13. Bölüm
Öyle bir gün gelir ki yalnızlıktan ölecek duruma gelirsin. Ellerini tutacak birini ararsın ancak öyle biri yoktur. Sevdiğin insanlar ölür mesela. Ölmemeliler. Sen arkanda kimi bıraktığını biliyo musun? Öyle yapmıştı Mert'in annesi.
Bir gece ansızın kalp krizinden ölmüş. Ancak sabah uyandıklarında farkedebilmişler. Bunları bana kim mi anlattı. Tabiki Mert.
Şuanda bi kafedeyiz. Mert ellerimi tutuyor. Kafe sıcak. Etrafımızda bizim gibi çiftler var. Ve garson bize doğru yaklaşıyor.
"Kahvelerinizi tazelememi ister misiniz efendim?"
Kahve güzeldir. Kahve içmek huzurdur. Bazen kahve tüm yalnızlığını alır götürür. Onunla kahve içmeyi seviyorum.
"Evet lütfen. İkimizde birer kahve daha istiyoruz."
İşte bu yüzden garsonun teklifini reddetmedim. Cam kenarında oturuyorduk. Ellerimizde kahvelerimiz. Burnumuzda mis gibi kahve kokusu. Aklımızdaysa yalnızca birbirimiz varız.
İkinci bardak kahveyide bitirince kalkmaya karar verdik. Mert garsona işaret etti ve hesabı istedi. Benimse o sırada telefonum çalıyordu. Arayan ablam.
Evet size bi ablam olduğundan bahsetmedim. Ablam benden sadece iki yaş büyük. Adı Ayşegül. O İzmirde ekonomi okuyo. Şuanda son sınıfta. Aslında bitirmiş olması gerekiyodu ama derslerini veremediği için 5 seneye uzattı.
Bunca zaman neden mi konuşmadık. Çünkü biz iletişim kuramayan iki insanız. Ve aramızda çocukça olan bi küslük var.
"Efendim abla."
"Bana abla demeni beklemiyordum."
"Ne diyim? Dayı falan mı?"
"Espri yapmıyorum Aylin. Ben, özür dilemek için aradım. Suçluyum biliyorum. Seni kıskandım."
Küsmemizin sebebi bir sene önce annemlerin benim başarımı takdir etmesi. Kendisi derslerinde başarılı olamadığı için sinirini benden çıkarmıştı. Tabiki bir senedir küs değiliz ama eskisi gibi olamıyorduk işte. Merte beklemesini işaret ettim.
"Ah tamam abla. Biz kardeşiz. Sana küsemem ki."
"Pekala o zaman. Uçağa biniyorum havaalanındayım. Yanına geliyorum küçük kardeşim."
"Neee. Ne dedim sen. Buraya mı?"
"Eveet. Hadi bayyy."
Ablam buraya, İstanbula geliyor. Ahh kesinlikle yine bi kavga çıkıcak aramızda. Mert hesabı ödemişti. Çantamı ve ceketimi alıp yanına gittim. Arabanın kapısını açtı ve içeri oturdum.
"O kimdi? Seni şaşırtmış gibi görünüyor."
"Ablam."
"Senin bi ablan mı var? Bilmiyodum."
"Benim hakkımda bilmediğin çok şey var Mert."
Sessiz kalmayı tercih ettik. İkimizde. Evimin kapısının tam önünde arabayı durdurdu. Arabadan indiğimizde
Umarım bu gecede bende kalmak istemez! Diye geçirdim içimden.
Ablam gelicek ve onunla aynı evde kaldığımı öğrenirse hemen annemle babama yetiştirecek.
Eve girdik ve ceketlerimizi askıya astım. Mert çoktan koltuğa kurulmuştu bile. Ah kahretsin evin saray gibi ama gelmiş benim evimde kalıyosun.
![](https://img.wattpad.com/cover/11596401-288-k138543.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DAMARLARIMDAKİ AŞK
RomanceAşk bacayı çoktan sardı. Bizim elimizden yaşamak gelir. Aylin'in monoton hayatına yeniden dahil olan Mert onu ikna edebilecek mi? Kararsızlık, yanılma, hayal kırıklığı. Tüm bunların yanında bide AŞK. Aylin'in dünyasına hoşgeldiniz. "Sen be...