Part 31 | the best brother-in-law!

4.6K 157 4
                                    

Merhabalaaaar! :D nasılsınıııııız? Bölüm hakkında konuşacak olursak çok komik bir bölüm olacak sanırım. .s.ss.s yani öyle düşünüyorum .s

@BuseKoali :D yaptığın yoruma hala gülüyorum :D normalde buraya bir şey yazmayacaktım ama sana bunu söylemeden edemedim. :D seni seviyoruum <3 <3

Ve yorum atan ve okuyan herkesiiiii seviyoruum <3

neyse .s iyi okumalaaar!

Hatırlatma:

Küvetin tıpasını açtım. Mags'in telefonu tekrar çalınca Mags'i yavaşça bıraktım ve telefonu elime aldım. Arayan Zayn'di. Cevap verdim.

''Tanrım şükürler olsun. Sonunda açtın Mags.''

''Ben Alisa. Orospu çocuğu! Piç! Senden nefret ediyorum! Siktiğimin egolusu! Perrie'yle aşkını başka cehennemde yaşa!''

''Alisa -''

''Kapa çeneni! - '' musluğun kenarındaki ilaç şişesi gözüme takıldı. ''O intihar etmiş! Ve eğer ona bir şey olursa... Yemin ederim Malik. Seni yok ederim. Anladın mı?!''

''Ne?! O nerede?!''

''Onu hastaneye götüreceğim. Ve sen, sakın gelme. Senin o sikik suratını görmek istemiyorum.'' dedim ve telefonu kapattım.

Mags'e bornozunu giydirdikten sonra ambulansı aradım.

Benimle kal Mags. Ölemezsin.

------------------------------

Maggie'nin Ağzından

Gözlerimi açtığımda gri bir tavanla karşılaştım. Cehennem böyle bir yer miydi? Oda gibi. Gri tavanı olan bir oda gibi.

''Uyandı.'' dedi derinden gelen bir ses.

Sanırım öbür tarafta oyaladığım birileri vardı.

Katherine görüş alanıma girdi. Hey bir dakika Katherine de mi öldü? Tanrım neler oluyordu?

''Maggie, beni duyabiliyor musun?'' dedi.

''Evet,'' dedim zorlukla. ''sen öldün mü?''

Katherine güldü.

''Ölmedik Maggie. İyi denemeydi ama kurtulamadın bizden.'' deyince söylemesine rağmen ölmediğimi anlamam biraz zaman almıştı.

Gözlerimi sıkıca kapattım ve lanet olsun diye tısladım.

''Bir daha beni bırakıp gitmeye kalkarsan öbür tarafa gelir ruhunu sikerim.'' dedi Alisa.

Zorlukla güldüm çünkü kasıklarımda korkunç bir ağrı vardı.

''Lütfen Alisa, şu korkunç fantezilerine beni ve ruhumu bulaştırma.''

''Maggie, neden yaptın bunu?'' dedi annem buğulu gözlerini üzerime dikerken.

Bir şey diyemedim. Ne diyebilirdim ki? Sevdiğim adam nişanlı ama bizim aramızda adını koyamadığımız garip bir ilişki var. Nişanlısını gözümün önünde öptü ve ben triplere girdim.

Gözlerim dolmaya başlayınca Katherine araya girdi.

''Anne, şimdi sırası değil.'' dedi.

"Hayır, Katherine tam sırası. Artık tedavi görmesi gerekiyor. Bunlara bir son vermeliyiz. Hatta o grupla çalışmanı da istemiyorum. Burada benimle olacak ve tedavi görecek."

Kapı açıldı ve kısa süre sonra Trisha, Doniya ve Waliyha görüş alanıma girdi. Trisha ve Doniya ağlıyordu. Waliyha ise endişeliydi.

Onların gelmesiyle tedavi konusu kapandı. Annem ve Katherine Maliklerin yanında bu konuyu konuşmak istemiyorlardı belli ki. Mantıklı bir hareketti. Tedavi olmak ise mantıklı değildi.

They Don't Know About UsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin