Stripteaser (Zayn Malik)

KİM KAZANDI

YENİ BÖLÜM GELDİ :) ÇOK ÇOK ÖPÜYORUM SİZİ. HİKAYE BENCE ÇOĞU HİKAYEDEN FARKLI.  İYİ OKUMALAR.

UNUTMAYIN SİZİ BOL BOL ÖPÜYORUM :* :* :*

----------------------------------------

Edward'ın yanına doğru yürüdüm. Edward önünde bir yığın bardakla uğraşıyordu. Yanına gittim ve kalçamı kalçasına vururak hafifçe sağa geçmesini sağladım. Şaşkınca bana baktı. Sonra bedenimi süzdü.

" Yardım edeyim?" diye sordum. Başını olur anlamında salladı. Bu da bir şey.

" Tamam. Ama bana temiz bir bez lazım." diye fısıldadım. Tamam anlamında başını salladı ve eğilip önündeki dolabı açtı. Büyük bir havluyu elime tutuşturdu. Elimdeki havluya baktım ve önümdeki bardaklara havluyu bırakıp arkama döndüm. Aradığım, tabii ki bir içki. Aradağım votkayı bulamayınca eğilip aradığım votkaya baktım. Sonunda bulduğumda uzandım ve istediğim votkayı aldım. Daha sonra doğrulup bara doğru döndüm. Edward ve Zayn bana doğru bakıyorlardı. Hafifçe tebessüm ederek kafamı sağa sola  salladım. Daha sonra ilerleyerek üç tane bardak çıkardım. Üçüne de votkaları doldurdum. Zayn'e votkasını uzattıktan sonra Edward'ınkini uzattım. Kendi bardağımı havaya kaldırıp

" Yeni işime." dedim. Gülümsedim. Ama yanımdaki iki erkekte beni beklemeden kafalarına dikmişlerdi bardaklarını. Ben nedenini anladım ama neyse. Kendiminkini de dikince bar masasına koydum ve bardakları tekrar doldurmak için votka şişesinin kapağını açtım.

" Siz ikininiz çalışacaksınız. Sarhoş olmayın!" diye Zayn söylendi.

" 5,10 bardakla sarhoş olacağımı sanıyorsan yanılıyorsun." dedim.

" Eminim ki 15'te gidersin." dedi Zayn bana biraz yaklaşarak. Önce güldüm. Bu çocuk kendini ne sanıyordu?

" Tamam görelim var mısın?" dedim ve votka şişesini gösterdim.

" Kazanana bir ödül olmalı öyle değil mi?" diye sordum.

" Evet. Bunu sen kaybedince ben düşünürüm." dedi bir kahkaha attım öyle olsun Zayn.

" Tamam. Hadi Edward bardakları hazırlamaya başla." dedi Zayn.

Edward bardaklara içkileri doldurmaya başladı. Önümüze birer tane bardak koydu. Zayn'in yanındaki bar sandalyesine gittim ve çöreklendim.  Önümdeki bardağı alarak kafama diktim. Sertti. Öyle böyle değil. Önce biraz öksürdüm. Zayn bana alaycı bir bakış gösterdi. Kendi önündeki içkiyi aldı ve yuvarladı. Hemen. Önümüze birer tane daha içki konuldu. Bunu da kafama dikince tadına alıştığımı anladım. Zayn'de aynısını yaptı.

Biz beşinci bardağımızdayken stiriptizciler sahneye çıkmışlardı bile. Beş on adam içeriye girmiş önce Zayn'le beni süzüyor daha sonra içki içmeye başlıyorlardı. Bizde ha bire içki içmeye devam ediyorduk.

On beşincide çok zorlandım. Sanki boğazımdan inmek için bir şeye ihtiyacı vardı. Edward'a baktığımda bana garip garip bakıyordu. Zayn on beşinci içkisinde biraz zorlanmıştı. Ama içkiler çok sertti ve ben her ne kadar alışık olsam da on beşte tıkanmıştım.

On altıncılar önümüze gelince bir daha kafama diktim. Zorlukla bir hamlede yuttum. Başım dönmeye beynim kafatasımın içine sığmamaya başlamıştı. Zayn'e baktığımda kolaylıkla bunu da içmişti.

