Öncelikle merhabaaaa ^^ hikayeye ilgi artıyor ve bu beni inanılmaz mutlu ediyoor. ^^ sizi çoook seviyorum umarım hikayeyi beğeniyorsunuzduur. ^^ desteğinizi eksik etmeyin. ^^
------------------------------------------------------------
''Zayn, hadi kalk.''
Zayn Mags'i kollarının arasına almıştı ve bırakmaya hiç niyeti yoktu. Mags de başını onun göğsüne koymuştu.
''Zayn anlaşmayı bozuyorsun.''
Mags'i uyandırmamak için bağırmamaya çalışıyordum ama bu ses tonuyla Zayn'i uyandırmak da çok zordu. Birazdan herkes uyanacaktı ve kimse Zayn'i Mags'in odasından çıkarken görmemeliydi. Başka çarem kalmamıştı. Zayn'in ağzını ve burnunu kapatmıştım.
''Sallanmada aç şu gözlerini...'' diye fısıldıyordum.
En sonunda gözlerini açtı ve korkuyla bana baktı.
''Ne yapıyorsun sen?'' dedi ve daha sonra Mags'e baktı.
''Uyanmıyorsun, başka çarem yoktu. Hadi hemen odana dön. Birazdan herkes uyanacak.''
''Saat kaç?'' dedi gözlerini açmaya çalışırken.
''Beş buçuk.''
''Ne?! Dalga mı geçiyorsun benimle?!'' dedi fısıldarken ama bağırır gibi fısıldıyordu. Fısıldarken bağırıyordu. Anladınız siz işte. - nasıl bir anlatımdır o öyle.-
''Zayn itiraz yoktu, hatırladın mı?''
Gözlerini devirdi ve Mags'e baktı. Mags'i alnından öptü.
****
''Alisa?'' Mags'in sesi uyanmama neden oldu.
''Mags uyandın mı?''
Maggie'nin Ağzından
Konuşacak takatim yoktu. Boğazım kurumuştu ve dilim damağıma yapışmıştı.
''Su...'' dedim zorlukla.
Başım çok ağruyordu. Üstelik yatağımda yabancı olmayan bir koku vardı.
Alisa'nın dudaklarıma dayadığı bardaktaki suyu yudumladıktan sonra başımı tekrar yastığa koydum. İçim ferahlamıştı.
''O... burada mıydı?'' dedim emin olmayan bir ses tonuyla. Lütfen buradaydı de Alisa...
''Ha-hayır. Nereden çıkardın?''
''Alisa, yatağım o kokuyor. O burada mıydı?''
''Hayır dedim Mags.'' dedi ve pencerenin önüne gitti ve kollarını kenetledi.
''Bana yalan söyleme Alisa. Bu benim için önemli bir şey. Bana doğruyu söyle.''
Bana döndü ve gözlerini devirdi.
''Evet. Buradaydı. Gece onu sayıklıyordun. Ben de, ben de dayanamadım ve onu çağırdım. Gece seninle uyumak - istedi. Sayıklamaların bitermiş. Ben de, ben de izin verdim. Buna ihtiyacınız vardı. Ayrıca senin odada olduğunu tahmin eden de oydu. Banyonun kapısını açan da. Ondan ne kadar nefret ettiğimi biliyorsun. Ama - ama seni kurtardı. Bunu söylemekten nefret ediyorum ama o olmasaydı seni kurtaramazdım.''
Hiçbir şey söyleyemedim. Baş ağrısı ve mide bulantısı beni öldürüyordu. Kapı tıklatılınca Alisa kollarını çözdü ve kapıya doğru ilerledi.
''Günaydın!'' dedi. Ses Sebastian'a aitti. Biraz sonra Sebastian içeri girdi, elinde iki tane tepsi vardı. Kahvaltıyı buraya getirmişti.
''Günaydın Erin!'' dedi tepsileri komidine koyarken. Gülümsüyordu ve yatağa oturdu. Elini başıma götürdü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
They Don't Know About Us
FanfictionOna sahip olmak dünyanın en güzel duygusuydu. Evleneceğim adamdı o. Beni benden alan bir sesi vardı bir de. Benim hayalim onunla evlenmekti, onun hayali ünlü olmak... Başardı. Artık çok ünlü bir grubun üyesi. Ama bana verdiği söz? Hani geri dönecekt...