Stripteaser (Zayn Malik)

-YENİ- Yeni Ev, Yeni Oda, Yeni İş, Yeni Kıyafetler...

MERHABA STRPTEASER AİLESİ :)) AİLEMİZE YENİ KİŞİLER KATILDI ONLARA "HOŞGELDİNİZ" DİYORUZ VE BÖLÜME GEÇİYORUZ :D BÖLÜM GEÇİŞ BÖLÜMÜ. BİRAZ KISA YANİ. AMA ESKİSİ KADAR UZUN :D BİRAZ KOMİK OLSUN DİYE SAÇMALAMIŞ OLABİLİRİM.  OKDUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİZ- BABAM DA DİYOR :D- XOXO

----------------------------------------

Mike'ın arabasına binip Mike'ın Barına doğru ilerledik. Mike yeni bar açmış. Tabelaya baktım.

" Mike'ın yeri." diyerek tabelayı seslice okudum.

" Ne kadarda zor bir isim. Eminim aylarca bu ismi düşünmüşsündür." diyerek dalga geçtim.

" Evet gerçekten zor bir isim oldu. 2 ay düşündüm." dedi Mike.

" Beni bozmadın." dedim. Ona teşekkür etmek istiyordum ama yapamıyordum.

" Önemli değil. Arkadaşız. Sanırım." dedi.

" Kardeşiz." dedim ve konuyu kapattım. Mike bara adımını attı.

" Striptiz Bar." diye fısıldadım içeri geçerken. Şehirdeki en lüks striptiz barlarından biri olabilirdi bu bar.

" Burada, benim yanımda çalışır mısın?" dedi Mike kibarca. Mike'a döndüm.

" Tabii ki de. Hem burası çok güzel." dedim sevinçlice. Sanki kendi barım açılmış gibi.

" Bak Bethany, aslında senin striptizcilik yapmanı istemiyorum. Biliyorsun soyunmak, kucak dansı yapmak, direkler..." derken Mike'ın sözünü kestim.

" Ben böyle mutluyum Mike. Bırak işimi yapayım." dedim. Bar masasını görünce aklıma Edward geldi. Umarım buraya da Edward gibi bir barmen gelirdi.

" İşin tamam olduğuna göre, sıra evde." dedi Mike seslice.

" Ne yani sende kalmayacak mıyım?" dedim.

" Ah, bende bunu bekliyordum tabii ki bende kalacaksın." dedi Mike.

" Hadi." diyerek sürükledi beni Mike. Tekrar arabaya bindik.

" Nereye?"

" Alışverişe. Malum eşyalarını almadın." dedi Mike.

" Sanki varmış gibi." dedim. Mike kahkaha attı.

" Patronunla maaşını konuşmadın." dedi. Doğru ya hiç aklıma gelmemişti.

" Ah evet, Mike. Ah özür dilerim patron. Maaşım ne kadar?" diye dalga geçtim.

" Merak etme. Sana kıyak yapacağım." diyerek göz kırptı Mike.

" Ah biz deliyiz." diye bağırdım.

" Fazlasıyla." dedi Mike.

Alışveriş merkezi doluydu ve inanılmaz derecede sıcaktı burası. Mike'la beraber mağazaları gezdik. Mike alışveriş yapmayı sever ve kendine bakardı.

" Bu nasıl?" dedi Mike. Elindeki tişörtü bana salladı.

" Mike alışverişi benim için yapıyoruz senin için değil." diye sızlandım.

" Tamam olabilir. Arada kendime de bakıyorum işte." diye söylendi.

" Ne yani?" dedim ve Mike'ın elinden tutup sürüklemeye başladım. Her beğendimi sepete attım ve kabine geçtim. Tek tek giyip beğendiklerimi ayırdım ve kabinden çıktım. Koca bir yığını Mike'ın açılmış kucağına bıraktım.

" Hepsi alınıyor." dedim. Mike'la uzun zamandır konuşmuyorduk. Eskisi kadar yakınlaşmıştık gene. Mike kasaya gidip kıyafetlerin ücretini ödedikten sonra yanıma geldi.