Oh Tanrım... Ne yapacağım. Çok iddialıydım ve şimdi kaybedersem kötü olurdu.
On yedinciler gelince Edward'a bir bakış attım. Gözlerini hafifçe kırptı. İçkiyi kafama diktim ama gayet hafif bir içki tadı almıştım. Rahatlayarak hızlıca yuttum.

Yirminci bardakta ikimizde perttik. Neyse ki Edward benim içkilerimi hafifletmişti. Yoksa başa çıkamayacaktım.

Yirmi birinci bardakta tekrar yuvarladık. Artık sarhoştuk ve daha çok içmek istiyorduk. Yeni içkileri beklerken içki gelmedi.

" Hadi." diye mırıldandı Zayn.

" Daha fazla içmesinler tamam ben ilgilenirim ikisiyle de." diye bir erkek sesi duydum. Bu o kıvırcık saçlı çocuktu. Adı neydi? Adı... Şeydi... Har... Harry. Evet Harry. Zayn sağ tarafımda başını bardaki masaya dayamış öylece duruyordu. Zayn'in kafasını iki kere işaret parmağımla dürtükledim.

" Hmm?" diye bir ses çıkardı.

" Harry geldi." dedim.

" Ne?" deyip başını masadan kaldırdı.

" Harry?" diye bağırdı.

" Buradayım. Hadi kalk Zayn." dedi ve Zayn'i ayağa kaldırdı.

" Sende Bethany." dedi.

" Rose." dedim düzelterek.

" Bethany'i tercih ederim." dedi ve ikimizi birden barın çıkışına sürükledi.

" Kıyafetlerim?" dedim.

"Nerede?" dedi.
"Zayn'in odasında." dedim Harry önce kaşlarını çattı. Sonra bana baktı. Başını tamam anlamında salladı ve bara girdi. Biz Zaynle duvar kenarında ayakta bekliyorduk. Ve ben çıplaktım. Ah...

" Şimdi kim kazandı ki?" dedi.

" Bilmem ikimizde kazanamadık." dedim

" İyi dayandın." dedi bu sözlerine güldüm. Çünkü Edward içkimi değiştirmişti. Ama bunu söylemeyi düşünmüyorum. Barın kapısı açıldı ve Harry çıktı. Body guard'lara bir şeyler dedi ve yanıma geldi. Daha sonra ikimizin de kollarından tutup sürüklemeye başladı. Ben hala çıplaktım. Siyah bir arabanın önüne geldik.  Zayn'i ve beni art arda bindirdi. Kendisi de sürücü koltuğuna geçti.

" Nereye gidiyoruz ki?" dedim uykum gelmişti.

" Sakın sızma." dedi.

Harry'i umursamayarak Zayn'in omzuna başımı koydum ve gözlerimi kapattım. Bir müddet sonra Zayn'de benim başımın üzerine başını koymuştu.

" Ne inaçtı kız ama? Ne dersen tersini yapıyor." dedi Zayn.

" Evet öyle." dedi Harry. Ve bende artık kendimi uykuma verdim.

XOOX XOOX XOOX XOOX

Uyandığımda bir koltukta yatıyordum. Doğrulunca giyinik olduğumu gördüm. Kafamı daha çok kaldırdığımda
" Uyanmış bile." diye bir ses duydum. Harry bana bakarak
" Bir an hiç uyanmayacaksın sandım da." dedi ve gülümsedi.
Harry'nin gülümsemesine karşılık verdim.
"Zayn hala uyanmadı mı?" diye sordum. Başını hayır anlamında salladı.
"Sen ondan dayanaklı çıktın ha?" dedi. Yutkunmakla kaldım. Edward'ın ne yaptığını bilse. Ben Zayn'in yerinde olacağım o kadar içki içtikten sonra tek parça halimde olmam...
"Neden buraya getirdin beni?"diye tekrar sordum.
"Evinin adresini bilmiyorum."dedi ve güldü.
"Niye sürekli gülüp duruyorsun?" diye tekrar bir soru yönelttim.
"Güldüğüm için gülüyorum." dedi.
" Merhaba." diye bir ses daha...
Tanrım bu ses hayır olamaz. Bu olamaz...