16. Bölüm- Herşey Güzel Olacak

325 18 14
                                    

16. Bölüm

"Barış özür dilerim gitmem gerekiyor."

"Peki ama nereye?"

"Sonra konuşuruz şimdi gitmem gerek."

Burdan hemen uzaklaşmam gerekiyordu. Tüm gözlerin üzerimde olması beni rahatsız etmişti.

Evet Mert Barışla beni gördü. Üstüne birde yanlış anladı. Eskiden olsa koşa koşa gider, açıklama yapar özür dilerdim. Ama kahretsin yapamıyordum işte.

Ayağa kalktım ve yürümeye başladım. Barış kolumdan tuttu ve beni durdurdu.

"Bu işe bir son vermelisin."

Bunu herkesten çok ben istiyorum ama yapacak bişeyim yok. Elimden bişey gelmiyor malesef.

"Sen buna karışma!"

"Artık dayanamıyorum. Seni böyle üzgün görmeye dayanamıyorum Aylin. Anlıyor musun? Aşkın beni mahvediyor. Geceleri gözüme uyku girmiyor. Ben artık yaşadığımı bile unuttum Aylin. Unuttum. Seni sevdiğimden beri kendimi unuttum."

Gözlerim fal taşı gibi açıldı ve şaşkınlıktan ne diyeceğimi bilemedim. Barışın bana aşık olduğunu bilmiyordum ve hatta tahmin bile edemezdim.

"Ba..barış ne diyosun sen? Söylediklerin çok çok saçma. Sen benim dostumdun. Sana dertlerimi anlattım ben. Şimdi sende böyle yaparsan kimsem kalmaz benim. Beni yalnız başıma mı bırakıcaksın?"

"Senin yanında olmak ödül olur bana. Ama duygularıma engel olamam. Bunu benden isteme!"

"Sende benden sana karşı bir ilgi isteme. Veremem!"

Arkamı döndüm ve yanından hızlıca uzaklaştım. Söyledikleri kulağımda çınlıyor, beynimin içinde dönüp duruyordu.

"Duygularıma engel olamam. Aşkın beni mahvediyor."

Tüm dertlerimin yanında şimdi bide bununla uğraşmak zorunda kalıyordum. Buna katlanamazdım.

Mert benim hayatımı alt üst eden insandı. Şimdiyse Barışın dostluğunu kaybetmiştim. Ablam, Mert, Barış, okul, stres...

Sınıfa girdim ve birazdan hoca içeri girdi. Bir saatlik bir dersin ardından hoca çıkabileceğimizi söyledi.

Okuldan çıktım ve arabama atladım. Çalıştırmadan bir süre arabanın içinde oturdum. Daha sonra kendimi iyi hissetmeyip arabadan indim. Kapılarını kilitledim ve yürüyerek sahile gitmeye karar verdim.

Yürümek, belkide sadece hava almak istiyordum. Sahilde dolaşmak, denizin mükemmel mavisini seyretmek bana iyi geliyor.

Mavi.

Mavim.

Saatin nasıl geçtiğini farketmedim. Bakmayı akıl ettiğimdeyse sekize geldiğini ve havanın karardığını farkettim. Okula dönüp arabamı almak iyi bir fikir değildi. Zaten yorgundum ve bu beni mahvederdi. Bir taksiye binmeye karar verdim.

Taksi durağına geldiğimde taksinin olmadığını gördüm. Beklemek yerine dolmuşa binmeye karar vermiştim. Kendimi berbat hissediyordum ve başımında yavaş yavaş dönmeye başladığını farkettim. Ama sorun değil, nasıl olsa dolmuş durağı karşıda. Şimdi tek yapmam gereken karşıya geçip bir an önce evime gitmek.

Etrafta araba yoktu ve yayalara yeşil ışık yanmıştı. Hareket ettim ve galiba hızlıydımda. Ama benden daha hızlı olan birşey vardı. Karşı şeritten gelen araba. Hava karardığı için farkedememiştim.

DAMARLARIMDAKİ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin