sebebi ortaya çıkacaktı nasılsa.
Dagna ve elisa bir saate yakın sohbet ettikten sonra artık diğer odaya gitme vakti gelmişti. İki kadın vedalaştıktan sonra dagna koridorun sonundaki odaya girmişti. Kapıyı çalmıştı ama ses gelmeyince odaya girdiğinde giyinmekte meşgul olan edwardı karşısında görmeyi beklemiyordu.
-Lordum özür dilerim ses gelmeyince girdim hemen çıkıyorum.
- Dur orda buraya gel demişti edward soğuk bir sesle.
Edward giyinirken karşısında yeni hizmetçiyi görünce şsşkınlık yaşasada bu kadın içinde garip hisler uyandırıyordu.
-Giyinmeme yardımcı ol dagnaydı adın değil mi.
- Evet efendim.
Dagna paniklesede hemen toparlanmış ve lorda yardımcı olmuştu. Edward nedense gözlerini ondan alamıyordu. En son ne zaman bu kadar etkilenmişti bir kadından.
- Buralı değilsin değil mi.
Dagna nasıl cevap vereceğini bilemiyordu. Ama hemen toparlandı.
- Kocam uzun yıllar önce öldü bende bu topraklara göç ettim lordum. Edward söylediklerini dikkatle dinliyordu.
- Çocuklarınlasın ozaman.
- Hayır lordum çocugum yok.
- Demek öyle dagna şimdi odamla ilgilenebilirsin demiş hızla odadan çıkmıştı. Dagna ise tuttuğu nefesi vererek sandalyeye çökmüştü o an.

Dagna kendine gelir gelmez hızla işlerini halledip elisanın yanına gitti.
Edward ise saatlerce çalışma odasındaydı. Bir türlü konsantre olamıyor aklı dagnaya takılıyordu. Yeni yetme bir genç değildi. Hiç bir şekilde yalnız bir kadını igfal edemezdi.
Şuan düşünmesi gereken sadece elisa ve doğucak çocuğuydu.

Kısa bir bölüm oldu ama saplık sorunlarımdan dolayı bu kadar yapabildim.  En kısa sürede tekrar yazacağım. Dagna ve edwardın ilişkisi başlıyor artık....